Alman istihbaratı MİT’le ne görüştü?

Alman İstihbarat Teşkilatı (BND) Başkanı Ernst Uhrlau’nun, MİT Müsteşarlığı’nın ya da daha açık bilgiyle muhatabı Emre Taner’in daveti üzerine gizlice Ankara’ya geldi…

Kuşkusuz bu tür görüşmelerin içeriği basına ne kadar yansırsa yansısın “en örtülü” kurumsal ilişkilerden biri. Yine de Ankara’nın keskin kulakları zaman zaman içeriyi duyabiliyor!

PKK, DHKP-C ve El Kaide tamam ama…

Taner ve Uhrlau’nun görüşmesinde, Almanya’da değişik dernekler altında yuvalanan terör örgütü PKK, DHKP-C ve başta El Kaide olmak üzere radikal dinci örgütlerin faaliyetleri ele alındı.

İki istihbarat başkanı, PKK’nın özellikle haraç toplayarak parasal destek sağlama yöntemlerinin yakından izlenmesi ve bunların engellenmesi, örgüte karşı daha etkin istihbarat paylaşımı ve ortak hareket etme gibi konuları da görüştü.

Hatta kısa dönem içinde Almanya’da bu örgütlere ve finans kaynaklarına yönelik operasyonların yapılacağı beklentisi de sezildi. Bunlar görüşmenin nispeten bilinen yönleri.

Almanya’nın konumu…

Ancak basına yansımayan özel notları da bulunabilir (!) bu görüşmenin. Amerika’nın deyişiyle “eski Avrupa”nın Fransa ile birlikte iki ülkesinden biri olarak Almanya, Irak Savaşı’na başından beri soğuk durdu.

Şimdi gündeme gelen İran krizinde de Amerikan tandanslı gelişmele oldukça mesafeli. Almanya’nın İran konusunda özel bir durumu daha bulunuyor. Berlin, tüm Avrupa ülkeleri içinde Tahran’a en yakın ve en içinde ülkelerden birisi.

İran’da diğer Ortadoğu ülkelerinden farklı olarak Alman istihbaratının önemli birikimi bulunuyor. Diplomatik ve ticari ilişkileri de benzer boyutlarda. Yani Alman istihbaratı bir anlamıyla zoraki değil “içten” bilgiye sahip İran hakkında.

Hatta yere göğe konulmayan ABD istihbaratına göre-yerel bazda-belki 10 katı sağlam ilişkilere haiz.

Kürt bilgisi…

Bağlı olarak özellikle Almanya’da bulunan Kürt oluşumları üzerinde de teknik ama kuvvetli bilgileri bulunuyor. Burada PKK’dan bahsetmiyoruz. Terör şebekesine ilişkin görüşme de yapıldı yukarıda belirttiğimiz gibi ama Almanya’da “peşmerge” bilgisi de bulunuyor. Yani Barzani ve Talabani grupları hakkında bilgiler. Hatta Barzani’nin de bu ülkede finans ilişkileri olduğundan şüphelenildiği yeni bir bilgi değil. Özellikle de “restoranlar” dosyası, paranın akışı hakkında bilgi verebilir.

Sonuç olarak Taner ve Uhrlau arasında yalnızca “Avrupa ülkelerinden biri olan Almanya da, ABD’nin etkisiyle Türkiye’ye bilgi veriyor” tümcesinden hareketlenecek bir durum yok ortada. Fransa ve Almanya istemediği sürece ABD’nin böyle bir “yaptırımda” bulunması zor. Yani, iki ülke istihbarat teşkilaları arasında ve terörist PKK ve finans kaynaklarının boğulması hakkında kunuşuldu ama sadece onlar değil.

www.iyibilgi.com