Balyoz hakimleri neden görevden alındı?

16 Şubat 2011 08:23 tsi
Balyoz davasında 163 subay hakkında tutuklama kararı çıkarılmasıyla, 10. Ağır Ceza Mahkemesi eski Başkanı Hakim Zafer Başkurt'un görevden alınması arasında bağ kurmaya çalışanlara HSYK cevap verdi:

"Görev yeri irtikap ve rüşvet ve uyuşturucu sanıklarıyla yakın ilişki nedeniyle değiştirildi"

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Balyoz darbe davası sanıkları hakkında verilen tutuklama kararı dikkatleri mahkeme heyetine yöneltti. Balyoz darbe davası kapsamında Gölcük Donanma Komutanlığı'nda çıkan yeni belge ve deliller üzerine 163 sanık hakkında verilen tutuklama kararı üzerine tutuklama kararı veren mahkeme üyelerinin yıpratılması için kampanya başlatıldı. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun davanın görülmeye başlamasından iki gün önce mahkeme başkanının görev yerinin değiştirilmesine sığınan bazı çevreler tutuklama kararını bu değişikliğe bağlamak istiyor. Ancak HSYK'nın görev değişikliği bazı çevrelerin iddia ettiği gibi Balyoz davası ile ilgili bir ilişkisi bulunmuyor. Davanın görüldüğü İstanbul Özel Yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi eski Başkanı Hakim Zafer Başkurt hakkında "İrtikapta bulunma ve rüşvet alma" gibi suçlamalarla müfettişler soruşturma yaptı. Bu soruşturma kapsamında müfettişler, Hakim Başkurt'un görev yerinin değiştirilmesi istedi. Başkurt'un görev yeri iddia edildiği gibi Balyoz veya Ergenekon davaları ile ilgili değil, müfettişlerin, "uyuşturucu sanıkları ile yakın ilişki içerisinde bulunmak ve para karşılığı tahliye sözü vermek" şeklinde hazırladığı rapor doğrultusunda değiştirildi.

RÜŞVETTEN PAYLARINA DÜŞENİ ALIYORLAR

21 Ekim 2010'da İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz tarafından ifadesi alınan gizli tanık Terazi'ye göre uyuşturucu davaları ve dönen rüşvet çarkında hakim Zafer Başkurt'un da ismi yer aldı. "Yargılamayı etkilemeye teşebbüs" etme iddiasıyla geçtiğimiz yılın mayıs ayında tutuklanan avukatlar Ali Hadi Emre ve Kudbeddin Kaya'nın uyuşturucu davalarının lehlerine sonuçlanması için hakim Zafer Başkurt ile ilişki içinde olduğunu anlatan gizli tanık Terazi şu iddialarda bulunmuştu: "Bu avukatlar uyuşturucu davalarında tahliye ettirdikleri şahıslardan, yüklü miktarda paralar almaktalar. Bu paralardan söz konusu mahkeme başkanları da paylarına düşeni alıyorlar. Eğer hakimler Zafer Başkurt ve Erkan Canak'ın halledemeyeceği bir şeyse Ankara'ya gidip Seyfi Oktay gibi bazı şahıslarla görüşme yaparak davaları kendi lehlerine sonuçlandırmaktalar."

"Terazi" ifadesinde uyuşturucu sanıkları ile yakın ilişki içerisinde bulunduğu iddia edilen hakimlerden Zafer Başkurt hakkında Adalet Bakanlığı'nın 2006 yılında da soruşturma açıldığını belirterek şunları kaydetti: "Soruşturma ile ilgili Ankara'da müfettişler görevlendirildi. Ancak bu dönemde Ali Hadi Emre ve Kudbeddin Kaya devreye girdi. Tanıdıkları şahıslara devreye soktular ve ceza almadan soruşturmadan kurtuldular."

