Başbakan: O başkentleri unutmayacağız

21 Ekim 2011 16:33 tsi
'Türkiye, bu cinayet şebekesinin Avrupa'nın başkentlerinde elini kolunu sallayarak dolaşmasını engelleyemeyenleri de unutmayacaktır.'

Başbakan Erdoğan, HAK-İŞ Genel Kurulu'nda konuşuyor.

Başbakan'ın konuşmasından satır başları:

Bu hain saldırıları lanetleyemeyenleri insanlık asla unutmayacaktır. Türkiye, bu cinayet şebekesinin Avrupa'nın başkentlerinde elini kolunu sallayarak dolaşmasını enegelleyemeyenleri de unutmayacaktır. bu menfur saldırıların zamanlaması dikkat çekecidir. Türkiye'nin nefes almaya başladığı zamanlarda bu kahredici saldırılar olmuştur.

Yakın geçmişte, barış ve kardeşlik projesi ortaya koyduk, demokratik açılım vizyonu ortaya koyduk, o zaman da terör hadiseleri devreye girdi. Yeni Anayasa görüşmelerinin başlayacağı gün yüne bu saldırılar meydana geldi. Medyanın bu kirli maskeyi somut örneklerle düşürmesi lazım. Duyarlı olması, STK'ların ortak akıl için katkı sağlaması lazım.

Eğer biz iktidarıyla, muhalefetiyle, STK'larıyla beraber olamazsak bu süreç daha da uzayabilir.

Ne yazık ki; siyasi partilerimiz halen terör örgütünü hedefe koyması gerekirken, bizi hedefe koymaktadır. Böylesine hassas günlerin reytinginden faydalanmak günü değildir. Çarşamba günü kapalı oturumda ne söyleyecekseniz, söyleyin. Bu iş çözüm istiyor. Bu işi fırsatçılığa dönüştürmeyin. Yaşadığımız ağır badirelerden, bu metanetimizle bir bütün olarak çıkıyoruz, çıkacağız.

Mesele sadece askeri bir mesele değil. Bu zor zamanlardan menfaat devşirmeye çalışanları ibretle izliyoruz. Terör bugüne ait bir sorun değil, yaklaşık 30 yıldır bu meseleyle yaşıyoruz. Güneydoğu'ya yaklaşık 30 katrilyonluk yatırım yaptık. Bunlar hiçbir zaman biizm Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olmadı, olmayacak.

Bunların siyasi uzantıları da benim kardeşlerimin temsilcisi değildir. Oradaki belediyelerde de, altyapı adına yapılan hiçbir şey yoktur. Bunlar sadece buradan nemalanma gayreti içindedirler.

Siyasi partilere çağrımızdır, STK'larla çağrımızdır: Gelin ortak aklı oluşturalım ve bu adımı böyle atalım. Çünkü bu mesele, milli meseledir, Türkiye'nin meselesidir.

Bir taraftan hükümetin istifasını isteyeceksin, bir taraftan yanındayız diyeceksin. Hükümet istifa edecek de ne olacak? Bu hükümet koalisyon hükümeti değil, iki kişiden birinin oyunu almış bir hükümet. Milletimiz siyasetten bu hassas meseleye yapıcı çözüm ve katkı vermesini bekliyor. Terör belasını er yada geç bu milletin yakasından söküp atacağız. Bu mücadeleyi demokrasiden, hukuk ve insanlık geri adım atmadan yapacağız.

Dün genel görüşme teklifi ile ilk adımı attık, kapalı oturumda buyur ne söyleyecekseniz söyleyin ama öneri yerine siz halen AK Parti iktidarına vurmak suretiyle birşey elde edeceğiz diyorsanız, hiç birşey elde edemezsiniz çünkü bu iş çözüm istiyor. Gün hamaset zamanı, slogan atma zamanı değildir biz böyle zor zamanlarda sabır ve metanetini koruyabilen, ortak aklı harekete geçirebilen bir milletiz. Doğrudan birliğimize, beraberliğimize, toplumsal huzur ve istikrarımıza yönelen bu tür ağır badirelerden bir bütün olarak çıkıyoruz ve çıkacağız. Ancak üzülerek ifade ediyorum ki, bu büyük milletimizin onurundan kendisine gerekli dersi çıkaramayanlar oluyor bu zor zamanlardan kendilerine menfaat devşirmeye çalışanları ibretle izliyoruz, terör bu ülkenin sadece bugününe ait bir sorun değil ülkemiz yaklaşık 30 yıldır bu karmaşık meseleyle mücadele halindedir. Düşünebiliyormusunuz, bir havaalanı inşa edeceksiniz onu istemeyen bir terör örgütü, hizmet yapacaksınız izin vermeyecek bumudur benim Kürt vatandaşımı seven anlayış, bunlar benim hiç bir zaman Kürt kardeşimin temsilcisi olmadı olamayacaktır. Bunların siyasi unsurları da benim Kürt kökenli vatandaşlarımın temsilcisi değildir, buyrun ellerinde belediyeler var o belediyelerin ilçelerini, beldelerini gezince altyapının ne durumda olduğunu görürsünüz, yatırım adına hiç bir şeyin ihlassondakika olmadığını görürsünüz bunun için dertli, aşık olmak gerekir bunların milletinin, halkının, vatanının, şehrinin, beldesinin derdiyle dertlenmek gibi bir durumu yok bunlar bu mücadelenin çok boyutlu değerlendirilmesini, atılacak her adımın önünü kesme gayreti içindeler işte biz buna karşı siyasi partilere ortak çağrımızı yapıyoruz, gelin ortak akıl oluşturmak suretiyle adımlarımızı atalım, bir yandan hukukun dışına çıkmayacaksınız, bir yandan suçluyla suçsuzu ayıracak gerekli duruşu sergileyeceksiniz. Mesele zor bir meseledir, karmaşık bir meseledir ve gazel okumanın kabul edilemeyeceği bir meseledir. O hükümetin bu iktidarın değil Türkiye'nin meselesidir, bu meselenin yaşanan her acı hadiseden sonra OHAL yada istifa istemekle çözülemeyeceğini ihlassondakika aslında onlarda iyi bilirler.

Önce milletin güvenini kazanın ondan sonra böyle bir talepte bulunun, böyle bir talepte bulunmak terör örgütünü nereye taşımaktır? Gücünü kabullenmektir örgütün, böyle safca, böyle düşünceden mahrum, aklı selimden uzak bir yaklaşım tarzı olabilir mi? Ondan sonra terörle mücadelede yanınızdayız diyorsunuz bir yandan istifa istiyorsunuz, hükümet istifa etse ne yapacaksınız? Şuanda parlamentonun yüzde 63'ü AK Parti milletvekillerinden oluşuyor yapılan Meclis'te sadece kavga, gürültü ve bunun içine AK Parti'yi çekmek terörün hedefine koymak. Bugün ki siyaset modeli bu değildir, milletimiz siyasetten ve siyasetçiden ihlassondakika bu hassas meseleye çözüme dönük katkı vermesini bekliyor. Artık önceden tahmin edilebilen açıklamaların ne siyasete, ne de terörle mücadeleye bir faydası yoktur.

sabah

Bu haber 1,220 defa okundu.