iyibilgi zoom" /> iyibilgi zoom"/>

En Sıcak Konular

Böyle adalete 'can' kurban!!

10 Nisan 2011 16:38 tsi
Böyle adalete 'can' kurban!! Hem 40 idam, hem "işkence yapılmadı diyemem", hem de bugünden daha adil! iyibilgi zoom

12 Eylül döneminde sıkıyönetim mahkemelerinde askeri hakim olan Ali Fahir Kayacan, Hürriyet gazetesine verdiği mülakatta şöyle demiş:

"12 Eylül yargısı bugünden daha adildi."

12 Eylül'de zulüm görmüş, işkencelerden geçmiş, evlatları idam edilmiş bir toplumun hafızasıyla nasıl alay edildiğini, nasıl küçümsendiğini öğrenmek isterseniz, bundan daha iyi bir fırsat yakalayamazsınız. Daha adil nasılmış, Fahir Kayacan'ın ağzından bizzat dinleyelim:

"12 Eylül’de herkes işkence iddialarını söylüyordu. Fakat bir kısmı tutuklama hakimi ifadesinde de itiraf etmiş, hatta silahın yerini de söylemiş, oradan bulunmuştu. Bakın, emniyette işkence yapılmadı demiyorum. Bunların hükme esas alınmadığını söylüyorum ben. Bu, Dev Yol davası için de geçerli, ülkücülerin davası için de. Mesela Muhsin Yazıcıoğlu, Hasan Çağlayan ile beraber silahları kendi göstermişti. Aynı Ergenekon kazıları gibi savcı başında durdu, buldozer getirildi."

"İşkence yapılmadı diyemem"...Top ustalıkla emniyete atılmış; askeri cezaevlerinde işkence gören onca insanın (Diyarbakır Cezaevi gibi) hafızasıyla dalga geçilmiş; Erdal Eren'in yaşının küçültülmesinden avukatları sorumlu tutulmuş...Ama daha adil, öyle mi?

Üzerine bir de 40 idam kararını nasıl verdiğini dinleyelim:

"40 idam kararı vermem şöyle:

12’si MHP davasında, 20’ye yakını da Diyarbakır’da PKK davasında. Onlar zaten infazı hukuken mümkün olmayan idamlardı. Hava Kuvvetleri askeri mahkemesinde var bir idam kararı. Bir onbaşı, bir üsteğmenin eşini 36 yerinden bıçaklayarak öldürmüştü 89 yılında. Kanun değişti, o idam infaz edilmedi. İdam meselesini yine herkes tartışıyor da çok lüzumsuz. İdamın geri getirilmesi mümkün değil. “Ek protokole imza attık ama bizde bazı caniler var biraz ara verelim” diyemeyiz. İdamın taraftarı da olsanız devlet ciddiyetine uygun düşmez. İdam artık bu devirde olmaz. Dört infaza katıldım ama ikisinde imzam vardı. Mustafa Pehlivanoğlu’nun kararında vardım. Necdet Adalı da aynı gece infaz olduğu için ikisinin infazını gördüm.

Tabii bir can ama kanun hükmüyle olduğu için o duruma düşmesine üzülüyorsunuz. Ali Bülent Orkan ile infaz gecesi yan yana oturduk. Çocuk yüzüme bakamıyor. “Ali Bülent kaderin böyleymiş” dedim. Başını haklısın gibi salladı. Piyangotepe’de yedi kişiyi yere yatırıp üzerlerine ateş ederek fütursuzca öldürmüşlerdi. Erdal Eren’in davasında ben yoktum. Erdal Eren’in durumunun müsebbibi avukatlarıdır. Avukatlar, yargılama sırasında yaşının küçük olduğunu gündeme getirmemişler. Mahkeme idam kararını vermiş, o zaman temyiz dilekçesine yazmışlar. Bir hata varsa onaylayan Askeri Yargıtay’dadır. İlk hakimlerin hatası yok."

Biraz önce işkence yapılmadı diyemem diyen, Kayacan, şimdi de 40 idam kararını açıklıyor. Erdal Eren'in idamından önce avukatlarını sorumlu tutuyor, ardından Askeri Yargıtay'ı. Sonra da deniyor ki, bugünden daha adildi. Gencecik insanlar dar ağacında can veriyor, suç avukatların oluyor. Yok bir de Askeri Yargıtay'ın....Ama bugünden daha adil deniyor! Sanki Askeri Yargıtay, o "adil" kararları veren yargının bir parçası değil de, yürütmenin bir parçası!!!

Dediğimiz gibi, Kayacan'a hakettiği cevap, 12 Eylül'ün vahşetini bizzat yaşamış kişilerden önümüzdeki günlerde gelecektir. Biz şimdilik kısaca bu açıklamaya ve bunu servis edenlerin vahametine dikkat çekelim istedik. Koskoca adalet kavramını 12 Eylül güzellemeleri ile sadece duruşma salonlarına hapsetmek, kimsenin tekelinde olamaz.

www.iyibilgi.com zoom



Bu haber 2,029 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,174 µs