'O denli kritik bir eşikteyiz ki...'

16 Temmuz 2011 11:24 tsi
"Ortalık ne denli toz-duman içinde olursa olsun, emin olun ki çözümün eşiğindeyiz, tünelin ucundaki ışığı görme sınırındayız."

Avni Özgürel'in Radikal gazetesindeki köşe yazısından ilgili kısım:

Kabullenmekte zorlandığımız, kabullenemediğimiz gerçek şu ki, sorun PKK’nın sorunu değil Türkiye’nin sorunu. Aynı şekilde çözüme ihtiyaç duyan da ‘Kandil Şeyhleri’ değil toprağa düşen her gençle yüreği dağlanan biziz.

Tablonun şu anda ne kadar iç karartıcı olduğunu biliyorum. Onüç şehidin fotoğraflarının yer aldığı yaka kartına sadece bakmak dahi yürek kabartmaya yeter. Ancak ortalık ne denli toz-duman içinde olursa olsun, emin olun ki çözümün eşiğindeyiz, çözüme yakınız, tünelin ucundaki ışığı görme sınırındayız. Muhtemelen şu an olası mutabakatın ana hatları dahi belli olabilir.

Ancak o denli kritik eşikteyiz ki, umulmadık etki ya da kışkırtmayla her şey bir anda tersine dönebilir, sorun dipsiz kuyuya bırakılabilir. Bununla BDP’nin ve Kürt hareketine fon oluşturan şık sloganlar bulan DTK’nin özerkliğin ne manaya gelmediğini anlatmaya çalışmaktan ne manaya geldiğini söyleyemediği açıklamasını v.s. kastetmiyorum. BDP’nin Meclis’e taşıdığı Kürt hareketine yamanmış eski solcu/İslamcı/radikal Kürtçülerin kendilerinin istiklali, müstakil şahsiyeti oluğunu göstermek gayretiyle yaptıkları abuk çıkışları da... Temsil kabiliyeti, iradesi, niyeti, ciddiyeti, iddiasıyla mütenasip bir yapı olup olmadığı tartışılsa da BDP Türkiye demokrasisinin inşasında seramonide bulunması gereken, fiili durum farklı olsa da resmiyette taraf sıfatıyla yer alması beklenen parti...

Ne yapılmalı

Bu süreçte tavrı ve ne dediği önemli olan, kitlelerin duygularına hitabederek meseleyi rayından çıkarma imkânına sahip aktör CHP lideri. Şayet Kemal Kılıçdaroğlu nereye ve neye kapı açtığını hesap etmeksizin sırf Tayyip Erdoğan’ı köşeye sıkıştırır mıyım düşüncesiyle konuştuğu takdirde, onun tavrından cesaret alarak farklı istikamette adımlar atmaya kalkacaklar olabilir.
Öte yandan içinde bulunduğumuz süreç başbakana da bir sorumluluk yüklüyor. Terör saldırıları karşısında alınan güvenlik tedbirleri yanında ‘çözüm’ başlığı altında ifade edegeldiğimiz tablonun gerçek boyutları hakkında herhalde ana muhalefet liderinin düzenli olarak bilgilendirilmesine her zamankinden fazla ihtiyaç var. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın CHP ve MHP liderlerini zaman zaman bilgilendirmesi yanlış anlamaların, yanlış anlamadan kaynaklanan açıklamaların önünü kesebilir.

Bu haber 1,571 defa okundu.