iyibilgi zoom" /> iyibilgi zoom"/>

En Sıcak Konular

Kimsenin üzerine düşünmediği soru

5 Ocak 2011 16:15 tsi
Kimsenin üzerine düşünmediği soru 'Kimse "bu dava 10 yıldır niye bitmemiş" diye sormuyor, 'Hizbullah nasıl serbest kalır' diyor' iyibilgi zoom

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) tutukluluk sürelerini yeniden düzenleyen 102. maddesinin yürürlüğe girmesiyle birlikte, kamuoyunun vicdanı, yaşanan tahliyeler yüzünden son derece rahatsız. En son, Hizbullah terör örgütünün liderlerinden olduğu iddiasıyla yargılanan Hacı İnan'ın da aralarında bulunduğu 8 kişi, tutukluluk sürelerini düzenleyen yasa gereği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce tahliye edildi. Mahkeme heyeti, Hizbullah terör örgütü davası kapsamında yargılanan sanıkların tutukluluk sürelerini, yürürlüğe yeni giren CMK'nın 102. maddesi kapsamında değerlendirdi.

Belirli kesimler suçu hükümete yüklerken, işi referandumda evet diyenleri sorumlu tutacak kadar ileri götürdüler. Oysa kimsenin dikkat etmediği nokta var. Dün deneyimli gazeteci İsmet Berkan'ın sorduğu soru, belki de işin özünü oluşturuyor:

"Yahu kimse "bu dava 10 yıldır niye bitmemiş" diye sormuyor, 'Hizbullah nasıl serbest kalır' diyor"

Biz de bu sorudan yola çıkıyoruz. Nasıl oluyor da buna benzer, 10 yıldır süren davalar hala olabiliyor. En son DİSK Kurucu Başkanı Kemal Türkler'in öldürülmesiyle ilgili dava zaman aşımından dolayı kapandığında gündeme gelen dava süreleri, nasıl oluyor da bu kadar uzun zaman alabiliyor? Adalet Bakanı Sadullah Ergin:

- Bir davanın ağır ceza mahkemesinde ortalama 1622 günde bitirildiği

- Bu davanın ilk derece mahkemesindeki yargılama ve savcılık soruşturmasının 580 günde bitirildiğin

- Aynı dosyanın da 1042 gün yüksek yargıda beklediğini

- Bir dava dosyasının ortalama 473 gün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda beklediğini

söyledikten sonra şu açıklamada bulundu:

"Bugün itibariyle tutuklu toplam 953 kişi civarında bu düzenlemeden istifade edebilecek gibi, ilk derece mahkemelerinden bu düzenlemeden yararlanan kişi sayısı 280 civarındadır. 40 bin rakamı kesinlikle doğru değil. Radikal tedbirler alınmazsa bu rakam 2 bin olur, 3 bin olur, 2014'de daha fazla da artabilir. Burada tıkanıklık yüksek yargımızda"

Zaman gazetesine konuşan Hukukçular Derneği Başkanı Cahit Özkan'a göre de sorunun önemli bir parçası yüksek yargıda yatıyor: "Bugünkü tartışmaların kaynağı Yargıtay'ın zamanında yapmadığı düzenlemelerdir. Beş yıl öncesindeki düzenlemelere göre Yargıtay yeni daireler açsaydı, bugünkü sorunu tartışmıyor olacaktık. 10 yıldır tutuklu bulunan sanıklar hakkında karar veremeyen Yargıtay'ın iflas ettiği ortada."

Sanırız İsmet Berkan'ın sorusuna bir nebze de olsa bu cevap olacaktır.

Gelelim tartışılan tutukluluk sürelerine. Bu konuda Bakan Ergin "yazılı ve görsel basında 10 yıllık ve 5 yıllık tutuklu kalınabilinecek sürenin uzunluğunun tartışıldığını, bu sürelerin bile makul ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) kabul edeceği sürelerin de üzerinde olduğunu söyledi."

Yani bugün eğer hükümet AB standartlarına göre hareket edecek olursa, tutukluluk süresinin daha da kısalması gerekiyor ki, bu durumda daha çok davalı serbest kalabilir. O zaman suç da AB'nin mi olacak?

Hükümetin bu tabloda hiç mi sorumluluğu yok diye sormak da gerekiyor. Bu tahliyelerin nasıl sonuçlanacağını önceden hesaplamamışlar mı? Sadece yüksek yargıya "acele edin" demekle bu işin çözülemeyeceğini öngörememişler mi?

Yüksek yargıdaki tıkanıklık, hükümetin önlem alamaması ve daha bir çok etken bugünkü düğüme sebep oldu. Önemli olan bundan sonra çözümü geliştirmek...Hem uzun vadede hem kısa vadede Meclis'in acilen gerekli yasaları çıkarması gerekiyor. Yoksa kamuoyu vicdanı daha çok yara alır.

www.iyibilgi.com özel



Bu haber 1,615 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,367 µs