En Sıcak Konular

Türkiye'nin bölgesel güç rolü test ediliyor

18 Temmuz 2011 14:06 tsi
New York merkezli Bloomberg yayın grubunun İnternet sitesinde Vali Nasr imzasıyla yer alan makalede Arap Baharı'nın Türkiye-ABD dostluğunu artırdığını bunun yanısıra özellikle Suriye'deki gelişmelerin Türkiye'nin bölgesel güç rolünün test edilmesine yo

Umut dolu protestoların Türkiye benzeri demokratik bir Orta Doğu vaat ediyor gibi görünmesiyle Türkiye de Arap baharına alkış tutmakta geç kalmadı. Ancak reform hızı yavaşladı ve eğer Libya, Yemen ve Suriye'deki gelişmeler bir işaretse, Arap dünyası uzun vadeli çatışmalara ve istikrarsızlığa doğru ilerliyor. Bu, Türkiye'yi endişelendiriyor.

Fakat Ankara'daki hükûmetin bu deneme sürecinde yapıcı ve gayretli bir rol oynaması, hem Türkiye'nin hem de dünyanın çıkarına.

--Tutarlı Bir Dayanak--

Arap baharı, Türkiye ve Amerika'yı daha da yakınlaştırdı. ABD, Türkiye'nin Bahreyn, Libya ve en önemlisi Suriye'deki krizlerdeki diplomasi girişimlerini destekledi. Ayrıca Türkiye'yi Arap protestoculara, imrenilmesi gereken bir başarı öyküsü, kapitalizm ve demokrasiyi uygulayan Müslüman bir ülke olarak örnek gösterdi. Mısır yeniden yapılanması talepleriyle uğraşırken ve ABD-Suudi Arabistan ilişkileri ABD'lilerin Orta Doğu'da demokrasiye verdiği destekle gerilerken, Türkiye bölgedeki Amerikan dış politikasının en tutarlı dayanak noktası.

Fakat Türkiye aynı zamanda, özellikle de komşu Suriye'de yaşanan şiddet ve Orta Doğu'daki istikrarsızlık nedeniyle savunmasız. Protestocular, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın rejimini zayıflatmış olsalar bile, iradesini kırmaktan uzaklar. Çatışmalar, çıkmazda olmakla beraber yakın zamanda da bitecekmiş gibi görünmüyor.

--Beklenen Ticari Kayıplar--

Suriye'nin sorunları daha şimdiden Türkiye ekonomisini etkiledi. Türk yetkililer, bu sene Suriye ile olan ticaretin şiddetli bir düşüş yaşamasını bekliyorlar. Yasal ve yasa dışı sınır ötesi ticaret, ağırlıklı olarak Türkiye'nin güneydoğusundaki tedirgin Kürt bölgelerine yarar sağlıyor. Gelir seviyesindeki düşüş, bu bölgedeki husumetin kırılgan sukûnetini bozabilir.

Eğer Suriye'deki ordu, Libya'dakine benzer şekilde şiddetle sivillere saldırma yoluna başvurursa, o zaman Türkiye'nin endişelenmek için çok daha fazla nedeni olacak. Ardından gelecek insani kriz, yüz binlerce mültecinin Türkiye'ye akın etmesine yol açabilir. Şu ana kadar, sığınma arayanlar ağırlıklı olarak Suriyeli Araplardı ancak şiddetin artması daha fazla Suriyeli Kürt'ü de kaçmak zorunda bırakabilir. Bu durumun maliyeti, Türk ekonomisine yük olabilir. Daha da önemlisi, PKK olarak da bilinen ve Suriyeli Kürtlerle derin bağları olan ayrılıkçı Kürdistan İşçi Partisi, genelde iyi korunan sınırdaki kaostan yararlanarak Suriye'ye geçip Türkiye'ye sızabilir.

--Sömürü İçin Emsaller--

Daha önce 1988 ve 1991'de iki kez, yüz binlerce Iraklı Kürt'ün, Saddam Hüseyin rejiminin katliamından Türkiye'ye kaçmasının ardından PKK, bu süreçteki kargaşayı Türkiye'ye saldırılarını arttırmak için kullandı. Bunun tekrarlanmasından korkan Ankara'daki hükûmet, Şam'daki yetkilileri, kitlesel bir Kürt akınına tahammül etmeyeceği yönünde uyardı. Türkiye, Suriye ordusunun bir Kürt mülteci krizi yaratması durumunda, mülteciler için Suriye sınırları içerisinde bir güvenli bölge oluşturacağını bildirdi. Bu, Suriye ordusunun şimdiye kadar neden Kürt kasaba ve köylerinden uzak durduğunu açıklayabilir.

Türk demokrasisinin yüzleşmesi gereken son büyük sorun olan Kürt sorunu, Türkiye için bir kördüğüm. Hükûmet, anayasal reformlarının bir parçası olarak Kürtlerin sorunlarını ele almayı taahhüt etti. Esad rejiminin çözümü ya da daha fazla şiddet Suriye'de bir Kürt krizine neden olursa, bu taahhüt en iyi ihtimalle bile neredeyse imkânsız hâle gelir.

--Muhtemel İç Savaş--

Önemli bir diğer nokta ise Suriye'deki huzursuzluk bir Kürt mülteci krizi yaratmadan önce Ankara'daki hükûmetin kendi Kürt meselesini çözmek için anlamlı adımlar atması gerekiyor. Birçok Türk, ülkenin Kürtlerini yatıştırmak için gerekli tavizleri vermek konusunda -mesela PKK ile doğrudan görüşmeler yapılması ve tutuklular dâhil PKK militanları için af çıkarılması- tereddüt ediyor. Ancak Suriye'deki kriz göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye'nin gönül rahatlığı içinde olma lüksü yok. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 12 Haziran seçimlerinde kazandığı etkileyici yetkinin avantajını da kullanarak bu zor konuyu ele alması gerekiyor. Bunu yapmak Türk demokrasisini güçlendirir ve komşuda yaşananların yan etkilerine karşı Türkiye'yi korur.

--Koordinasyon Gerekliliği--

Her ikisi de önemli Amerikan müttefikleri olan İsrail ve Ürdün'de dallanıp budaklanan gelişmeler de göz önünde bulundurulursa, ABD'nin de Suriye'de bahis konusu olan önemli çıkarları var. Ancak Washington'un Suriye'deki olayları etkilemek için oldukça az nüfuzu var. Suriye'deki gelişmelere yönelik tepkilerini Türkiye ile yakın iş birliği içinde koordine etmesi, ABD'nin dış politikasını daha etkili kılar. ABD aynı zamanda, Türkiye'nin istikrarına ve başarısına da yatırım yapmış durumda. Washington'daki yetkililer buna bağlı olarak uzun soluklu Kürt sorununu çözmek için zor kararlar alması konusunda Erdoğan'ı cesaretlendirmeli ve bu kararları alması durumunda da onu desteklemelidirler.

Türkiye yükselen bir bölgesel güç. Bu gücün ne kadar büyük olacağı da istikrarsız yeni Orta Doğu'daki zorluklara nasıl tepki vereceğine bağlı.

*Bloomberg / Byegm



Bu haber 637 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,782 µs