En Sıcak Konular

''Evren'in yargılanması darbecileri caydırır''

2 Şubat 2012 09:50 tsi
''Evren'in yargılanması darbecileri caydırır'' Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Birleşik Arap Emirlikleri'ne yaptığı 4 günlük gezinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

12 Eylül Darbesi soruşturmasında Kenan Evren'in yargılanacak olmasını değerlendiren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Bir daha yanlışların yapılmaması için önemli" dedi. "Esas önemi caydırıcılık anlamında" diyen Cumhurbaşkanı Gül, "Hiç kimse kendisine de facto birtakım güçler çıkarmayacak" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Birleşik Arap Emirlikleri'ne yaptığı 4 günlük gezinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. 12 Eylül darbesi davasından demokratik açılıma kadar birçok konuya değinen Gül, gazetecilerin sorularını şöyle cevapladı:

Musa Anter'in oğlu Anter Anter'in vatandaşlık başvuruda bulunmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Burada doğmuş bir insan, tabii ki buranın vatandaşı. Ama çeşitli ara dönemlerde memleketten uzakta kalmış on binlerce insan oldu. Ara dönemler, olağanüstü dönemler bittiği için herkesin dönüp kendi vatandaşlığını kazanması, memleketinde tekrar kendi evini kullanması Türkiye'yi yüceltir.

Açılım devam ediyor mu? Kesildiği imajı var.

Ben hiçbir şeyin kesildiği kanaatinde değilim. Herkes biliyor ki bunlar farklı anlayışla hallediliyor. Karşına silahla çıkana, daha güçlü silahın olduğunu, silahla devletin hizaya gelmeyeceğini göstermek ayrı bir konu. Ama bunların Türkiye'nin gündeminden çıkması şüphesiz ki hukuk ve demokratik standartların genişletilmesi ile olur. Bu kapı hiçbir zaman kapanmamıştır.

TERÖRLE HAK KAZANILMAZ

PKK'nın Kürt sorununu Arap baharını da gerekçe göstererek uluslararası boyuta taşıma gayretleri var.


Doğrusu ben bunu Kürt meselesi, terör meselesini o çerçevede görmem. Arap ülkelerinde gördüğünüz şey farklı. Türkiye'nin meselesi daha ayrı bir boyutta. Bunların kendi inisiyatifimiz ve kendi dinamizmimiz ve liderliğimizle çözülmesi gerekir. Yapılan budur. Terörle biz hak ve hukuk kazanıyoruz anlayışında olanlar aslında en büyük zararı verdiler. Eğer bu işin terör boyutu olmasaydı, çok daha özgüven içerisinde, standartlar yükseltilebilirdi.

Süreç kesintiye uğramış gibi bir algı var?

Böyle görmemek gerekir. Şimdi yok çok şükür ama hatırlarsanız terörün şehirlerin içerisine taşındığı, tamamen sivil insanların hedef alındığı dönemde terörle mücadeleden başka bir şey olmuyor.

KCK operasyonları da eleştiri konusunu oluyor?

Eleştirilebilir tabi. Memleket açık bir memleket. Bunlar memleketin gücüdür. Ya bir de eleştirilemese, karşı çıkılamazsa. İtirazlar mahkeme nezdinde de oluyor, kamuoyu nezdinde de.

Sayın Evren ve Şahinkaya'nın yargılanmasını nasıl görüyorsunuz?

Yargılama süreci ile ilgili ne diyebilirim. Hukuki süreç. Bunların önemi şu: Esas önemi caydırıcılık anlamında. Türkiye'nin artık nasıl bir ülke haline geldiğini gösterir. Herkes kendi alanını, anayasal sınırlarını bilmesi gerekiyor. Dönemler geliyor geçiyor. Bugün Türkiye'yi yönetenler için de, hepimiz için de geçerli olan bir şey. Herkes kendi anayasal sınırlarını bilecek. Hiç kimse kendisine De facto birtakım güçler çıkarmayacak. Zaman zaman böyle yanlışlıklar yapıldı doğrusu. Zannedildi ki o dönemler değişmeyecek. Bunlar bir daha yanlışların yapılmaması için önemli.

ESAT'IN SIĞINMA KONUSU DEĞERLENDİRİLİR

Esat ailesi Türkiye'den sığınma talep ederse bu karşılanır mı?


