En Sıcak Konular

Seçim sandığının ‘dış’ cebi var!

0 0 0000 00:00 tsi
Seçim sandığının ‘dış’ cebi var! Paranın reaksiyon göstermemesi mümkün mü? Hele özel teşebbüsün teşvik edildiği serbest piyasa düzeninde? Savaşla sınır, terör, derin iç tartışmalar,  Cumhurbaşkanı seçimi, genel seçim, harekat vs. Yine de piyasa kımıldamıyor. Neden? Çü

Bir kere şu katmerli palavrayı artık aşmak gerekiyor… Finans sistemi, makro göstergeleri, enflasyonu, döviz rezervi ve hatta borsası sağlam ülkelerin krizlerden etkilenmesi zor olur! Bu doğru. Ama piyasa, hele borsa ve döviz “günlük olaylardan” etkilenmez! İşte bu yanlış!

Esasen bu önerme serberst piyasa ve borsa sisteminin ruhuna aykırı. Büyük finansal krizlerle, küresel dalgaları örnek vermeye ihtiyaç yok. Gelişmekte olan bir ülkede, üst üste gelecek iki çatışmalı seçim varsa, o ülkenin para piyasaları ve borsası bundan etkilenir.

Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada böyledir. ABD’de seçim olduğunda da piyasalar bundan etkilenir, Japonya’da da yılların sorunu Tayvan’da yeni bir gelişme olduğunda da.

Kaldı ki henüz geçiş sürecinde ekonomiye sahip ve geçmişinde bu türden ağır vakalara değil, “fırlatılan kitapçıktan” dahi sarsıntı geçirmiş bir Türkiye!

Olsun, oynamıyor işte…

Öte yandan vaka da ortada. Bir ülkeye düzenlenmesi muhtemel operasyon ordu komutanı tarafından dillendirdilse bile ve bu bir  süpergüçle çatışma ihtimali taşısa dahi piyasa en azından dalgalanmıyor.

Nasıl?.. Kamu bankaları bir kenara konduğunda yerli bankaların elinde bulundurduğundan daha fazla miktarda hazine kağıdı stoku yabancıların elinde bulunuyor. Borsa da ise bu “yabancılılık” oranı yüzde 70’i kimi yorumculara göre ise yüzde 75’i aşmış durumda.

Bu hal öyle bir boyuta ulaşmış durumda ki, örneğin borsa üzerindeki hakimiyetleri kağıtlar üzerinden, işlem yapan aracı kuruluşları bile satın almaya değin sıçramış durumda. Yine özelliştirme ile gelen paranın bir bölümü de yine dış sermayeye ait.

İnisiyatif bizim değil…

Bu durumda basitçe söylenebilir ki, iç piyasadaki hakimiyet yerlilerin elinde değil. Yani yerli girişimcilerin veya yatırımcının iç veya dış politik olaylara reaksiyon gösterip göstermemesinin bir önemi yok. Gösterse de göstergelere yansımıyor.

Hatta bankacılara göre artık bu piyasalar yerlilerin elinde değil. Bu yabancılaşmanın tehlikeli olduğu aşikar ama asıl mesele şu; bir ülkeye yatırım ve para getiren yabancıların da olası gelişmelerden bir şekilde etkilenmkeleri gerikiyor. Para tamemen bu demek!

Süleyman Demirel’in Başbakanlık zamanında söylediği “sermayeyi ürkütmeyin” veya “havadan nem kapar” sözleri ise dışarıdan gelen paranın aslında ne kadar “hassas” olduğuna ilişkin gözlemler.

Başka ne olabilir?

Yabancı portföylere arıcılık eden uzmanlara göre bunun bir sebebi, yabancıların hassasiyetlerinin farklı olması. Bir başka deyişle bizi grip yapan, onlara dokunmuyor.  Örneğin kısa vadede gerçekleşecek bir başbakan değişikliği ve bunun iktidar partisi üzerindeki etkisinden alınmıyorlar!

Belki? Ama çok akil değil. O halde akla gelen, “bu kadar para AKP’yi deseklemek için mi?” sorusuna yanıt gerekiyor. Zira geriye başkaca ihtimal kalmıyor. Aynı cümleden olmak üzere şu bakış da zikredilebilir; Mesele AKP ile ilgili değil. AKP istikrarı yabancıları kar edeceklerine inandırıyor.

Ama bu da aynı şey demek… İster şu anki hükümetin devamı politik nedenlerle istensin ister daha çok para kazanmak için, büyük ve sıcak bir destek olduğu anlamına geliyor. Bu da kuşkusuz maddi olduğu kadar geleceğe yönelik farklı ipoteklerin oluşturulması anlamına gelebilir.

Öyle değilse de, bu para geldiği gibi giderse nasıl bir problemle karşılaşacağımızın hesabının çok iyi yapılması gerekiyor. Zira Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krizler gripten çok kalp yemezliğine dönüşüyor.



Bu haber 312 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,243 µs