En Sıcak Konular

'Noter bile önüne gelene bakar'

15 Şubat 2011 14:20 tsi
'Noter bile önüne gelene bakar' CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yargıtay ve Danıştay'da daire sayılarını arttıran düzenlemeyi onaylayan Cumhurbaşkanı Gül'e ağır eleştiriler getirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu Yargıtay ve Danıştay'da daire sayılarını arttıran düzenlemeyi onaylayan Cumhurbaşkanı Gül'e ağır eleştiriler getirirken, "Noter bile önüne gelene bakar hata var mı yok mu diye. Herkes imzalayacağını biliyordu. Diyet borcunu ödeyenlerin zaten yapacağı başka bir şey yoktur" dedi.

İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları:


Adana'da geçen hafta cumartesi işsizlik kader değil diye bir miting düzenledik. Hangi anketi kim yaparsa yapsın, yurttaşa soruyorlar, ortak yanıt işsizlik. Neden Adana'yı tercih ettik, çünkü işsizlik en çok orada. Her 3 gençten 1'i işsiz. Onlarca fabrikanın kapısına anahtar takılmış. Miting alanında bile pek çok kişi kağıt tutuşturuyor çocuklarıma iş bul diye. Türkiye'nin gündemi bu, vatandaşın gündemi bu. Bu gündeme ilişkin olarak iktidar 3 maymunu oynuyor, görmüyorum, duymuyorum, konuşmuyorum.

Hangi aklı evvel çıkıp da AKP ülkeyi çok iyi yönetiyor, ekonomiyi iyi götürüyor diyor. İşsizliğin sel gibi aktığı bir ekonomi olur mu? Beyefendiler ekonomiyi çok iyi götürüyorlar.

HALK İŞSİZLİKTEN BUNALMIŞ DURUMDA

Eğer siz en verimli toprakların olduğu bir kentte, işsizliği bir numaralı sorun haline getirmişseniz siz Adana'ya hangi yüzle gideceksiniz. Git Adana'da bir tesis aç bakalım.

Adanalılara şunu sordum. Ekonominin ülkenin yönetiminde AKP ile CHP arasında ne fark var. Merakla beklediler. Dedim ki AKP bu ülkenin rantına biz sizin dertlerinize sorunlarınıza talip oluyoruz.

Halk işsizlik sorunundan bunalmış durumda. Eğer vatandaşın derdiyse biz de dertlere talipsek onların sorunlarına sahip çıkacağız. Tarlaları da artık ekilmiyor Adana'nın. Narenciye üreticisi perişan. Mersin'e Hatay'a İzmir'e de soruyorum. Siz hiç başbakanın ağzından size şu çözümleri getiriyorum dedi mi. Onun derdi kendi imparatorluğumu nasıl kurarım. Siz hiç sayın başbakanın biz işsizliği şöyle çözeceğiz dediğini duydunuz mu? Hayır dediler. Her işveren bir işsizi işe alırsa sorun çözülür. Peki kimse bunu ciddiye aldı mı? Daha ekonominin e'sini bilmiyorsun, kalkıyorsun bu ülkenin yönetimine talip oluyorsun. 8 yılda 12 milyon 715 bin yoksul yarattık diye övünsünler. Niye bu insanları perişan ettiniz.

"YÜRÜTMENİN EMRİNDE YARGI VAR"

Adana'da iki üç üniversite daha gerekli. Araştırma geliştirme daha fazla olmalı. Fabrikaların bacaları tütmeli. Avrupa'nın genişlemeden sorumlu üyesi Sayın Stefan Füle ile geçen hafta birlikteydik. Kendilerine anayasa değişiklikleri sırasında yapılan değişikliklerin Türkiye'yi AB'ye yakınlaştıracağını söyleyip destek sözü vermişlerdi. Dedim ki sizin desteğinizle o anayasa geçti, Yargıtay Danıştay yasaları da geçiyor. Artık yürütmenin emrinde yargı var. herhalde AB'ye yaklaştık. Bize uzlaşma sözü vermişlerdi dedi. Güldüm. Evet sözleri var size, zamanında bize de vardı. Cumhurbaşkanı seçerken uzlaşarak seçeceğiz, geldiler mi gelmediler. siz eğer size söz verildiyse, sorun bakalım bu sözlerinde niye durmuyorlar. Avrupa'nın etik değerleri önemlidir. Yalan söyleyeni affetmezler.

Siz Türkiye'yi reddetmek istemiyorsunuz. Bir gün dönüp bakacaksınız Bu Türkiye AB'ye giremez diyeceksiniz. Türkiye'de insanlar telefonlarıyla rahat konuşamıyorlarsa sorumlularından biri de AB'dir, buradan açıkça söylüyorum.

Madem ki size yaklaştırıyor bizi, herhangi bir AB ülkesinde bu değişiklikleri kendi parlamentolarında gündeme getirsinler. Tasarı olarak getirsinler, ben çıkıp evet diyeceğim. Bu değişikliği tasarı olarak hiçbir AB üyesi kendi parlamentosuna getiremez.

