Özür gelmezse, iyice köşeye sıkışırlar

21 Temmuz 2011 10:58 tsi
27 Temmuz, New York...

Daha önceki Türkiye-İsrail görüşmelerinin sonuçsuz kalmasının ardından, iki ülke heyetlerinin 27 Temmuz'dan önce tekrar New York'ta bir araya gelmeleri ve bu süreden önce İsrail'in özür dilemesi, Türkiye-İsrail ilişkilerinde son bir umut olarak değerlendiriliyor.

Türk tarafının, bu kez New York'a daha umutlu gelirken, Birleşmiş Milletler'in (BM) Mavi Marmara Soruşturma Komisyonu'nun (Panel) raporunu Genel Sekreter Ban Ki-moon'a sunacağı açıklanan yeni tarih olan 27 Temmuz'a kadar İsrail'den özür beklentisi içinde olacağı kaydedildi. Türkiye adına, soruşturma komisyonunda yer alan Büyükelçi Özdem Sanberk New York'a gelirken, İsrail tarafından, Başbakan Yardımcısı ve Stratejik İşler Bakanı Moşe Ya’alon'un New York'ta olması bekleniyor.

Büyükelçi Sanberk, New York'ta iki ülkenin gerçekleştirme ithimali olan toplantıyla ilgili ''Olumlu gelişmeler olabilir'' diyerek umutlu olduğunu dile getirirken, 27 Temmuz'a dek İsrail'in özür dilememesi durumunda, Türkiye-İsrail arasında daha büyük boyutlara varacak bir diplomatik krizin yaşanmasından korkuluyor. İsrail tarafından gelecek bir 'özür', iki ülke ilişkileri için şon şans olarak değerlendiriliyor.

İsrail'in Mavi Marmara için Türkiye'den özür dilememesi durumunda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Mısır ziyaretinin ardından Gazze'ye de bir ziyaret gerçekleştirmesi beklenirken, Türkiye-İsrail ilişkilerinin daha da kötüye gideceği tahmin ediliyor.

Eylül ayında Filistin'in BM Genel Kurulu'ndaki devlet olarak kabul edilme oylanmasını engellemek isteyen İsrail'in, gittikçe uluslararası camiada yanlızlaşması nedeniyle buna engel olması mümkün gözükmese de, İsrail, BM Güvenlik Konseyi'ndeki veto hakkına sahip Batılı ülkelerden ABD, Fransa ve İngiltere arasından en azından ABD'nin desteğiyle bunu engellemeyi planlıyor. Filistin'in devlet olarak kabulü için, yeni eklenen Güney Sudan'la birlikte 193 üyeye kavuşan BM Genel Kurulu'nda ''evet'' oyu verecek ülkelerin sayısı 130'u geçmiş durumda.

Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ile İsrail Başbakan Yardımcısı ve Stratejik İşler Bakanı Moşe Yaalon'un başkanlık ettiği heyetler, New York'ta bir haftayı aşan bir görüşme trafiği gerçekleştirmişti.

New York'ta yapılan görüşmelerde, Büyükelçi Feridun Sinirlioğlu başkanlığındaki Türk heyeti, BM Paneli'nin raporuyla ilgili süreç nedeniyle İsrail'e ''27 Temmuz'a kadar özür dileyin'' talebini iletmiş, ancak görüşmelerde olumlu bir sonuca ulaşılamamıştı.

İsrail heyetine; 27 Temmuz'a dek özür gelmezse eğer, Türkiye'nin tavrının daha da farklı olabileceği ima edilmiş, İsrail'i çok zor durumda bırakacak adımların atılabileceği bildirilmişti.

Turkish Journal'ın edindiği izlenimler çerçevesinde, New York'taki İsrail heyetinin dışında, BM'deki İsrail medyasından diplomatına kadar herkesin durumun ciddiyetinin farkında ve tedirgin görüntüleri, İsrail tarafından 27 Temmuz öncesinde bir 'özür'ün gelme ihtimalinin küçümsenmeyecek derecede olduğuna işaret ediyor.

BM BARIŞ ROLÜNÜ OYNAYAMADI

BM, oluşturduğu Mavi Marmara araştırma komisyonunun çalışmalarını zamanında gerçekleştiremediği gibi yaptığı çalışmayı da İsrail'in isteği doğrultusunda açıklamaktan çekindiği eleştirilerine maruz kalıyor. Hazrıladığı raporun 7 Temmuz'da, BM Genel Sektreterliği'ne sunulması öngürülürken, ve raporun tamamlanıp, bir nüshalarının taraflara verildiği halde, BM'nin raporla ilgili detaylı bilgiler vermekten ve raporu kamuoyuna açıklamaktan kaçındığı dikkat çekiyor.

Mavi Marmara raporunun en büyük talihsizliğinin, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un 2. dönem seçilme kulis ve lobileri çerçevesinde konuyu sürüncemede bırakmasının neden olduğu ileri sürülürken, raporun BM'ce ilan etmesine rağmen açıklamamasının nedeninin, diplomatik kaynaklarca, rapor üzerinde yeni ton ayarlamalarının yapılması olduğu belirtilmişti.

Turkish Journal

Bu haber 1,301 defa okundu.