En Sıcak Konular

'İçinde bulunduğumuz bölge...'

4 Ekim 2011 14:32 tsi
'İçinde bulunduğumuz bölge...' "Türkiye olarak bulunduğumuz bölge, şu anda çok ciddi sıkıntıları yaşayan bir ülke. Kuzey Afrika, Arap Baharı'nı yaşayan bir dönemin içinden geçiyor."

Başbakan Erdoğan, Güney Afrika Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Kgalema Motlanthe ile görüşmesinin ardından heyetlerarası görüşmeler başkanlık ettiler.

Görüşme öncesinde kısa bir açıklama yapan Başbakan Erdoğan, ''değerli dostum'' diye hitap ettiği Cumhurbaşkanı Yardımcısı Motlanthe ve heyetini sevgi ve saygıyla selamladığını belirterek, ikili görüşmede Türkiye ile Güney Afrika Cumhuriyeti arasındaki ikili gelişmelerin her geçen gün çok daha iyiye gidişi noktasındaki hassasiyeti ortaya koyduklarını söyledi.

İkili ilişkilerde bir atılım ve dönüşüm dönemini yaşadıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Zuma'nın 2003 yılında Cumhurbaşkanı Yardımcısı sıfatıyla yaptığı ziyaret, benim 2005'deki ziyaretim ve sizin 2010 yılındaki ziyaretler ve bakanlarımızın yaptıkları karşılıklı ziyaretlerle ilişkilerimiz farklı bir perspektif kazanmıştır. İlişkilerimizi geliştirme hususunda birlikte çalışmaya hazırız. İkili ilişkilerimizi heyetlerimizin katılımıyla ayrıntılı olarak ele alacağız.

Burada birkaç ana hususu vurgulamakta fayda görüyorum. Birçok uluslararası konuda ülkelerimizin görüşlerinin örtüştüğünü memnuniyetle görüyorum. Afrika'ya açılım politikamız çerçevesinden Güney Afrika Cumhuriyeti'nin, deneyim ve uzmanlığından mümkün olduğunca faydalanmak istiyoruz. İşbirliğine açığız.

Apartheid döneminin ardından iç siyasi istikrarını sağlamış, işleyen bir demokrasiye ve gelişmiş bir piyasa ekonomisine sahip, etnik ve ulusal uzlaşıya ulaşmış Güney Afrika Cumhuriyeti sadece bölgesinde değil, pek çok ülkeye ilham kaynağı olan bir ülkedir. Bu vesileyle bizim Afrika'ya açılım politikalarımız çerçevesinde ülkemiz de Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Balkanlar, Ortadoğu ve Orta Asya gibi bölgelerde ekonomik ve siyasi alanlarda ilişkileri daha geliştirmeye yardımcı olmaya hazırdır.

Burada aramızdaki özellikle vize muafiyetine yönelik adımın atılmasını çok önemsiyorum. Çünkü halklarımızın kaynaşmasına bu çok önemli bir vesile teşkil edecektir.''

-Ticari ilişkiler-

İki ülke arasında 2010 yılında 1,2 milyar dolarlık bir ticaret hacmi olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, ''Bu rakamı siz de takdir edersiniz ki iki ülkenin gerçek ticaret potansiyelini yansıtmamaktadır. Fakat bu yılın 7 ayında 1 milyar doları bulmuş durumdayız. Bu gösteriyor ki 2010 yılını bu yıl aşacağız. Ama unutmayalım ki 2008 yılında 2,7 milyar doları bulmuştuk'' dedi.

''Bu tabii bizim için koyduğumuz çıta değil'' diyen Başbakan Erdoğan, bu rakamın çok daha üstüne çıkılması gerektiğini dile getirerek, ''Çünkü bu potansiyelin her iki ülkede de olduğuna inanıyorum'' diye konuştu.

Özellikle inşaat sektöründe Türk müteahhitlerin Çin'den sonra dünyada ikinci sırada yer aldığına işaret eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Tabii bunların hızlanabilmesi için 2000 yılında imzalanan ve bizim tarafımızdan 2005 yılında onaylanan, ''yatırımların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşmasının'' onay sürecinin Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından tamamlanmasını bekliyoruz.