"ZULÜM DEĞİL Mİ BU"

Sayın Füle'ye size söz verdiler ama ben söyleyeyim. Yargıtay ve Danıştay dinlenmedi, görüşlerini almadılar. STÖ'lerin de görüşlerini almadılar. Kim bilir her şeyi, Sayın Recep Tayyip Erdoğan her şeyi bilir. Mecliste bizim milletvekillerin konuşma süresini sınırlandırdılar. Bir önerge hakkı verdiler, ikincisini veremezsiniz dediler. Zulüm değil mi bu, böyle bir anlayış olabilir mi? Onun için söyledim. Türkiye'nin geldiği bu noktadan sorumlu olanlardan biri de AB'dir. AB yetkilileridir.

“NOTER BİLE İMZALAMADAN ÖNCE BAKAR”

Davranışını bu kadar da olmaz dediğimiz kişi Sayın Cumhurbaşkanı. Tasarı geldi, imzaladı. Noter bile önüne gelene bakar hata var mı yok mu diye. İnsaf diye bir şey var. Danışmanları iyi rapor vermiş. Cumhurbaşkanı uzlaşma kültürünün gelişmesine katkıda bulunacak. Tarafları dinleyecek, çağırıp Başbakana niçin bu acele, şu Yargıtay’ı Danıştay’ı dinleseydiniz demesi gerekmez miydi?

“DİYET BORCUNU ÖDÜYOR”

Gerçi herkes imzalayacağını biliyordu. Diyet borcunu ödeyenlerin zaten yapacağı başka bir şey yoktur.

Demokrasiyi demokrasi yapan kurumlarıdır. Örnek vereceğim. Eğer seçim demokrasiyi demokrasi yapsaydı, en ileri seçim demokrasisi demokrasi olsaydı, Mısır olurdu. Mübarek yüzde 87 ile gelmişti. Hitler'in ülkesi olurdu. Yasama yargı yürütme ve medya görevini yapıyor demektir. Bizde görevini yapan yürütme var, yasama yürütmenin emrinde.

Başkan usulen başkan. Ne demek bu? İşini yap yoksa seni oradan alırım demektir. Açıkça tehdittir. Bu tehdidi meclis başkanları yuttular. Konuşurlarsa oradan olacaklar. Yargı neydi tarafsızdı. Artık yargı bağımlı ve taraflıydı. Hakim benim istemediğim karar mı verecek. Değiştirin bunu. Bu mudur demokrasi. Ve medya, konuşamayan yazamayan medya. Hangi demokrasiden bahsediyoruz. İntihar eden vatandaşı 8 sütün olarak haber yapan medya. Baskılara direnemeyen, korkmadan ayağa kalkamayan medya. Alman rahibin dediği gibi: “Sırayla götürdüler, sesimi çıkaramadım. Sıra bana geldiğinde, sesini çıkaracak adam yoktu.”

Korkmayacağız, birlik olacağız, geçmişte hangi partiye oy vermiş olursa olsun, bütün vatanseverleri görev başına çağırıyoruz.

“ÖZGÜRLÜK EN ÇOK TELAFFUZ EDECEĞİMİZ LAF OLACAK”

Haber yazanı işinden at diyorsun, atıyorlar. Adam trompetçi, bir konsere gidecek. Adamı içeri alıyorlar, neymiş başbakanı protesto edecekmiş. Eskişehir'de geziyorlarmış kaldırımda, protesto edecekler diye toplayıp içeri alıyorlar. Bunun adı ileri demokrasi oluyor. Daha benzer pek çok olay var. Hepimiz biliyoruz, bilmemiz yetmiyor, bilmeyenlere anlatmamız lazım. Her bireyin özgürlük hakkı olduğunu söylememiz lazım. Özgürlük önümüzdeki aylarda en çok telaffuz edeceğimiz laf olacak. Her türlü baskıyı kurarak. Baskıyı yargı aracılığıyla uygulayacaklar.

Hukuk herkes içindir. Hukukun makamı olmaz. Hukuk insan içindir. Başbakanın kafasında böyle bir algı yok. Ona göre Başbakan tartışılamaz, hakkında dava bile açılamaz, başbakan eleştirilemez. Öyle alışmış, öyle alıştırılmış. Böyle olunca ne oluyor. 8 Ocak 2008 Sayın başbakan AKP grubunda toplantı yapıyor. Şahsımla alakalı dava açıldı diyor, düşünebiliyor musunuz diyor.

İnsan hakları nerede sen nerede. Sen saygılı olsaydın, yasadışı telefon dinlemelerinden medet umup bunlar yasadışıdır bunları kullanmazdın. Başkaları senin konuşmalarını yayınlayınca onları doğruca Silivri'ye gönderiyorsun.

İnsanlar darbe planları yapıyorlarmış. Hangi anlayışla bir darbe. Kimse suçluyu korumuyor. Ama sen aynı olay dolayısıyla yan yana bile gelmemiş insanları aynı potaya koyup nasıl baskı uygularız düşünüyorsun.



Bu haber 1,194 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,482 µs