Musalla taşında dirilen bebekten dolayı iki doktor yargılanıyor

8 Kasım 2010 20:58 tsi
Malatya'da özel bir hastanede ölü doğduğu gerekesiyle hakkında ölüm raporu tutularak ailesine teslim edilen ve mezarlıkta canlanan bebekle ilgili ihmalleri olduğu ileri sürülen iki doktorun yargılanmasına başlandı.

Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, haklarında ''İhmalli davranıştan kasten adam öldürme'' suçlamasıyla dava açılan doktorlar ve avukatları ile davacı aile ve avukatı hazır bulundu.

Cumhuriyet Savcısının iddianamesini okumasının ardından savunmalarını veren doktorlar M.T (34)ve M.I (41), olayda ihmal ve kasıtlarının olmadığını iddia ederek beraatlerini talep ettiler.

Olay günü bebeğin ölüm raporunda imzası bulunan ve ailenin doktoru olan M.I, belgeyi imzalarken bebekte kasılmaların olduğundan haberinin olmadığını, ancak ebelerin bu durumu M.T'ye bildirdiklerini sonradan öğrendiğini ifade etti.

M.I, İmzaladığı belgede ölüm nedeni kısmında ''inmaturute'' (olgunlaşmamış) olduğunu söyledi. Ölüm belgesinin bir an önce verilmek istenmesindeki nedenin ailenin bebeği bir an önce almak istemelerinden kaynaklandığını iddia eden M.I, şöyle konuştu:

''...bebeğin babası Levent Coşkun, hastanemizin müdürü T.Y, hastanenin ölüm belgelerinden sorumlu görevlisi doktor A.A, benim odama geldiler. T.Y bana, 'doktor hanım, ölünün yakınları problem çıkarmaya başladılar. Biz ölüm belgelerini düzenledik. Sadece ölüm nedenini yazarak imzalamanız halinde bu sıkıntıdan kurtulacağız' diye bana durumu iletti. Ben bunun üzerine öteden beri iyi ilişkiler içinde bulunduğum Levent beyi daha fazla sıkıntıya sokmamak için getirilen belgeye ölüm sebebini yazarak imzaladım.''

-''KASILMALAR BİTENE KADAR BEBEĞİ AİLEYE TESLİM ETMEYİN''-

Duruşmada tanık olarak dinlenen iki hemşire ise doğumdan sonra bebekte bazı kasılmaların olduğunu ve bu durumu ilgili doktora ilettiğini savundu.

Mahkemede tanık olarak dinlenen hastanenin baş hemşiresi S.Ş, doğum olayından sonra bebeğin ölü doğduğunu ileri sürerek, ''Yaşam belirtisi yoktu. Aile bana bebekte kıpırdamaların olduğunu söyledi. Baktığımda tik gibi bir hareket gördüm. Bu durumu telefonla aradığım doktorumuz M.T'ye ilettim. Kendisi bana bu tip erken doğumlarda buna benzer hareketlerin olabileceğini, bu hareketler tamamen bittikten sonra aileye teslim edebileceğimizi söyledi'' dedi.

-''İMAM BEZİ AÇINCA AĞLAMAYA BAŞLADI''

Bebeğin babası Levent Coşkun da bebeğinin ölümünde doktorların ihmali ve kusuru bulunduğunu iddia ederek, doğumdan hemen sonra kendisinin bebeğin yaşadığı yönünde hemşireleri defalarca uyarmasına rağmen dikkate alınmadığını iddia etti.

Doğum öncesinde doktorları M.I'nın kendilerine bebeğin yaşama şansının bulunmadığını söylediğini dile getiren baba, şunları kaydetti:

''...kendisi öteden beri doktorumuz olduğu için söylediklerine inandık. Eşim doğumhaneye alındığında ben istenilen malzemeleri almak için çıktım. Geldiğimde doktorumuz doğumun olduğunu, bebeğin ölü olduğunu ve anestezi yapılarak eşimin ameliyata alınacağını söyledi. Daha sonra eşimin durumunun iyi olduğunu söylediklerinde yanına gittim. Orada yeşil bir bez içinde bulunan bebeğin hareket ettiğini gördüm. Durumu hemşirelere bildirdim. Bana bunun normal olduğunu ancak bebeğin yaşamadığını söylediler. Bu hareketler bir kaç kez tekrarlandı. Her seferinde iletmeme rağmen ölü olduğunu ifade ettiler. Ölüm raporu tutularak bebek bana verildiğinde halen hareket ediyordu. Mezarlığa gittiğimizde imam bebeği yıkamak için aldı. Üzerini açtığı anda ağlamaya başladı. Bunun üzerine bebeği derhal yeniden hastaneyle getirdim. Burada bebeğin yaşadığını görevliler de gördü. Durumu telefonla doktorlara iletmeye çalıştılar. Hatta hemşirelerden biri doktorun kendisine (bebekteki kasılmalar kesilene kadar aileye vermeyin demedim mi) diye çıkıştığını ağlayarak anlattı. Bunun üzerine bebeği İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi'ne götürdüm. Burada tedavi altına alındı. İki gün yaşadı ve öldü.''

Sanık doktorların savunmaları ve tanıkları dinleyen mahkeme heyeti, duruşmayı 1 Ocak 2011 tarihine erteledi.

-OLAYIN GEÇMİŞİ-

Malatya'da özel bir hastanede 22 haftalıkken doğan bebek doktorlar tarafından tutulan ''ölüm raporuyla'' ailesine teslim edilmiş, ailesi tarafından teslim alınarak mezarlığa götürülen bebek imamın dikkati nedeniyle canlı olduğu fark edilmişti.

Yeniden hastaneye götürülerek İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezine sevk edilen bebek üç gün yoğun bakım da kaldıktan sonra ölmüştü.

Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında, ihmali bulunduğu gerekçesiyle iki doktor hakkında hazırlanan iddianame Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

Bu haber 797 defa okundu.