Kamalak: İki partiden biri Saadet olacak

20 Haziran 2011 12:39 tsi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, "Türkiye iki partili bir sisteme gidiyor. Ama emin olun ki o iki partiden biri Saadet Partisi olacaktır" diye konuştu.

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, AKP'nin zafer gibi elde ettiği çoğunluğun kimseyi korkutmaması gerektiğini belirterek, "Hatırlayın bir zamanlar ANAP rüzgârı vardı. O zamanlar Meclis'te salt çoğunluğu elde etmişti. Şu an yerinde yeller esiyor. Ama Milli Görüş ulu bir çınar gibi yerinde duruyor. Yoluna birçok engeller konuldu. Ama bu engeller bir bir aşılacaktır. Türkiye iki partili bir sisteme gidiyor. Ama emin olun ki o iki partiden biri Saadet Partisi olacaktır" diye konuştu.

Partisinin İstanbul İl Divan Toplantısı'nda konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, sivil anayasanın toplumun ihtiyaçlarını karşılayacağının garantisi olmadığına dikkat çekerek, yapılacak olan yeni anayasanın demokratik ve adil olmasını gerektiğine vurgu yaptı.

"Vatandaşa karşı devleti koruyan bir anayasa değil devlete karşı vatandaşı ve haklarını koruyan bir anayasa olmalı" ifadelerini kullanan Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, siviller tarafından yapılan bir anayasanın demokratik olacağı anlamı taşımadığını belirtti.

Kamalak; "İstiyoruz ki sivil anayasa değil demokratik adil anayasa gelsin. Niye, çünkü siviller tarafından yapılan bir anayasanın toplumun ihtiyaçlarını karşılayacağına ilişkin elimizde bir belge, garanti yok. Çünkü biz bu ülkede askeri brifingleri dakikalarca ayakta alkışlayan sivil partiler gördük. Ordu göreve diye yürüyüş yapan cübbeleriyle sokaklara dökülen sivil üniversite hocaları gördük. Darbeci Kenan Evren'e saygılarını arz eden Anayasa Mahkemesi başkanları gördük. Ve hukukta yeni olmadığı halde kamusal alan uygulaması yapan sivil Cumhurbaşkanı gördük. Bu münasebetle diyoruz ki bir anayasanın sivil olması yetmez. Siviller tarafından yapılan bir anayasa mutlaka demokratik olacağı anlamı taşımaz. Bizim ölçülerimize göre anayasa demokratik ve adil olmalı. Yani merkezde vatandaş ve hakları bulunmalıdır. Anayasa başka bir ifadeyle vatandaşa karşı devleti koruyan bir anayasa değil devlete karşı vatandaşı ve haklarını koruyan bir anayasa olmalı" şeklinde konuştu.

Millî Görüş ulu bir çınar gibidir
Saadet Partisi'nin seçimlerde barajı geçmemesi için bir takım engeller oluşturulduğunu ve bu engellerin bir bir aşılacağının altını çizen Kamalak, "Hatırlayın bir zamanlar ANAP rüzgarı vardı. O zamanlar mecliste salt çoğunluğu elde etmişti. Şu an yerinde yeller esiyor. Ama milli görüş ulu bir çınar gibi yerinde duruyor" dedi.

Kamalak; "Şu an ki AKP zafer gibi elde ettiği çoğunluk sizleri korkutmasın. Hatırlayın bir zamanlar ANAP rüzgârı vardı. O zamanlar Meclis'te salt çoğunluğu elde etmişti. Şu an yerinde yeller esiyor. Ama milli görüş ulu bir çınar gibi yerinde duruyor. Yoluna birçok engeller konuldu. Ama bu engeller bir bir aşılacaktır. Türkiye iki partili bir sisteme gidiyor. Ama emin olun ki o iki partiden biri Saadet Partisi olacaktır. Bakın diğer partilerin önünde hiçbir ulvi ve ciddi gaye yoktur. Fakat Sizlerin önünde İslam birliğini kurmak gibi mukaddes bir amaç vardır. Ortadoğu'da kan gövdeyi götürüyor. Bugün dünyanın neresinden bir feryadı figan yükseliyorsa emin olun o; Ayşelerin, Fatmaların, Eliflerin, Zeyneplerin çığlığıdır. Nerede bomba sesleri yüreklerimizi taşırıyor, kulaklarımızı sağır ediyorsa orası bir İslam diyarıdır. Buralara kim el atacak. AKP mi? CHP mi? MHP mi? Veya BDP mi?" ifadelerini kullandı. Medyanın da, seçimlere 15 parti değil de 3 parti giriyormuş gibi yayın yaptığını belirten Kamalak; "Bu seçimde önümüze bir takım engeller konuldu. Netice itibariyle beklemediğimiz oranda oy aldık. Şu an ki durum itibariyle devletin resmi radyo televizyon da dahil olmak üzere medya kuruluşlarının çoğu hükümetin kontrolünde. Diğerleri ise tehdit vasıtasıyla kontrol altındadır. Bu medya ta baştan itibaren sanki seçimlere 15 parti değil de 3 parti giriyormuş gibi yayın yaptılar. Bunu yaparken de Saadet Partisi barajı geçemeyecek oyunuz boşa gidecek dediler. Yapılan telkinler vatandaşımızı etkiledi" diye konuştu.

Direksiyonda ABD var
Ergenekon olayının perde arkasında ABD ile hükümetin işbirliği olduğunu ifade eden Kamalak; "Ergenekon olayının gerisinde ABD ile AKP'nin işbirliği vardır. Nedir o? Hatırlayacaksınız ABD, Batı ile koalisyon biçiminde 2003 yılında Irak'ı işgal etmeye karar verdiği zaman 'bu bir haçlı seferidir' demişti. Ve 1 Mart Tezkeresini AKP, ABD'nin ve Avrupa'nın yanında yer almak için meclise sunmuştur.

Allah rahmet eylesin Hocamız Meclis'e; 'Bu tezkere geçmemelidir. Eğer o tezkere geçecek olursa yedi sülalemiz başını secdeden kaldırmamış olsa bile bu vebalin altından kalkamaz' diyerek seslenmişti.

Ama AKP, o tezkerenin geçmesini istiyordu. O maksatla getirmişlerdi TBMM'ye. Tezkere geçmedi. Ancak o dönemdeki subaylarda AKP'yi ABD'nin nezdinde küçük düşürmek için tezkerenin geçmemesini istiyordu. İşte ABD, o dönemin subaylarını tafsiye etmeye başlıyor. İşe Irak'ta Türk subaylarının başına çuval geçirmekle başladı.

Düşünün orada tezkerenin geçmesi için ABD ve AKP işbirliği halindeydi. Geçmedi tasfiye işlemi var. Yine o işbirliği devam ediyor. Yoksa AKP'nin o kozmik odalardaki o belgelere ulaşmaları mümkün mü? ABD o belgeleri çıkarıyor. Mevcut iktidara da bu sonuçlandırılmalıdır diyor. Asıl direksiyonda ABD var. Seçimde elbette bu faktörde etkili oldu" şeklinde konuştu.

milli gazete

Bu haber 571 defa okundu.