En Sıcak Konular

Dengeler bozulabilir

28 Nisan 2011 10:47 tsi
Dengeler bozulabilir Esad giderse, İran'ın önü kesilir mi?

İsrail'den Lübnan'a tüm bölge ülkeleri, halk isyanı ile sarsılan Suriye'yi yakından izliyor. Çünkü Mısır'dan sonra Ortadoğu'nun en kilit ülkesi olarak kabul edilen Suriye'de Esed rejiminin devrilmesiyle bölge dengeleri yerinden oynayacak. Özellikle Suriye'yi kaybeden bir İran'ın, Ortadoğu'da en büyük bölgesel güç olma hedefi darbe alacak.

Suriye'de haftalardır devam eden ayaklanmalarda onlarca insan hayatını kaybetti. Başlangıçta reform çağrısı yapan muhalifler, kanlı müdahalelerden sonra rejim değişikliği istemeye başladı. Mısır ve Tunus'ta liderleri değiştiren, Libya'da iç savaş başlatan ayaklanmalar, Ortadoğu'nun kilit ülkelerinde Suriye'de Beşar Esed rejiminin devrilmesiyle sonuç verirse bölge dengelerinde büyük bir değişiklik meydana gelmesine kesin gözüyle bakılıyor. İsrail karşıtı sert söylemlere sahip olsa da İsrail ve Batı'nın gözden çıkarmak istemediği bir lider olan Esed, Ortadoğu barış sürecinin olmazsa olmazlarından. Esed'in gitmesiyle birlikte oluşacak demokratik yapı, Lübnan'daki Şii Hizbullah örgütüne mesafe koyacağı gibi, İran'la da ilişkileri stratejik boyutta devam ettirmeyecek. Bu da İsrail'in Golan Tepeleri'ni vermemek için Suriye'nin önüne koyduğu bahaneleri ortadan kaldıracak. Demokratik bir Suriye, demokratik bir Mısır'la birlikte (Mısır, El Fetih'i, Suriye Hamas'ı destekliyordu) Filistinli grupların da bölünmüşlüğünü ortadan kaldıracak. Bu İsrail'in Filistinlilere karşı uyguladığı 'böl-parçala-yönet' politikasını zora sokacak ve 1967 sınırları içinde bağımsız bir Filistin devletini daha kısa sürede tanımak zorunda bırakacak.

Yeni Suriye, yeni bir Lübnan anlamına da geliyor. Suriye'nin desteğini alamayan Hizbullah örgütü, Lübnan'ı perde arkasından yönetme hedefinden vazgeçecek ve ülkenin bütünlüğü için bir tehdit olmaktan çıkacak. Suriye'yi kaybeden bir İran'ın Ortadoğu'da en büyük bölgesel güç olma hedefi de büyük bir darbe yemiş olacak. Mısır'la birlikte Suriye'nin, Ortadoğu'nun diğer demokratik olmayan rejimleri üzerindeki etkisi daha hızlı olacak ve bölgedeki demokratik süreç daha da hızlı bir şekilde tamamlanacak. Ancak bölgedeki tüm dengeleri yakından takip eden Esed'in, devam eden gösterilerden ne kadar etkileneceği şimdilik belli değil. Nüfusun yaklaşık yüzde 10'unu oluşturan Alevi ve yüzde 5'lik Hıristiyan-Dürzi azınlığın büyük desteğine sahip olan Esed, aynı şekilde kurduğu istihbarat ve polis teşkilatıyla da bölgenin en sert rejimlerinden birinin başında bulunuyor.

İsrail: Su ve meyve deposu olarak adlandırılan Suriye'ye ait Golan Tepeleri 1967'den beri İsrail işgali altında bulunuyor. Suriye, topraklarını geri almadan Mısır ve Ürdün gibi İsrail ile bir barış anlaşması imzalamayacağını belirtiyor. Esed döneminde Golan konusunda Türkiye'nin arabuluculuğuyla görüşmeler yapıldı ancak 2008 sonundaki Gazze operasyonu görüşmelerin sona ermesine sebep oldu.

