'Esad'ın kaderini Türkiye belirleyecek'

14 Aralık 2011 11:33 tsi
Financial Times’da yayımlanan bir yorumda 'Suriye’nin Ceausescu’sunun kaderini Türkiye belirleyecek' denilirken, 'Ortadoğu’nun yükselen gücünün lideri, komşusu ve eski yakın dostuna Adolf Hitler ve Nicola Ceausescu’nun kad

Erdoğan’ı kastederek belki Esad’ın "hakkından gelebilecek birine rastladığı" denilen yorumda "Türkiye’nin Sayın Esad konusundaki sabrı giderek tükeniyor ve giderek de bölgede Arap Birliği’nden çok ağırlıklı bir unsur oluyor" değerlendirmesi yapıldığı yorumda Türkiye ve Arap Birliği’nden, Çin ve Rusya gibi ülkeleri ikna etmesi istendi.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın kaderini Türkiye’nin belirleyeceği görüşleri dile getiriliyor. Financial Times gazetesince yayımlanan bir yorumda "Suriye’nin Ceausescu’sunun kaderini Türkiye belirleyecek" denilirken, "Ortadoğu’nun yükselen gücünün lideri, komşusu ve eski yakın dostuna Adolf Hitler ve Nicola Ceausescu’nun kaderlerini anımsatırsa, bu mutlaka kulak verilmesi gereken bir uyarıdır" değerlendirmesi yapıldı.

İngiliz gazetesi Financial Times tarafından, "Suriye’nin Ceausescu’sunun kaderini Türkiye belirleyecek" başlığıyla yayımlanan yorumda, "Ortadoğu’nun yükselen gücünün lideri, komşusu ve eski yakın dostuna Adolf Hitler ve Nicola Ceausescu’nun kaderlerini anımsatırsa, bu mutlaka kulak verilmesi gereken bir sağlık uyarısıdır. O halde Beşar Esad’ın, bir zamanlar yakın dostu olan Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tavsiyesini benimsemesi olasılığı nedir? Benim deneyimlerine göre, pek az" ifadeleri kullanıldı.

BM eski Genel Sekreter Yardımcılarından Michael Williams imzasını taşıyan yorumda yaklaşık dokuz ay süren protestolara rağmen Esad’ın anlamlı reformları yapacağına ilişkin bir sinyalin bulunmadığı belirtirken Esad’ın Ceausescu gibi sessizce ortadan yok olacak bir insan olmadığı savunuldu.

"SURİYE’NİN FİRST LEYDİSİ TAHRAN’DAN ÇOK PARİS MODASINA ALIŞIK"

Esad için en beklenebilir destinasyon İran olsa da, ayaklanma arifesinde Vogue dergisinde konu olan Suriye’nin first leydisinin "Tahran’dan çok Paris’in modasına alışık" olduğunu kaydetti.

Kaçmanın da, başarısızlık anlamına geleceği savunulan yorumda Hüsnü Mübarek ve Muammer Kaddafi gibi Esad’ın da muhtemelen sert mücadeleyi sürdüreceğinin, bunun da hem kendi için hem de ailesi için çok kötü sonuçlarının olacağı görüşü öne sürüldü.

FT’deki yorumda AB, Arap Birliği ve Türkiye tarafından getirilen yaptırımlarla zayıflatılan Suriye ekonomisinin muhtemelen dış ekonomik baskıları ve yurt içinde artan muhalefetin yarattığı gerilime dayanmayacağı savunulduktan sonra en kötü senaryo olarak da Suriye’nin iç savaşa sürüklenmesi olasılığına da dikkat çekildi.

Lübnan ve Irak’ın kaygılarına da vurgu yapıldığı yorumda Erdoğan için "Esad’ın, belki hakkından gelebilecek birine rastladı. Türkiye’nin Sayın Esad konusundaki sabrı giderek tükeniyor ve de giderek de bölgede Arap Birliği’nden çok ağırlıklı bir unsur oluyor" değerlendirmesi yapıldı.

"TÜRKİYE VE ARAP BİRLİĞİ, ÇİN VE RUSYA’YI İKNA ETMELİ"

"Türkiye’nin rejim zulmünden kaçan Suriyelilere sığınak, Suriye Ulusal Konseyi’ne bir platform ve Özgür Suriye Ordusu’nun açıklanmayan bir destek sağladı" diyen Williams, Esad’ın karşı devriminin başarılı olması veya uzaması halinde Arap Baharı için büyük bir terslik olacağını savunduktan sonra şu çağrıda da bulundu:

"Meşru bölgesel sesler olarak Türkiye ve Arap Birliği, şimdi Hindistan, Brezilya, Güney Afrika ve Çin’i, Sayın Esad’ın bir geleceği olmadığı konusunda ikna etmelidir. Salı günü Suriyeli muhalefetin silahlı, aşırı kısmını kınayan Rusya’yı da. Ortadoğu’nun az sayıda laik rejimlerinden birinin çöküşü, özellikle siyasi İslam’ın yükseldiği, karmaşıklıklarla dolu bir dönemde meydana geliyor. Ancak, Sayın Esad ne kadar uzun bir süre ayakta kalırsa halkına ve bölgeye miras bırakacağı sefillik o kadar büyük olacak."



Bu haber 570 defa okundu.