'Savaş çıkacağını öngöremezdik'

8 Aralık 2011 08:28 tsi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Vilnius'taki AGİT Zİrvesi'nden Brüksel'deki NATO Zirvesi'ne geçişinde uçakta Türk gazetecilere gündemdeki konulara ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.


Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Türkiye’nin Suriye yönetimiyle 9 yıl boyunca iyi ilişkiler için çabaladığını söyledi. “Ancak Esed’in halkına savaş açacağını öngöremezdik” diye konuştu. Dışişleri Bakanı Davutoğlu, 8 Türk’ün öldürülmesiyle ilgili Alman muhataplarına Türkiye’nin faili meçhul tecrübesini hatırlattığını belirtti. “İçeriden koruma olmadıkça, faili meçhul kalmaz” dediğini kaydetti. . Alman yetkililerin de ellerinden geleni yapacaklarına dair söz verdiklerini vurguladı.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Vilnius'taki AGİT Zİrvesi'nden Brüksel'deki NATO Zirvesi'ne geçişinde uçakta Türk gazetecilere gündemdeki konulara ilişkin çarpıcı  değerlendirmelerde bulundu.  

ANLATILANLAR ÇOK SARSTI

Yaklaşık 9 gündür Türkiye dışında olduğunu belirten Davutoğlu, bunun 5 gününü Almanya'da geçirdiğini, 5 ayrı şehirdeki Türk diasporası ile görüştüğünü ve öldürülen 7 Türk'ün ailesiyle görüştüğünü kaydetti. "Soruşturmalarla ilgili anlatılanlar beni çok sarstı" diyen Davutoğlu, "Yaşadıkları durumun vehametini ortaya koyuyor" şeklinde konuştu.

"Hepsinin sonradan unutulması, öldürülen Türklerin daha ilk günden itibaren mafya üyesiymiş gibi lanse edilmeleri, ailelerde büyük yıkımlara neden olmuş" dedi. Davutoğlu, "Ben Almanca eğitim almış biri olarak anlamıyorum. Çok disiplinli ve devlet geleneği olan bir ülke nasıl olur da 10 yıl failleri bulamaz. Irkçı akımlar neden araştırılmadı?" diye Almanlar'a da sorduğunu söyledi. Alman yönetiminin konunun üzerinde hassasiyetle durduğunu ifade etti.

KONSOLOSLARA TALİMAT VERDİM

Almanya'daki diaspora Türklerinin önemli bir kısmının yakın zamana kadar "güvenlik" gerekçesiyle, tehlikeli bulunarak Türk misyonlar tarafından da "dışlandığını" dile getiren Davutoğlu, bu yaklaşımların tamamen terk edilmesi için konsoloslara talimat verdiğini söyledi. Onlara verdiği talimatları şu şekilde özetledi; "Vatandaş sadece cenazesi için sizlere gelmemeli, birinin burnu bile kanasa biz yanında olmalıyız. Vatandaşa bu güveni vermelisiniz. Onlarla ayrım yapmaksızın bir araya gelmelisiniz. Eğer bundan dolayı sizlere bir eleştiri gelirse, biz yanınızdayız".

AGİT Zirvesi'nde de Avrupa'daki göçmenlerin güvenliğini konuşmasında vurguladığını anlatan Davutoğlu, bunun Avrupa'nın güvenliği için de gerekli olduğunu belirtti. Ekonomik krizden yabancıların sorumlu tutulması yönündeki eğilimin de tehlike arz ettiğini anlatan Davutoğlu, konuşmasında 1929 Almanyası'na bu nedenle atıfta bulunduğunu söyledi.

Esed'in halkına katliam yapacağını öngöremezdik

Suriye'de son 9 ayda hayatını kaybeden sivillerin sayısının 4 bine ulaştığına dikkat çeken Davutoğlu, halkıyla savaşan bir liderin, onların taleplerine rağmen ayakta kalmasının mümkün olmadığını dile getirdi. Suriye'de artık eski statökonun kimse tarafından kabul görmediğini, tek parti uygulaması ve Baas anlayışıyla Esed'in iktidarını sürdürmesine imkan bulunmadığını belirtti. Suriye'de "makul çözümün" halkın taleplerini dikkate alan, seçim takvimi belirlenmiş bir geçiş yönetimi oluşturmak olduğunu kaydetti.

Suriye'de bir mezhep çatışması ya da iç savaş riskinin mevcut olduğunu, Türkiye'nin amacının da bu kötü senaryoları önlemek olduğunu dile getirdi. Bu amaçla, Arab Birliği ile başlattıkları bölgesel inisiyatifin önemli olduğunu, ABD, Rus, Çin ve Hindistan bakanları dahil bir çok isimle son bir hafta içinde bu konuyu görüştüklerini söyledi.

Esed yönetimi ile iplerin bir anda Türkiye tarafından koparılmadığını, bu tercihin Esed yönetimine ait olduğunu belirtti. "9 ay önce kendisini uyardık. Mısır ve Tunus olaylarının ardından Sayın Başbakanı'mız uyardı. Dinlemediler. Söz verip yerine getirmediler" diyen Davutoğlu, "9 yıl iyi ilişkiler için çabaladık. Ancak Esed yönetimimin kendi halkına savaş açacağını öngöremezdik" dedi.

Suriye ile ilişkilerin bu hale gelmemesi için aylarca kimi geceler hiç uyumadan uğraştığını anlatan Davutoğlu, "Türkiye bu konuda bazılarının iddia ettiğinin aksine, zulme sessiz kalsa bile ticari ilişkiler eskisi gibi olmazdı. Zira, bugün Suriye'nin bir şehrinden diğerine geçmek bile mümkün değil. Güvenliğin olmadığı bir yerde ticaret de olmaz" şeklinde konuştu.  

"Kimseye 2014'te AB ile müzakereden çekiliriz demedik"

The New York Times gazetesinde yer alan "Türkiye 2014'te AB ile müzakerelerden çekilecek" iddiasını değerlendiren Bakan Davutoğlu, "2014 tarihini biz kimseye ne verdik ne de söyledik" dedi. Türkiye'nin AB konusunda hedefinin aynı kararlılıkla sürdüğünü ancak Avrupa'nın kendi sorunları nedeniyle mesafe alınamadığını ifade etti. "Çok umutlu olduğumuz Polonya'nın dönem başkanlığı da bu nedenle boş geçti. Şimdi Avrupalı bakanlarla Avrupa krizini konuşuyoruz. Tek Avrupa mı çoklu yapıda bir Avrupa mı olacağı tartışılıyor. Göreceğiz" şeklinde konuştu.  

"Zihnimden geçirmeyi bile zül addederim"

Bakan Davutoğlu, son günlerde 2014 senaryoları için adının AK Parti lider adayı olarak geçirilmesiyle ilgili daha önce bir televizyon kanalında dile getirdiği sözleri tekrarladı. "Dün de, bugün de, yarın da, bırakın bu konularda konuşmayı, zihnimin köşesinden geçirmeyi bile zül addederim."

Erhan Başyurt - Bugün

Bu haber 875 defa okundu.