En Sıcak Konular

Uluslararası pişti: Ergenekon-Neokon

20 Temmuz 2011 10:02 tsi
Uluslararası pişti: Ergenekon-Neokon Neoconların şu sıralar bütün stratejisi, aynen bizdeki Ergenekon Cephesi’nin seçimler öncesindeki stratejisine benziyor: "Yeni bir kaos ve belirsizlik durumu hakim olsun...Ve biz iktidara gelelim"

Şimdi 14 trilyon doları geçen ABD’nin toplam borçları, artık ulusal bir sorun olmaktan çıkarak küresel bir felaket halini almış durumda. Biliyorsunuz ABD’nin borçlanma tavanı Ağustos başında yükseltilemezse, ABD’nin de temerrüde düştüğü bir dünya ekonomisine adım atmış olacağız. Aslında Kongre, borçlanma tavanını yükseltse bile artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Ama işin garip tarafı, herşeyin eskisi gibi olacağını zanneden ve bütün politikasını bunun üzerine kurarak, ABD’nin en gerici kesimlerini temsil eden Cumhuriyetçi Parti ve onun etrafına kümelenen neocon artıkları, bütün umutlarını bu değişime bağlamış görünüyorlar. Bunların şu sıralar bütün stratejisi, aynen bizdeki Ergenekon Cephesi’nin seçimler öncesindeki stratejisine benziyor: ‘Ekonomik kriz derinleşsin, hatta ülke batma noktasına gelsin ABD, tarihinde görmediği bir durgunluk ve işsizlik ile karşı karşıya kalsın ve bunun sonucunda yalnız ABD’de değil, dünyada yeni bir kaos ve belirsizlik durumu hakim olsun...Ve biz iktidara gelelim...’ Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adaylığı konusunda hayli iddialı olan Bachman da, bizim Kılıçdaroğlu gibi, samimi, yalanı-dolanı olmayan bir politikacı... Bu Bachman, çıktığı TV programlarında ‘işsizlik ve ekonomik kriz bizim için önemli bir fırsat’ diyerek krize bağlı depresyonun şanslarını arttırdığını itiraf ediyor... Türkiye’de de bir CHP-MHP koalisyonu isteyen güçler az mı ekonomik kriz duasına çıktılardı...

Ama tabii, güçlerini, silah sanayi, petrol-demir-çelik gibi ‘eski’ ekonomi yapılarından alan, işgali, bölgesel savaşları, cuntaları savunan ve destekleyen neocon küresel bloğunun ‘masum’ dilekleri yalnız ABD ekonomisi ile sınırlı değil.

 Bir barış politikası: Komşularla sıfır problem

Neoconların, 2012’de Obama’nın yerine iktidara gelmeleri, arkalarındaki sanayi ve kirli finans oligarşisini kesmez. Türkiye’den başlamak üzere, bütün Ortadoğu’da hatta Latin Amerika’da yetmişlerdeki-seksenlerdeki gerici iktidarların da yeniden işbaşına gelmesi gerekir. Suriye’de Esad’ın, Libya’da Kaddafi’nin ‘rahat bir nefes alması’, Avrupa’nın silah satarak durumu kurtarması, Yunanistan ve Türkiye’nin yeniden kapışması için, Davutoğlu’nun sözünü ettiği Birleşik Kıbrıs yerine, ırkçı hezeyanlarla savaşmaya hazır bir Kıbrıs gerekir. Şundan emin olun ki, bu güçlerin, Türkiye’deki işbirlikçileri ile birlikte şu günlerde en çok korktukları gelişme, Davutoğlu’nun ‘komşularla sıfır problem’ tezinin bir bölge politikası olarak hayata geçmesidir. Bunun için bazı dış politika yazar müsveddelerinin şu sıralar en çok sevdikleri konu, Türkiye’nin bölgesel barışı öne çıkaran dış politikasının çöktüğü yalanıdır. Kürt sorununu da, bunun için, Suriye ve İsrail’i kullanarak, bölgesel çözümsüzlüğün, savaşın bir parçası olarak öne çıkarmaktan çekinmiyorlar.

Dünyada ‘eski ile ‘yeni’ arasındaki kapışma bütün hızıyla devam ediyor. ABD’de Obama iktidarında temsil edilen yeni ekonomi ile askeri-sınai bir savaş ekonomisini savunanların kapışması tam da budur. Yine Türkiye’de, şike konusunda, şimdiye kadar bu düzen böyle gitti; herkes bunun parçası, hesap soramazsınız diyenlerle hayır, burada bir çizgi çekiyoruz ve sizden hesap soracağız diyenlerin, Doğu’da savaş olmadan biz iktidarımızı sürdüremeyiz diyenlerle, herşeye rağmen barış diyenlerin kapışması da tam böyle bir kapışmadır. Ne yazık ki, bugün barışın, demokrasinin yanında olması gerekenler, büyük batağı görmemekte, bu batağın devam etmesi için, savaşı ve faşizmi savunanlarla aynı yere düşmektedir.

Cemil Ertem / Star



Bu haber 1,167 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,337 µs