Lübnan: Yaklaşık 30 yıl boyunca Lübnan'da işgal birlikleri bulunduran Suriye, 2005'te Başbakan Refik Hariri'nin bombalı saldırı ile hayatını kaybetmesi üzerine 2007'de bu ülkedeki birliklerini geri çekti. Esed, Şii ve Hıristiyanların yanı sıra Sünniler üzerinde de bir kontrol oluşturarak Lübnan'daki en önemli oyuncu haline geldi.

Hizbullah: Esed, İran'ın Ortadoğu'daki en önemli kolu olarak adlandırılan Hizbullah'a sağladığı destekle bu örgütün Lübnan'daki en etkin güç haline gelmesini sağladığı gibi, bu örgüt yoluyla İsrail ile hesaplaşmaya çalıştı.

Hamas: Esed, ideolojik derin farklılıklara rağmen İsrail'e karşı kullanmak için Hamas'a siyasî destek verdi ve örgütün bir numaralı ismi Halit Mişal'e ev sahipliği yaptı. Hamas'a verilen bu destek, Filistinli gruplar arasındaki görüşmelerin çıkmaza girmesindeki en önemli sebepler arasında gösteriliyor.

ABD: 2005'teki Refik Hariri cinayeti sonrasında Şam'daki büyükelçisini geri çeken ABD, bu yılbaşında yeniden büyükelçi tayin ederek Suriye ile tam diplomatik ilişkilerini tekrar tesis etti. Amerikan yönetiminin demokratik bir Suriye'nin talepleri doğrultusunda Golan Tepeleri'ni iade etmesi için İsrail'e daha fazla baskı yapacağı belirtiliyor.

İran: Son yarım yüzyılın büyük bir kısmında Tahran'ın doğal müttefiki gibi hareket eden Suriye, Beşar Esed döneminde ise ilişkileri daha da ileri götürdü. Bu durum da İran'a Türkiye, Mısır ve Suudi Arabistan gibi diğer bölgesel güçlere karşı büyük bir üstünlük sağladı. Basra Körfezi'nde Şii hilali oluşturmaya çalışan İran, Suriye üzerinden de Akdeniz'e uzanan bir Şii hattı tesis etti.

Türkiye: Suriye'nin son yıllardaki en önemli kazancı belki de Türkiye oldu. İki ülke imzaladıkları stratejik işbirliği anlaşmaları ile hem karşılıklı olarak vizeleri kaldırdı hem de ticaretlerini karşılıklı olarak artırdı. Bir zamanlar düşman iki komşu olan iki ülke, belki de en güvendikleri iki komşuya dönüştü.

'İranlı keskin nişancılar Suriye ordusunun saflarında'

İranlı keskin nişancıların Suriye ordusunun saflarında demokrasi yanlısı göstericilere ateş açtığı iddia edildi. İran asıllı yazar Amir Tahiri, Amerikan Wall Street Journal gazetesindeki makalesinde, bölgedeki demokratik gelişmeleri destekleyen Tahran'ın, sıra Suriye'ye gelince büyük bir endişeye kapıldığını yazdı. Suriyeli muhaliflere dayandırdığı iddiasına göre Tahiri, Beşar Esed rejimine her türlü desteği sağlayan Tahran, keskin nişancılarla göstericileri caydırmaya çalışıyor. İran'ın yıllar içinde Suriye ordusu ve güvenlik birimleri içinde bir işbirliği şebekesi oluşturduğunu da iddia eden Tahiri, bu şebeke yoluyla İran'ın Suriye'yi göstericilere karşı cesaretlendirdiğini kaydetti. Makalede ayrıca İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad döneminde Suriye'de Tahran'ın yönettiği 14 İslam Kültür Merkezi'nin açıldığı, yüzlerce Şii din adamının halkı Şiileştirmek için uğraştığı ifade edildi. Bu arada başkent Şam ile gösterilerin merkezi olan güneydeki Dera şehrine zırhlı birliklerin konuşlandırıldığı Suriye'de demokrasi yanlısı gösterilerin başlamasından beri ölenlerin sayısının 453'e ulaştığı bildirildi.

Cumali Önal / Zaman



Bu haber 1,489 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,294 µs