Sakarya'nın nabzı

21 Haziran 2007 12:26 tsi
Gazeteci Yavuz Donat, 22 Temmuz seçimlerini bu kez de Sakaryalılara sordu: Seçimlerde kime oy vereceksiniz? Hangi parti ne kadar milletvekili çıkarır? İşte Sakaryalıların yanıtları...

Yavuz Donat'ın yazısı:

Sakarya'da nabız

Selman Bayraktar, dolmuşçu.
Turgut Civan, marketçi.
Ali Dayıoğlu, kamyoncular birliği başkanı.
Diğerleri ya esnaf, ya emekli. Ya mühendis, ya eczacı.
"Trafiğe kapalı caddenin kenarında" oturduk.

Onlar "yaz" dediler.
Biz de yazdık:
* Okullar tatile girdi, dolmuşçuluk bitti.
* Piyasa Allah rahmet eylesin.
* Piyasayı öldüren kredi kartları. Biz küçük esnafız. Büyükler kredi kartıyla mal satıyor, bize müşteri gelmiyor.
* Kamyoncu esnafı kötü durumda. İyi diyen gelsin, alnını karışlarım.
* İşler kesat ama memlekette iyi kötü bir istikrar var.
* Bir de terör illeti sona erse.
* Şehit cenazesi görünce milletin kafasının tası atıyor.

Dedik ki "konuyu değiştirelim."
Ve "22 Temmuz'da kimin kime oy vereceği meselesine girelim."
* AKP 5 alır, 1 de DP'ye kalır.
* Yok baba... Gençler, Genç Parti diyor... Burası Genç Parti'nin kalesi.
* Beni adımla yaz... (Marketçi Turgut Civan) AKP 4, MHP 1... Geri kalan 1'i de ötekilerden hangisi alır, bilemem.
* AKP 3'ü geçemez... Öteki 3 ise MHP ile Genç Parti'ye gider.

Galerici Erdoğan Kahyalar "Sakarya'nın nabzı benden sorulur" iddiasında.
- Ben senelerce CHP'ye oy verdim... 2002'de DYP'ye... Geldik 2007'ye... Henüz kararımı vermedim.
- Neden?
- Piyasa durgun... Piyasa bir açılsa iş kolaylaşacak... Milletin kafası karışık.

Ölü bir kentin diriliş öyküsü

Depremin yıktığı Sakarya şimdi "dimdik ayakta."
14 yıldır Adapazarı Belediye Başkanlığı yapan Aziz Duran'ın "bu mucizede" rolü büyük.

Kentin girişinde "sinek üreten bir yer" vardı. Orası "Orman Pak" olmuş. Ahşap direkler üzerinde, zemini tahtadan bir park oluşturulmuş. "Eski bataklıkta" şimdi yüzlerce çeşit çiçek var.
Park günün her saatinde dolu.
"Büyüklük" 35 bin metrekare.

Adapazarı "Kuzey'e taşınıyor."
Kuzey'de "zemin sağlam."
"Çok katlı inşaata" uygun.
Kuzey'e aktıkça kent "hem rahatlıyor, hem güzelleşiyor."

Sakarya'nın "hayat damarlarından biri" de, üniversite.
40 bin öğrencisi var.
Bu yıl 7 bin mezun vermiş.
Sakaryalı'nın isteği:
- Tıp fakültesi.
Başbakan 14 Temmuz'da Adapazarı'nda olacak.
Herkes ondan "tıp fakültesi sözü" bekliyor.

Daha önceki gidişimizde "Çark Caddesi'nin araç trafiğine kapatılması çalışması yapılıyordu."
Atatürk Bulvarı'nın da "bir bölümü."
Esnaf belediyeye "ateş püskürüyordu."
"Burası trafiğe kapanmasın" diye.
Şimdi gittik ve gördük ki "araç trafiğine kapalı bu yerler insan kaynıyor."
Esnaf "memnun, mutlu."
Dedik ki:
- Eskiden böyle demiyordunuz.
Güldüler:
- Doğru söylüyorsunuz... Şimdi Belediye Başkanımızdan özür diliyoruz.

 22 Temmuz hesapları

2002'de AKP, Sakarya'yı "6-0 almıştı."
Bu 6 milletvekilinden 5'i şimdi yine "AKP adayı."
Sadece biri "liste dışı" kaldı:
Diş hekimi, fotoğrafçı, Meclis'in renkli siması Süleyman Gündüz.
AKP şimdi "kaç" çıkarır?
3 milletvekilliği alır, 4'e gider mi bilemiyoruz.

MHP adayı "sevilen, sayılan, tanınan" bir isim:
MHP'nin iktidar döneminin Ulaştırma Müsteşarı Prof. Münit Kutluata.

CHP'de de "ilk sıra" yerinde bir seçim:
Eski il başkanı Necdet Çakar.
Aynı şekilde DP adayı da "düzgün, geçmişi kendisine kefil."
Eski bakan Nevzat Ercan.

Genç Parti bir "Sakarya gerçeği."
Biri dedi ki "buradan milletvekili çıkarır... Tabii barajı aşarsa."
Diğeri dedi ki:
- Genç Parti adayının, Cem Uzan'ın dayısı olduğu söyleniyor... Doğru mu?.. Neden dayısını aday yaptı?

AKP'nin fanatikleri bile 22 Temmuz için "6-0" demiyorlar.
Sadece birkaç "koyu AKP'li" şöyle dedi:
- 5-1 alırız... İnşallah... Ah alabilsek... Ne iyi olur.

