Yüksek yargı dinlenmemiş

7 Eylül 2010 09:47 tsi
Dinleme iddialarını araştıran Ankara Savcılığı, Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay Başsavcılığı ve Danıştay santrallarının dinlendiğine dair bir veri tespit etmedi. TİB'i de inceleyen savcılık ilgili görevliler hakkında kovuşturmaya gerek görmedi

Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ve Danıştay Başkanlığı’na ait santrallerin dinlendiği iddialarını araştıran Ankara Cumhuriyet Savcılığı şu sonuca ulaştı: ‘Dinleme yok.’
Eski YARSAV Başkanı Faruk Eminağaoğlu kendisine ilişkin soruşturma dosyasında bir belge bulmuştu ve bu belgeden hareketle kendi özel numaralarının dışında Yargıtay santralının da dinlendiğini öne sürmüştü. Bunun üzerine Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ve Danıştay Başkanlığı’na ait santralların dinlendiği iddiaları gündeme gelmişti. Bu olayla ilgili yüksek yargı kurumlarının yaptığı suç duyurularının ardından Ankara Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlatmıştı.
Ankara Başsavclığı’nca yürütülen inceleme sonucunda usulsüz dinlemeye ilişkin bir bulguya rastlanmadı.

Detaylı inceleme
İnceleme kapsamında ilgili Cumhuriyet Başsavcıvekili tarafından, yüksek yargıya ait 415 harici ve 1700 dahili olmak üzere toplam 2 bin 115 adet telefon, tek tek araştırıldı. Ayrıca Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın (TİB) tüm sistem, bilgisayar, donanım ve yazılımları dahil olmak üzere, Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay Başsavcılığı ve Danıştay Başkanlığı’na ait santraller, yerinde defalarca ayrıntılı biçimde incelendi. Yargıtay Başkanlığı’ndan alınan yazılı izinle uygulamalı olarak dinleme ve kaydetme işlemi de yapıldı.
TİB bünyesindeki yazılım sistemlerinde dinleme yapılarak kayıt tutulması durumunda bunu göstermesi gereken loglarda bu yönde bir bulguya rastlanmadı. Kullanılan sistemin özelliği gereği iddiaya konu türden herhangi bir dinleme ve kaydın daha sonra silinip imha edilme olasılığı da hesaba katıldı; ancak bu yönde bir emare de bulunamadı.

Kovuşturmaya yer yok
İddiaların tamamının bilirkişi aracılığıyla incelendiği bu süreç doğrultusunda Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay Başsavcılığı ve Danıştay Başkanlığı’na ait santrallerin dinlenmediği ve kayda alınmadığı sonucuna ulaşıldı. Dolayısıyla da, iddialar konusunda ilgili görevliler hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ilgili kararında ayrıca Yargıtay ve Danıştay etrafında teknik donanıma sahip araçlarla ortam dinlemesinin tespit edilmediği ve buna ilişkin bir iz ve emareye rastlanmadığı da belirtildi.

Delil bulunamadı
TİB’e yönelik iddialardan biri de Başbakanlık ve Başbakan tarafından talep edilen kişilerle ilgili telefon kayıtlarının yasa dışı olarak verildiği ve bu kişiler hakkında yasa dışı istihbari bilgiler toplandığıydı. Bilirkişiler tarafından yapılan inceleme ve araştırmalarda, bunun iddiadan öte bir şey olmadığı ve iddia konusu olayların gerçekleştiği yolunda bir delil bulunmadığı saptandı.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’ndaki aramada bilirkişilerin tespit ettikleri yöntemlerle sistemde yapılan sorgulamalarda, Ağustos 2007’den günümüze kadar sisteme dışarıdan müdahale yapıldığını gösteren teknik veriye rastlanamadı.

Savcılığın sırrını çözemediği santral
Yüksek yargıda görev yapan hâkim ve savcıların dinlendiği iddialarıyla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yaptığı inceleme sonucunda Yargıtay Başsavcılığı’na keşiften bir hafta önce alınan santralın ilginç özellikleri tespit edildi. Bu santralın kaydettiği bilgilere Yargıtay dışında ulaşılabileceği belirtilirken dört abone hakkında dinleme lisansı alınmasına anlam verilmedi.
Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nın talebiyle teknik bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlarda üç binası bulunan Yargıtay’ın, bu binalarda dahili aboneleri yönetmek için dört santralın kullanıldığı tespit edildi.
Yargıtay Başsavcılığı binasında yapılan keşifte, bina için Telesis PX 24X r5 modelinde santralin keşiften bir hafta önce faaliyete geçtiği, yeni nesil bir santral olduğu için 3 milyon CDR kaydına (arayan-aranan numaraları gösterme özelliği) saklama kapasitesine sahip olduğu anlaşıldı.
Bununla birlikte bilirkişi raporunda, bu santralın kaydettiği bilgilere Yargıtay Başkanlığı dışından erişimin mümkün olduğu ve bu kayıtların ağ bağlantısı üzerinden herhangi bir bilgisayara da kaydedilebileceği tespit edildi.

100 saat kaydediyor
Bu santralin 100 saatlik konuşmayı santral üzerinde kaydedebilme özelliğine sahip olduğu, bu özelliğin aktif hale getirilebilmesi için lisans satın alınması gerektiği ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca bu santral alınırken dört abone için lisansın satın alındığı belirlendi.
Bilirkişi bu özellikle aynı anda dört dahili abonenin konuşmalarının kaydedebileceğini deneme yaparak gördü. Bu santral üzerinde ses kayıtlarının kaydedilip silindiğine ilişkin herhangi bir log kaydının tutulmaması nedeniyle, bir abone için geçmişte ses kayıt özelliğinin kullanılıp kullanılmadığına dair sistem üzerinde bir iz kalmadığı anlaşıldı.

Anlaşılamadı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının ilgili kararında şöyle denildi: “Bu özellikteki bir santralin alınması ve aynı anda dört aboneyi dinlemek için gerekli olan lisansın satın alınma gerekçesi ise anlaşılamamıştır.”

Radikal

Bu haber 515 defa okundu.