Böyle bir şey yok ama olursa tabii ki her şey değerlendirilir.

Şu anda uyum nasıl?

Devlet organları arasında anayasanın gösterdiği ilkeler çerçevesinde karşılıklı saygıya dayalı, herkesin kendi işine yoğunlaştığı ama devlet idaresinde uyum söz konusu. Bu bir memleket için çok önemli bir gelişmedir

Yasamanın 8 üyesi cezaevinde tutuluyor. Böyle bir sorun var yasama ile yargı arasında?

Bunu o şekilde söylememek lazım ama tabii bu dediğiniz şey ayrı, çözüm bekleyen bir problemimizdir. Listelerden seçilmiş milletvekilleri var. Bunlarla ilgili çeşitli davalar var. Dolayısıyla yemin edemediler. Faaliyetlerine başlayamadılar. Muhakkak ki bu çözüm bekleyen bir problem. Bunun halli şüphesiz ki önemli bir şey.

Tutukluluk sürelerinin uzun olması da toplumda tepki çekiyor?

Çok açık söyledim, Meclis'te söyledim. Bunların cezaya dönüştürülmemesi, süratlendirilmesi gerektiğini hep söyledim.

Kenan Evren'le Çankaya Köşkü'nde bir fotoğrafınız gündeme getiriliyor?

Ne derseniz deyin, eski bir Cumhurbaşkanı değil mi? Türkiye'yi o kadar süre temsil etmiş, şu anda da Cumhurbaşkanlığı olarak, eski Cumhurbaşkanı olarak ihtiyaçları karşılanır. Dolayısıyla eski Cumhurbaşkanı olarak ziyaret etmek isteyince...

Yüce Divan'da yargılanması gerekir mi?

Yasalar neyse o.

KAPATMA KARARI ALT ÜST EDERDİ

Cumhurbaşkanı Gül, geçmişte Türkiye'nin ekonomik ve siyasi krizlerin yaşandığı yıllara dönmesi için çalışanlar olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Memleketin öncelikleri değişiyor açıkçası. Türkiye'nin esas önceliği güven, istikrar ve ekonomik büyümedir. Hele hele Avrupa büyük bir durgunluk içerisindeyken, bizim açığı kapatmamız için bir fırsat. Düşünün ki, 1970'li, 1990'lı yıllardaki gibi bir dönem yaşıyor olsaydık ne olurdu... 2000'li yıllarda o olsun diye çok uğraşanlar oldu. Unutmayın. Öyle de olabilirdi. Türkiye'de 3 sene önceyi unutmayın. Burada herhangi bir değerlendirme yapmadan sadece tespit olarak söylüyorum. Sadece 1 oyla Anayasa Mahkemesi'nde hükümetin düşmesi, tüm siyasetin alt üst olması, bütün bunlar ve ondan sonra da bakarsanız, Türkiye'de siyasi istikrar mı kalır, ekonomik büyüme mi kalırdı... Yabancı mı kalırdı, sermaye mi kalırdı. Onun için Türkiye 1970'li yılları 1990'ın bütün iç çekişmelerinin olduğu yılları 2000 li yıllarda da yaşayabilirdi. Türkiye öyle bir krize girebilirdi."

DOLAYLI TALEPLERİ BEN BİLİRİM

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ekonomik kriz nedeniyle Yunanistan'a Arupa Birliği'nden gelen yardımlarla ilgili olarak da şunları söyledi: "Avrupa bu krizi yaşarken sağlam ayakları var. Yunanistan bu krizi yaşarken herkes koşar ama Türkiye yaşarsa hiç kimse koşmaz. 2003 yılında ben onu bilirim. 2001 krizinden çıkmış bir ülkenin seçimlerden sonra hükümetini kuran ilk bütçesini yapan bir insanıyım. Savaş döneminde savaşa girmeyen bir ülkenin bütçesini yapan bir insanım. Bilirim ben o zaman neler çekildiğini. Bir kuruş, bir euro, bir dolar gelmediğini. Onun için ne dolaylı taleplerin olduğunu bilirim ben."

Abdülkadir Selvi -Yeni Şafak

Bu haber 789 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,198 µs