En Sıcak Konular

Çölaşan-Akyol kavgasında üçüncü raund!

0 0 0000 00:00 tsi
Çölaşan-Akyol kavgasında üçüncü raund! Taha Akyol ile Emin Çölaşan arasındaki kavga büyüyor... Söz sırası bu kez Çölaşan'da: "Liboş, dönek, mütareke basını, mandacı, satılmış, aymaz, işbirlikçi, sapkın, mürteci..."

Geçtiğimiz hafta Taha Akyol programına Meclis Başkanı Bülent Arınç'ı konuk etmiş, aynı sırada Baykal ve Sezer'in ittifak açıklaması olunca CNN ittifak açıklamasını kısa bir süre göstermiş, Çölaşan Akyol'u sert bir dille eleştirmişti. Akyol da Çölaşan'a aynı sertlikte cevap vermişti. Şimdi o oyunun üçüncü perdesi Çölaşan'ın yazısı ile açılıyor:

Medya softası ağlaşıyor!

3 Kasım 2002 seçimi oldu, tek parti iktidara geldi.

Bazı köşe yazarları ve ekran yorumcuları iktidar yoluna girdi. Onların amacı, iktidar büyüklerinin korumasına sığınmaktı. Büyüklerimizi (!) telefonla aradıkları zaman konuşabilmek, onlardan bir demeç alabilmek!..

Bunun yolu da, yazılarda ve programlarda iktidara övgü düzmekten geçiyordu!

Bu medya mensuplarının bir bölümü geçmişte en hızlı "Marksist-solcu" tiplerdi. Zamanında darbeciliğe bile soyunmuşlardı. Bazıları geçmişte Filistin gerillası olmuş, bazıları iş bitirmiş, avanta almıştı.

Şimdi tek parti iktidarı vardı ve onlar açısından artık rahat etme devri gelmişti. Bunun yolu dönmekten geçiyordu.

Tam kadro döndüler ve AKP-ABD-AB üçlüsünü yağlayıp yıkamaya, yurtseverleri aşağılamaya başladılar.

Bunun yararını da gördüler! Başbakan ve ekibi onları çok seviyordu. Onlar tarafından arandıklarında telefona çıkıyorlar, birkaç cümle söyleyip gönüllerini hoşnut ediyorlardı.

Arkadaşlar da ertesi gün yazılarında ve ekran yorumlarında bunları teyp gibi yazıp söylüyorlardı!

"Başbakan’ın söylediğine göre... Meclis Başkanı bana dedi ki... Dışişleri Bakanımız şöyle buyurdu ki..."

Güzel gazetecilikti bu!

Ama daha da verimlisi, "büyüklerimizi" ekranda canlı yayına çıkarıp çanak tutmaktı!

* * *

Onların bazıları da ülkücülükten dönüp iktidara yanaşanlardır. Yazılarından, ekran yorumlarından yağ-bal damlardı. Bugün de öyle.

Ama sadece iktidar yağcılığı yetmez.

İktidarın emir aldığı ABD’yi, AB’yi vesaireyi de övecek, onlara asla toz kondurmayacaksın. Kadrolarını, tartışma programlarını, haberleri öyle belirleyeceksin ki, bunları yere göğe sığdıramayacaksın.

Atatürk’ün yolundan giden, ülkesinin onurundan ve bağımsızlığından yana tavır sergileyen kitleleri hafife alacak, onlarla alay edecek ve aşağılayıp gırgır geçeceksin.

Bunları yaparken kendi geçmişini ve nasıl döndüğünü hiç düşünmeyecek, geçmişini bir kalemde çöpe atacaksın.

Aynen tek parti iktidarını yönetenlerin yaptığı gibi "ben artık değiştim abiler" masalıyla milleti kandırdığını zannedeceksin...

Ve kendi küçük çapında "medya zaptiyesi" olmaya soyunacaksın!..

Çünkü gün senin gibilerin günü! İktidarda seninkiler var!

Eğer başkaları olsaydı, bu kez onları yağlayıp yıkayacak ve övgüler düzecektin!

* * *

Bu gibilerin beyninde ülkenin onuru, saygınlığı, soyulması, yolunması, satılması, yolsuzluk, hırsızlık, din ticareti, din sömürüsü, ülkenin dış güçlerin emir ve hizmetine girmiş olması gibi kavramlar asla yoktur.

Bütün bunlar gözlerinin önünde olur ama bildikleri halde hiçbirini görmezler. Ya da övücülük-yağlama yapmak varken, eleştirmek işlerine gelmez. Bir kez iktidara angaje olmuşlardır. Onun maddi ve manevi çıkarı hem büyük, hem de tatlıdır.

Hiç kuşkunuz olmasın, sözünü ettiğim maddi ve manevi çıkarları bundan sonraki iktidar döneminde aynen sürdüreceklerini bilseler, bu kez o iktidara övgü düzeceklerdir.

Bunların kim olduğunu sizler de az çok bilirsiniz. Ama biz bu mesleğin içindeyiz... Ve biz onların ciğerinin içini biliriz. Onları en iyi biz tanırız.

Bu "softa kafalılar" haklarında birkaç satır yazıldığında panikleyip kıyameti koparırlar! Niçin?.. Çünkü cilaları kazınmıştır.

Şimdi şu şifreleri lütfen siz deşifre ederek bunlara uygun düşen kavramları yerli yerine "cuk" diye oturtunuz:

"Liboş, dönek, mütareke basını, mandacı, satılmış, aymaz, işbirlikçi, sapkın, mürteci..."

Böylelerinin tanımı işte budur. Hem de kendi yazdıklarıyla!

Emin Çölaşan / Hürriyet



Bu haber 253 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,594 µs