Diyarbakır'dan çarpıcı tespit

31 Aralık 2010 09:24 tsi
Özerklik ve iki dilli yaşam tartışmalarının gölgesinde Diyarbakır'a giden Cumhurbaşkanı Gül, Kürtçe ve Türkçe sloganlarla karşılandı.

Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaretinde Baydemir'in koltuğuna oturan Gül, "Devletin resmi dili Türkçe'dir. Öyle olmaya devam edecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "iki dil" tartışmalarına Diyarbakır'dan son noktayı koydu. Gül, "Türkiye Cumhuriyetinin resmi dili Türkçe'dir. Kamu kurumları ve devlette de resmi dil Türkçe'dir. Bu böyle de devam edecektir" dedi. Havaalanında Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in de aralarında bulunduğu yetkililer tarafından karşılanan Gül'ün yol güzergahı boyunca Kürtçe ve Türkçe "Diyarbakırımıza hoş geldiniz" pankartları asıldı. Yoğun ilgi üzerine aracından inerek halkın arasına karışan Gül'e vatandaşlar karanfil attı.

Gül'ün ilk durağı valilik

Yol boyu vatandaşların alkışladığı Gül'ün ilk durağı valilik oldu. Vali Mustafa Toprak tarafından iki ayrı tablo hediye edilen Gül, buradan 7. Kolordu ve Garnizon Komutanlığına geçti. Mehmetçik'le bir araya gelen Gül ardından da Büyükşehir Belediyesine gitti. Binasının önündeki ışıklı panoya, "Sayın Cumhurbaşkanımız kentimize hoş geldiniz-Birez Serokomare me hun bi xer hatın bejare me" yazılması dikkat çekti. Baydemir, koltuğuna oturan Gül'e 40 bin kelimelik Türkçe-Kürtçe sözlük ve 16. yüzyılda yaşayan sanatçı Matrakçı Nasuh'un "Diyarbakır Çizimi" tablosunu hediye etti. Baydemir'in, "Güzel Türkçemizin ve güzel Kürtçemizin lügatıdır" sözleri üzerine Gül, "Verdiğiniz lügatı memnuniyetle aldım" karşılığını verdi.

El birliği içinde çalışmalıyız

Konuşmasında iki dil tartışmalarına atıfta bulunan Gül, şunları söyledi: "Bunu doğru mecrasında koymak isterim. Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dili Türkçe'dir ve bu böyle de devam edecektir. Ayrıca devletin ve kamu kurumlarının dili Türkçe'dir. Ortak dilimizdir. Ama şu da bir gerçektir ki halkımızın içerisinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları içinde farklı dilleri konuşan vatandaşlarımız var. Bunların hepsi de bizim dilimizdir. Zaten Anayasamızda kültür mirasımızı korumak görevimiz var. Bunların bir kısmı kültür mirası, bir kısmı yaşayan miraslardır. Olaylara gayet sağlıklı bir şekilde bakmamız gerekir. Hep beraber gayet olumlu, yapıcı, ülkemizi daha güçlü hale getirmek, bütün vatandaşlarımızı her bakımdan daha mutlu etmek için el birliği içinde çalışmamız gerekir."

Baydemir özerklik dedi

Cumhurbaşkanı Gül'ün konuşmasının bitmesinin ardından Osmar Baydemir de, Kürt sorununun Anayasal demokrasi sorunu olduğunu belirterek, çözümün de yeni anayasa ve demokratikleşme olduğunu söyledi. Baydemir'in yaptığı sunumda, Türkiye'nin en büyük sorununun Kürt sorunu olduğunu ifade ederek, "Kürt siyasetçilerin anadil ve demokratik özerklik konusundaki talep ve önerilerine tahammül edilmemesi kaygı verici" dedi. Baydemir şöyle konuştu: "Bu sorun tüm ülke insanını etkilemekte. Sadece bugünümüzü değil geleceğimizi de ipotek altına almaktadır. Bu soruna asayiş ve güvenlik perspektifiyle yaklaşmak sonuç vermemektedir. Bugüne kadar yaşananları isyan ve bastırma döngüsü olarak ifade etmek mümkündür. Oysa sorunun özü insan ve halk olmaktan kaynaklı hakların kullanılmaması sorunudur. Bu bağlamda Türkiye'nin sorunu anayasal bir sorunudur. Onurlu barış, eksiksiz bir demokrasi için herkesin risk alması, elini taşın altına koyması gereklidir." Baydemir'in sunumunun ardından Gül, BDP yöneticilerine net mesaj verdi. Gül, Baydemir'den yapıcı bir üslup kullanılmasını ve gizli ajandanın olmamasını istedi. Baydemir ise "20 yıldır ömrümü kan dökülmemesi için harcıyorum" dedi.

PKK'nın talan ettiği fabrikada

Cumhurbaşkanı Gül, Diyarbakır ziyareti kapsamında Organize Sanayi Bölgesi'ne gitti. Gül, referandum öncesi kentteki tüm sivil toplum kuruluşları adına Anayasa değişikliğine 'evet' diyeceklerini açıklayan ve ardından fabrikası PKK'lıların saldırısına uğrayan Diyarbakır Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Raif Türk'ün mermer fabrikasını gezdi. Toplantıda konuşan DTSO Başkanı Galip Ensa-rioğlu, Gül'den Kürt meselesinin bir an önce çözülmesini istedi. Ensarioğlu, şiddetin hüküm sürdüğü illerde pozitif ayrımcılık isteyerek vergilerin 10 yıl boyunca alınmaması gerektiğini kaydetti.

İyi şeyler oluyor artık

Gül ise bundan birkaç sene önce ağza alınmayan konuların konuşulmaya başlandığına dikkat çekerek sorunların dayanışma içinde demokratik standartların yükseltilmesiyle çözüleceğini ifade etti. Gül, "iyi şeyler olacağını söylemiştim, iyi şeyler de olmaya başladı, iyi şeyler için kan, şiddet, terör, silah olmamalıdır. Bu vatan hepimizin, birinci sınıf vatandaş olmaya devam edeceğiz" dedi.

■ İrfan DUMLU/DİYARBAKIR

 

Bu haber 535 defa okundu.