Hele hele aramızdaki serbest ticaret anlaşmasının yapılması bu süreci daha da hızlandıracaktır.''

-''Temel hak ve özgürlükler''-

Uluslararası noktada şu anda Güney Afrika Cumhuriyeti'nin BM Güvenlik Konseyi'ndeki görevi sebebiyle dünyada barış, temel hak ve özgürlükler noktasında önemli bir katkısı olduğunu gördüklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:

''Zira, Türkiye olarak bulunduğumuz bölge, şu anda çok ciddi sıkıntıları yaşayan bir ülke. Kuzey Afrika, Arap Baharı'nı yaşayan bir dönemin içinden geçiyor. Dolayısıyla bunları hep birlikte müşahede ediyoruz, hep birlikte yaşıyoruz.

Temel hak ve özgürlüklerden tutunuz, iklim değişikliğine varıncaya kadar bütün bu alanlarda ortak mücadele imkanımız olduğunu hatırlatmak isterim.

İnsanlık artık, otokratik sistemlerden, demokratik sistemlere geçişin yollarını arıyor. Tunus'ta bunu gördük, Mısır'da bunu gördük, Libya'da bunu gördük, görüyoruz. Şu anda aynı arayışın Suriye'de, Yemen'de olduğunu görüyoruz. Ve bu noktalarda müşterek çalışmamızın gereğini ifade etmek istiyorum.

Güney Afrika Cumhuriyeti'nin özellikle şu andaki yönetimi temel hak ve özgürlüklerin ne olduğunu çok, ama çok iyi bilir. Bu noktada ilham kaynağı oluşu da manidardır. Çünkü onlar bu süreçleri damdan düşerek yaşadılar. Bu bakımdan bu süreç dünyada önem arz ediyor. Şu anda işte önümüzde son BM Genel Kurulu'nda Filistin'in devlet olma süreci var. Bizler ön koşulsuz Filistin'in devlet olma sürecini destekliyoruz.

Güney Afrika Cumhuriyeti ile bu konuda da düşüncelerimizin örtüştüğünü biliyorum ve bu alanda da yapacağımız ortak çalışmalar insanlığın geleceği açısından önem arz ediyor.

Afrika'da kıtlıkla, açlıkla, yoksullukla mücadelede üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu özellikle vurgulamak istiyorum. Şu anda Somali'de yoğun bir çalışmanın içerisindeyiz. Tabii Somali'nin iç barışına yönelik atılması gereken adımlar var. Bunun dışında gerek, altyapı, üstyapı ve yoksulluğu gidermeye yönelik atılması gereken adımlar var. Şu anda biz, Türkiye olarak devlet-millet ele ele bir gayretin içindeyiz. Somali'de büyükelçiliğimizi 2 Eylül itibarıyla kurmuş bulunuyoruz. Şu anda oradaki çalışmalara arkadaşlarımız katkı veriyorlar. Tabii bunlara duyarsız kalmamız mümkün değil. Bu bakımdan bulunduğu konumu itibarıyla Güney Afrika cumhuriyeti ve Türkiye, benzer durumlar ortaya koyuyor. İnanıyorum ki müşterek çalışmamız çok daha rahat olacaktır, çok daha isabetli olacaktır.''

Güney Afrika Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Kgalema Motlanthe de iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmişlik düzeyine işaret ederek, karşılıklı ziyaretlerin bunun en güzel göstergesi olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan'ın ziyaretinin de başta siyasi, ekonomi ve eğitim alanları olmak üzere bütün alanlardaki ilişkileri güçlendirmesine katkıda bulanacağına olan inancını ifade etti.

Ekonomi, ticaret ve teknik konularda iki ülkenin birbirini tamamlayan bir potansiyele sahip olduğunu belirten Motlanthe, ''Siyasi ve sosyo kültürel ilişkilerin geliştirilmesi ülkelerimizin çıkarları açısından hayatı bir öneme sahiptir'' dedi.

Ticari ilişkilerdeki gelişmeye de dikkati çeken Motlanthe, iki ülke arasındaki ticaret hacminin dengeli olduğunu anlattı.

A.A.



Bu haber 840 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,423 µs