Dokunulmazlığa tepki

Adapazarı Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Duran ile dolaşıyorduk. Bir "amca" çantasından bir "kağıt" çıkardı:
- Al. Ankara'ya dönerken yolda okursun.
"Şimdi okuyalım" dedik.
"Katlanmış kağıdı" açtık.
VATAN gazetesinden bir yazı. Köşe yazarı Mustafa Mutlu'nun "işte sanık vekillerin suç dosyaları" başlıklı yazısı.
Aynı yazı pek çok Sakaryalı'nın "ya çantasında, ya cebinde."
Yazıda "dokunulmazlık nedeniyle dosyaları işlem görmeyen milletvekillerinin listesi" var.

Sakaryalı gazeteci Abdullah Çelik:
- Günlerdir bu yazı elden ele dolaşıyor. Yazılanlar da dilden dile. Herkes çoğaltıp birbirine veriyor.

"Neden" diye soracak olduk. Sakaryalılar tepki gösterdiler:
- Yani siz milletvekili dokunulmazlığını savunuyor musunuz?.. Biz kırmızı ışıkta geçsek ceza yiyoruz... Ama onlar?.. Suç işleyince onlar da yargılansınlar.

Yoğurtçu Nazmi amcanın torunu

Yaşlı bir Sakaryalı "size bir şey soracağım" dedi:
- Bizim evlatlık ne yapıyor? Neden aday değil.
- Kimden bahsediyorsunuz?
- Yoğurtçu Nazmi beyin torunundan.

Adapazarı Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Duran "siz tanımazsınız, ben onu tanıma şerefine ulaştım" diye araya girdi:
Nuri Bayar'ın babası yoğurtçu Nazmi amcaydı... Çok muhterem insandı... Yıllarca bakanlık yapan Nuri Bayar da burada çok sevilirdi.

Mehmet Ali Bayar "yoğurtçu Nazmi beyin torunu."
Kimi Sakaryalı ona "evlat" diyor.
Kimi "evlatlık."
Ve herkes onun için bir şey söylüyor:
* O bize rahmetlinin (Nuri Bayar'ın) yadigarı... Bağımsız aday olsa seçilirdi.
* Neden bağımsız olsun canım... DP var ya.
* Hiç CHP'ye oy atmadım ama, o aday olsaydı CHP'ye bile oy verirdim.
* Yoook, yoğurtçu Nazmi beyin torunu, Nuri Bayar'ın oğlu CHP'ye gidemez.

Sakarya'da böylesine sevildiğini, dedesinin ve babasının adlarının hiç unutulmadığını Mehmet Ali Bayar biliyor mu acaba?

 
Canlı tarih Abdullah Çelik

80 yaşında 62 yıllık gazeteci.
Sanki "canlı basın tarihi."
Köy Enstitüsü mezunu Abdullah Çelik. Sakarya Yenigün gazetesindeki köşe yazısında "fötr şapkalı resmi" var. Şapka "Demirel'in hediyesi."
Kendini bildi bileli hep CHP'ye oy vermiş.
- İlk defa bu seçimde MHP'ye oy atacağım... MHP listebaşı adayını iyi tanırım... Meclis'e girmeli.

Sakaryalılar ondan "kan bankası" diye bahsediyorlar.
- Tam 70 defa kan bağışladım... Sağlığımı kan bağışına borçluyum... Genç kalmak isteyen kan bağışlasın.
15 yıldır kan vermiyormuş.
- Bana kalsa yine vereceğim ama 65 yaşından sonra kan almıyorlar.
Abdullah Çelik'in oğlu 47 yaşında.
- Oğlum da benim gibi kan bağışına meraklı. Bu güne kadar 60 defa kan verdi. Benim rekorumu geçecek.

- Yavuz bey bütün Sakarya'yı gez, en son benim görüşümü yaz.
- Sizce Sakarya'da sandıktan ne çıkar?
- 2002'de AKP 6-0 almıştı... Şimdi öyle bir şey olmaz.
- Ne olur?
- AKP 3 olur.. 1 MHP'ye, 1 de Genç Parti'ye yaz... Geriye 1 kaldı... Onu da ya AKP alır, ya MHP ya da CHP.

Sakarya'nın aslanları: Hakan Şükür Tuncay Şanlı
Hakan Şükür "Sakarya'nın gururu." Eğer aday olsaymış "Sakarya'daki oy dengelerini değiştirirmiş." Birkaç kişi "bulvardaki tabelayı" gösterdi:
- Mutlaka yazın.
Tabelada "Hakan Şükür Bulvarı" yazıyor.

Tuncay Şanlı da "Sakarya'nın bir başka gururu."
Adapazarı Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Duran:
- Tuncay'ın da kentimizin tanıtılmasına büyük katkısı oldu. Sakarya onunla gurur duyuyor. Tuncay'ımızın adını da bir yere verip, ölümsüzleştireceğiz.

Sakaryalılar'a takıldık:
- Hakan Galatasaraylı, Tuncay Fenerbahçeli... Ama siz ikisini de seviyorsunuz... Hiç takım yüzünden tartıştığınız oluyor mu?
Güldüler:
- Bir gün Hakan'ı bir partiden, Tuncay'ı başka partiden aday yapacağız... İkisini de Meclis'e yollayacağız.

 sabah

Bu haber 652 defa okundu.