UYUŞTURUCU SANIKLARI İLE YAKIN İLİŞKİ

HSYK'nın 1. Bölge Adli Yargı Hakimlerinin Müstemir Yetkilerinin Belirlenmesine İlişkin 13 Aralık 2010 gün ve 798 sayılı kararı ile görev yeri değiştirilen İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi eski Başkanı Zafer Başkurt hakkında Adalet Bakanlığı müfettişleri tarafından 25 Ağustos 2009'da soruşturma başlatılmıştı. Müfettişler, hakim Zafer Başkurt hakkında "Uyuşturucu sanıklarıyla yakın ilişki içinde bulunmak ve para karşılığı tahliye sözü vermek" iddiasıyla soruşturma yürütmüşlerdi. Soruşturma kapsamında müfettişler Başkurt'un görev yerinin değiştirilmesini istemişlerdi. HSYK'da bu çerçevede özel yetkilerini kaldırdığı Başkurt'u daha sonra Gebze'ye tayin etmişti. Müfettişlerin hazırladığı rapor doğrultusunda görev yeri değiştirilen Hakim Başkurt, görev yerini değiştirilmesinden yaklaşık bir hafta sonra istifa etmişti.

Ergenekon Mahkemelerine yeni üye lobisi

Hakim Zafer Başkurt ile ilgili iddalardan bir diğeri de eski HSYK Başkanvekili Kadir Özbek'in açıklamasıyla gelmişti. Özbek, Adalet eski Bakanı Seyfi Oktay aracılığıyla Ankara'da görüştüğü hakim Zafer Başkurt ile Erkan Çanak'ın Ergenekon davasına bakan mahkemelere yeni üye atanmasının adliyelerde görev yapan hakimlerin talebi olduğunu söylemişti. 2010 Yılı Yaz Kararnamesine "Korsan liste" eklemek isteyen eski HSYK üyelerinin bu girişimi, eski Başkanvekili Kadir Özbek tarafından ifşa edilmişti.

Benden 3 milyon dolar istedi

İstanbul'da 2003 yılı Kasım ayında düzenlenen "Son Tango" isimli operasyonda, o güne kadar yakalanan en yüklü miktar olan 507 kilogram eroin ele geçirilmişti. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Urfi Çetinkaya ve diğer 2 sanık hakkında 19 Nisan 2007 tarihinde "uyuşturucu ticareti yapmak" suçundan 24'er yıl hapis cezası verilmiş ve bu ceza Yargıtay 10. Ceza Dairesi'nce bozulmuştu. Diğer sanıklara verilen cezaları onayan Yargıtay 10. Ceza Dairesi, sanıklardan Urfi Çetinkaya, bacanağı Talip Doğan ve Enver Sarı hakkındaki 24'er yıllık hapis cezası kararının, "lehe olan kanun belirlenerek bütün halinde uygulanması gerekirken eski TCK ile yürürlükteki yeni TCK'nın karma olarak uygulandığı" sonucuna varmıştı. Urfi Çetinkaya, Mahkeme Heyeti Başkanı Zafer Başkurt'a yönelik, "Siz de benden 3 milyon dolar istediniz. Vermediğim için de 6 yıldır yatmaktayım" iddiasında bulunmuştu. Konuyla ilgili aracıları da bildiğini ve gerekirse açıklayacağını kaydeden Çetinkaya reddi hakim talebinde isteğini dile getirmişti.

Oybirliğiyle alındı

Balyoz davasında 163 subaya verilen tutuklama kararı sonrası değiştirilen mahkeme başkanları eleştirilen HSYK dün suskunluğunu bozdu. Kurul Balyoz davasının eski hakiminin rüşvet iddiaları yüzünden görevinden alındığını açıkladı. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Ahmet Hamsici, İstanbul 10 ve 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi başkanları hakkında yürütülen "resmi sıfatlarının gerektirdiği saygınlık ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunma, irtikâpta bulunma ve rüşvet alma iddialarını içeren" soruşturmalar sonucunda aynı yerde göreve devamlarının soruşturmaların selametine ve yargı erkinin nüfuz ve itibarına zarar vereceğinden görev yerlerinin değiştirilmesi teklifini içeren soruşturma raporunun kurul tarafından 13 Aralık 2010 tarihinde görüşülüp, adı geçen başkanların bu görevlerinden alınarak başka bir yargı alanında görevlendirilmelerine, Bakanın katılmadığı toplantıda 21 kurul üyesinin oybirliğiyle karar verildiğini söyledi.

yenişafak

Bu haber 1,160 defa okundu.