Tüyler ürperten bağımlılık raporu

7 Şubat 2012 09:11 tsi
Diyanet-Sen'in, Birleşmiş Milletler, Emniyet ve TÜİK verilerini referans alarak hazırladığı rapor, uyuşturucu gerçeğini gözler önüne serdi. Rapora göre Türkiye'de son bir yılda 150 kişi uyuşturucudan öldü.

Uyuşturucu bağlantılı kazalarda da 145 kişi hayatını kaybetti.Uyuşturucu kullanım yaşının 11'e düşmesi, sivil toplum kuruluşlarını harekete geçirdi. Toplumun geleceğini tehdit eden madde bağımlılığıyla ilgili tüyler ürperten gerçeği gözler önüne sermek isteyen Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası (Diyanet-Sen), çarpıcı bir rapor hazırladı. BM Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi, Emniyet ve TÜİK verileri referans alınarak hazırlanan rapor, Türkiye'de son bir yılda 150 kişinin uyuşturucudan öldüğünü ortaya koydu. Rapora göre uyuşturucu bağlantılı kazalarda da 145 kişi hayatını kaybetti. 2005 yılında uyuşturucudan tutuklanan hükümlü sayısı 4 bin 125 iken bugün bu rakam 25 binin üzerine çıktı. Geçen sene sadece esrar yüzünden gözaltına alınanların sayısı ise 28 bin 625 olarak belirlendi.

Türkiye'de Uyuşturucu Bağımlılığı ve Manevi Çözüm Yolları raporu, ülkemizde madde kullanımında ve bunlarla bağlantılı suçlarda ciddi artış yaşandığını gösteriyor. Rapora göre 2007'de uyuşturucu suçundan hüküm giyen sayısı 8 binden 2008'de 10 bine 2009'da 15 bine yükseldi. 2010 yılının Mayıs ayı itibarıyla madde bağlantılı suçlardan cezaevinde kalan tutuklu sayısı 23 bin 800 olarak belirlendi. 2010 yılında eroin yakalamalarında görülen düşüşe rağmen gerçekleştirilen operasyon sayısında yüzde 50, yakalanan şahıs sayısında ise yüzde 21 artış görüldü. Polis kayıtları baz alındığında, Türkiye'de yaklaşık 9 binin üzerinde sokak uyuşturucu satıcısı var. Örneğin İstanbul'da uyuşturucu kullanmaktan hakkında işlem yapılanların sayısı 40 bini aştı. Bu rakam sadece ulaşılabilen ve operasyonlarda yakalananların sayısını gösteriyor. Ancak bunun dışında henüz polisiye operasyonlarla ulaşılamayan binlerce bağımlı bulunuyor.

Türkiye uyuşturucuda alarm veriyor

Türkiye'de 2009 yılında yatarak bağımlılık tedavisi gören en küçük kişinin yaşı 11, en büyük kişinin ise 65 olarak saptandı. Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi'nin (TUBİM), 2010 yılı raporunda tedavi görenlerin ilk kullanım yaşı ortalaması 21 olarak yer aldı. Rapora göre yatarak tedavi gören 2 bin 594 kişinin yüzde 35,08'i hayatları boyunca en az bir kez enjeksiyon yoluyla madde kullandığını belirtti. Enjeksiyon yoluyla madde kullananların ilk deneyim yaşı ortalaması 28 olarak tespit edildi. Enjeksiyon yoluyla en erken ilk madde kullanım yaşı 12, en büyük yaş ise 52 olarak kayıtlara geçti. Rapora göre son yıllarda ise uyuşturucu madde kullanımında ve erişiminde internetin büyük bir etkisi bulunuyor. Kullanıldığında esrar etkisi veren 'baharat' veya 'bitki' olarak nitelenebilecek ürünler yayılmaya başladı. Özellikle hedef kitlenin yaş ortalaması her geçen gün düşme eğilimi gösteriyor.

Uyuşturucunun zararları ders olmalı

Uyuşturucu Bağımlılığı ve Manevi Çözüm Yolları raporunda, mücadele ve çözüm önerileri de getirildi. Bu önerilerden bazıları şöyle:

İlköğretimin ikinci kademesinde uyuşturucu ve madde bağımlılığının zararlarını anlatan dersler okutulmalı.

Ortaöğretim düzeyinde sağlık taramaları yapılmalı.

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin bir kısmı ünite olarak uyuşturucuya ayrılmalı.

Diyanet, uyuşturucuyla mücadelede imamlara bilgi ve yetkinlik vermeli.

Uyuşturucuya internet üzerinden erişim engellenmeli.

MEB bünyesinde birim oluşturulmalı. Uyuşturucuyla ilgili siteler hazırlanmalı. Sosyal medya bu noktada etkili şekilde kullanılmalı. Uyuşturucunun kararttığı hayatların hikayeleri ve görüntüleri takipçilere ulaştırılmalı.

Üniversiteler ile MEB'in yetkili kurumları arasında işbirliği sağlanmalı.

Madde bağımlılığı tedavi merkezleri, personel sayısı ve çeşitliliği artırılmalı.

zaman

Bu haber 507 defa okundu.