'2011'in kazananı Türkiye'

28 Aralık 2011 15:49 tsi
Afganistan'ın en önemli siyasetçilerinden biri olan Eşref Gani, Foreign Policy dergisi için kaleme aldığı makalesinde, Türkiye'yi 2011 yılının kazananı ilan etti.



Aynı zamanda ABD merkezli düşünce kuruluşu Atlantic Council'in bir üyesi ve Etkili Devlet Enstitüsü'nün başkanı olan Gani, Türkiye'nin şeytanlarıyla başa çıkabilmesi halinde küresel bir kavşak olacağını savundu.

İşte Gani'nin makalesinden önemli satırbaşları:

Euro bölgesi tarihinin en büyük krizini yaşarken, en azından bir ülke halinden memnun bir şekilde geleceğe bakıyor. O ülke Türkiye. Türkiye’nin başarısının ardında, Avrupalı liderlerin aksine, güçlü hükümetin reformlar konusundaki kararlılığı ve krizi fırsata dönüştürmekteki başarısı yatıyor.

Türkiye’nin riskleri başarıyla yönetip potansiyelini ortaya koyacağını gösteren üç faktör var.

Birincisi, Türkiye kendi kimlik krizini büyük oranda atlattı. Avrupalı ya da Ortadoğulu, dindar ya da laik, Doğulu ya da Batılı gibi kategoriler arasından bir seçim yapmak yerine Müslüman ve laik, Doğulu ve Batılı, bölgesel ve küresel olmanın avantajlarını bir araya getirdi. İnsanların güvenliği ve hukukun üstünlüğü bu söylemin merkezi nokraları haline geldi

İkincisi, Ankara kendi başına zorlu siyasi kararlar alma konusunda güven kazandı. Bu açıdan tebriklerin büyük bir kısmını Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kurmayları Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, AB İlişkileri Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek hak ediyor.

Üçüncüsü de hükümetle özel sektör arasında organik bir ortaklık kurularak ekonominin yeniden yapılandırılması ve işlerlik kazanması sağlandı. Türkiye ekonomisini küresel piyasada rekabet edebilecek bir düzeye getirdi. Tekstilden elektroniğe ve savunma sanayine, sektör çeşitliliğiyle Türk şirketleri gelişmekte olan piyasalara odaklandı.

KÜRESEL KRİZLERDE TÜRKİYE DAMGASI

Bir hükümetin kendi vatandaşlarının gözünde meşruiyetinin artması, dış politikada da aktivist bir duruş sergilemesini sağlıyor. Türkiye’nin de küresel alandaki önemi gittikçe artıyor. Afganistan’dan Arap Baharı'na ve Avrupa’ya Türkiye kriz bölgelerinde sesini çok net bir şekilde yükseltiyor.

Ancak Türkiye’nin eski şeytanları, gelecekte potansiyeline yeniden zarar vermeye başlayabilir. Hükümet ve Kürtler arasındaki tansiyon, sivil ve askerli liderler arasındaki gerginlik, Kıbrıs ve Ermenistan sorunları, Avrupa’daki durgunluk ve küresel ekonomideki belirsizliklerin her biri Türkiye için bir tehdit unsuru. Ancak şu an için Türkiye, bu sorunları geride bırakmış gibi görünüyor.

Müslüman dünyasın çizgi dışı ülkesi olarak Türkiye, siyasi irade ve demokrasiye bağlılığın getirisinin ne olacağı konusunda çok güzel bir örnek sunuyor. Dolayısıyla, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100’üncü yıldönümünü kutlamak için ülkenin küresel bir kavşağa dönüşmesinden daha iyi bir yol yok.

Gani'nin Foreign Policy'de yayımlanan "The Turkish Roundabout" başlıklı makalesinden Hürriyet tarafından derlenmiştir.


Bu haber 854 defa okundu.