Kanserli makyaj!

0 0 0000 00:00 tsi
ABD'de de kozmetikler üzerinde çalışan bir Enstitü'nün 3000'e yakın kozmetikte kullanılan katkı maddeleri üzerinde yaptığı araştırma sonuçları oldukça çarpıcı: "Kozmetikler tümörden kansere birçok hastalığın müsebbibi..."

Araştırmalar özellikle kimyasal içeriği fazla olan kozmetik ürünlerinin ciltten emilerek uzun vadede çeşitli organ kanserlerine sebep olabileceği yönünde... Uzmanlar, “özellikle yaz mevsiminin yaklaştığı şu günlerde 'çok fazla ve ucuz kozmetik ürünü kullanmayın. Güneş kremlerinin doğal olanlarını tercih edin" uyarısını yapıyor

Kozmetikler günlük hayatımızda önemli yer tutuyor. Bakımına çok fazla önem vermeyenler bile her gün en az birkaç kozmetik ürününü kullanıyor. (Kokular, deodorantlar, sabunlar, şampuanlar, diş macunları, saç bakım ürünleri, krem ve benzeri ürünler) Öte yandan pek çok kişi bu ürünlerden kaynaklanan çok az problemle karşılaştığını düşünüyor. Ancak dünyada yapılan araştırmalar bu düşünceyi pek de desteklemiyor. Çünkü, bazı problemler ilk birkaç kullanımdan sonra oluşabildiği halde, bazıları kullanımdan yıllar sonra ortaya çıkabiliyor. Peki bu risklerin neler olduğunu biliyor musunuz?.. İşte İsviçre menşeili Skincode doğal kozmetik ürünleri uzmanlarının derlediği, dünyadan çarpıcı araştırmalar: İngiliz uzmanlar, makyaj malzemelerinin, saç boyalarının, şampuan ve parfümlerin içindeki kimyasalların deriden kana geçip, tüm hücrelere ulaştığını ve yıllar sonra kansere neden olduğunu belirtiyorlar. İngiltere'nin önemli hastanelerinden Breakspear Hospital'in uzmanları Dr. Samuel Epstein ile Kim Ericson'un araştırmalarına göre, şu anda dünyada kullanılan tüm makyaj malzemeleri, şampuan ve saç spreyleri tehlikeli oranda kanser oluşturma riski taşıyor. Makyaj malzemesinde bulunan 'kömür katranı, fenilediamin, benzen, formaldehit' gibi kimyasallar uzun yıllar sonra kansere yol açıyor.

KAŞINMA VE ŞİŞME YAPABİLİR

AB'den bir başka uzman grubu ise, güneş kremleri ve nemlendiricilerde kullanılmasına izin verilen 'metilbrom glutaronil' kimyasal maddesinin ciltte şişme, kaşınma ve ağrılı deri yanmalarına yol açtığını, alerjik reaksiyonları artırdığını ifade ediyor. ABD'de de kozmetikler üzerinde çalışan bir Enstitü'nün 3000'e yakın kozmetikte kullanılan katkı maddeleri üzerinde yaptığı araştırma sonuçları oldukça çarpıcı:

884'ünün zehirleme yaptığı,
146'sının tümör oluşturduğu,
218'inin üreme bozukluğuna sebep olduğu,
314'ünün mutasyona sebep olduğu,
376'sının da deri ve göz rahatsızlıklarına sebep olduğu ortaya çıktı.

KUAFÖRLER DE RİSK ALTINDA

Yine ABD'de yapılan klinik çalışmalarda, saç boyası, şampuan, parfüm gibi kozmetik ürünleri yoğun bir şekilde kullanan kadınların 10 yıl sonra mesane, meme ve lösemi kanserine yakalanma riski, bu maddeleri kullanmayanlara oranla yüzde 70 fazla olduğu belirlendi.15 yıl süre ile ayda bir saçını boyayanların, diğerlerine göre 3 misli fazla mesane kanserine yakalanma riski taşıdığı tespit edildi. Yılda 4 defa saçını boyayanlar, boya kullanmayanlara göre yüzde 70 yumurtalık ve meme kanseri riski taşıyor. Aynı araştırma kuaförde saç boyama işini yapanların da, boya kullanmayan insanlara göre 5 misli mesane kanseri riski taşıdığını gösterdi.

UCUZ ÜRÜN KULLANMAYIN

Erlamer Estetik Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Erçin Özüntürk, kozmetik ürünlerin vücudumuzda oluşturduğu yan etkiler hakkında şu bilgileri verdi: "Kullanılacak kozmetik ürününün kalitesi çok önemli. Ucuz ham madde ile üretilen kozmetikler, ciltte tahribatta yapabilir. Güneş ışınlarıyla etkileşerek ciltte hassasiyet yaratabilir. Kurdeşen, saç ve tırnaklarda değişimler, alerjik egzama gibi sağlık problemlerine de yol açabilir. Bazıları içinde kullanılan kimyasal maddelerden dolayı kansere de zemin hazırlayabilir. Bu yüzden mutlaka güvenilirliği kabul edilmiş kaliteli ürünlerin kullanılması gerekir. Bunların fiyatlarının yüksek olması, kaliteli hammadde kullanılmasından ileri gelir."

bugün

Bu haber 443 defa okundu.