Sopaları yok, anketleri var!

0 0 0000 00:00 tsi
Her gün ayrı bir anket önümüze konuluyor. Üstelik masrafları el yakan bu anketlerin her biri birbirini dövüyor. Bir araştırma şirketi Türk halkının yüzde 19.92’si Haydar Baş'ı başbakan olarak görmek istediğini deklare ederken; diğeri Cem Uzan

Mütemadiyen önümüze konulan seçim anketlerinin her biri ayrı telden çalıyor. Bu durum anketler üzerine derin derin düşünmemize neden oluyor. Anketler "oyum boşa gitmesin" düşüncesindeki seçmeni yönlendirirken aynı zamanda partileri baraja takılma korkusuyla evliliklere sürüklüyor. Seçim anketlerine paralel olarak yapılan Türkiye'deki etnik yapılanyı ve dini eğilimleri ölçen anketlerin de hız kazandığı son aylarda, bu anket sonuçları arasındaki uçurum dikkatten kaçmıyor. KONDA'nın Milliyet için gerçekleştirdiği araştırmasının sonuçlarına göre Türkiye'de yaşayan halkın %15,4'ü Kürt geri kalanı da Türk. Aynı KONDA araştırma şirketi, 1993 yılında yaptığı araştırmada, Türkiye'de yaşayan halkın % 4'ünü Kürt olarak gösteriliyor.

Altaylı'nın anket yorumları

Kimin için yapıldığı belli olmayan ve manipülatif olma olasılığı yüksek anketlere itibar edilmemesi gerektiğinin altını çizen Fatih Altaylı, son anketlerden çıkan Genç Parti yükselişini, "Bu hiç şaşırtıcı değil. Çünkü AK Parti, geçen seçimde olduğu gibi, bu seçimde de Genç Parti'den büyük hizmet bekliyor.
Geçen seçimde 7.7 oranında oy alan Genç Parti, DYP ve MHP'yi baraj altına itmiş, bir miktar da CHP'den oy çalarak AK Parti'nin istediği "ikili parlamento" ya imkan sağlamış ve AK Parti'nin bugünkü çoğunluğa sahip olmasının yolunu açmıştı." diyerek açıklıyor. Altaylı, yorumuna "AK Parti, şimdi yine Genç Parti'nin aynı işlevi yerine getirmesinden yana. Genç Parti'nin tarım kesiminden alacağı oyların DYP, ulusalcılardan alacağı her oyun CHP ve milliyetçilerden alacağı her oyun MHP'den eksileceği hesabı yapılıyor. Bu yüzden AK Parti şimdilerde Genç Parti'ye alttan gaz veriyor. " diyerek devam ediyor.

Anketler parti genel merkezlerinde mi yapılıyor?

Danıştığımız araştırma şirketleri anketler arasındaki bu farklılıkların seçilen deneklere göre değiştiğini söylüyor. Bu yeterli bir açıklama mı? Araştırma şirketleri denekleri nasıl seçiyor? Anketleri nerede yapıyor? Galiba bu denekler, para nereden akıyorsa oranın talepleri doğrultusunda seçiliyor. "Türkiye’de kırsal kesimde yaşayan yaklaşık 34 milyonluk vatandaşımız, umudunu BTP’ye bağladı. Sıkala Ajans tarafından yapılan ankette, BTP yüzde 19.82 oy oranıyla birinci çıktı." haberinde de görüleceği üzere bazı anketlerin parti binalarında yapılıyor ola ihtimali oldukça yüksek. Fakat birçok seçmen güvenilir addettiği basın kuruluşlarının tablolarla aktardığı seçim anketlerinin yerini- deneklerini sorgulama gereği duymuyor, sorgulayacağı verilere ulaşamıyor. Sunulan sonuçlara göre yönleniyor.

Livaneli: "At sahibine göre kişner"
 
Zülfü Livaneli, anketler üzerine yaptığı yorumda "Seçim anketlerini kim yapmış, kimin için yapmış, hangi yöntemleri kullanmış, doğru modelleme yapılmış mı gibi soruların hiçbir önemi yoktur. Bakarsınız bir araştırmada x partisinin oyu yüzde 7 çıkar, ötekinde yüzde 15. Çünkü Türkiye’de her işimizde olduğu gibi bu konuda da kantarın topuzunu kaçırdık. Anket kavramını istismar ettik. Birkaç ciddi kuruluş hariç herkes “At sahibine göre kişner!” sözü gereğince, kimden para alırsa ona göre sonuç çıkarıyor." şeklinde konuşarak durumu özetliyor.

Her denek için 1015 dolar masraf!

Emre Aköz'ün verileri ise çok daha çarpıcı. Aköz "Hemen her gün yeni bir anket piyasaya sürülüyor. Dün bir danışmanlık ve araştırma şirketinin sahibi arayarak şöyle dedi: "Ciddi bir ankette, konuşulan kişi başına 1015 dolar harcarsınız. Bu anketlerin parası nereden geliyor?" Haklı bir soru: Araştırma şirketleri, sadece metodolojilerini değil, anketi yapmak için nereden para aldıklarını da apaçık belirtmeli." şeklinde konuşuyor. Bu veri gösteriyor ki; kişi başına 1015 dolar harcama yapılan anketlerde, 10 bin kişi için 10 milyon 150 bin dolar masraf ediliyor. Denek sayısı 50 bin kişiye ulaşınca rakam 50 miyon 750 bin dolara ulaşıyor. Türk lirası bazında bu rakam 70 milyon 350 bin YTL...

"1 puan için 400 milyar ödüyorlar"

Bu paraları kim anket şirketlerine aktarıyor? Anket piyayasında neler dönüyor? Bu soruları anket oyunları araştırmalar yapan Eski Sanayi Müdürü, araştırmacı yazar Bülent Esinoğlu'na yöneltiyoruz.  "Bize ulaşan istihabaratlar bazı partilerin para ile yaptırdıkları anketlerde kendi parti hanelerinde bir puan yükseltmek için 400 milyara yakın açıktan fazla para verdikleri yönünde" diyen Esinoğlu, "Bu nedenle anketler 3 aşağı 5 yukarı kolaylıkla oynatılabiliyor." şeklinde konuşuyor. Partilerin yanında bugün kamuoyuna yansıyan birçok anketin dışarıdan özellikle de ABD menşeli büyük şirketlerin finansmanı ile yapıldığını belirten Esinoğlu, sözlerini şöyle sürdürüyor:

"Dışarıdan finanse ediliyorlar"

"Dış ülkelerin finansmanı ile desteklenen anketlerin en önemli amacı ülkedeki etnik ve dini yapılanmayı kavrayarak, bu yapılanma üzerinden ayrılıkçı politikalar üretmektir. Parçala-yönet politikasını sosyoloji biliminin önderliğinde uygulayan bu ülkeler, anket sonuçlarının deklare ederek, kitleleri ayrılık düşüncesine itmektedir. Ayrımcılığa sürükledikleri etnik ve dini yapıların bilinçaltına bu anketlerle çoğunluk olduklarını ve ayrılıkçı eylemlere başvurabilecekleri yerleştirilmektedir. PKK'ya ilişkin ABD destekli anketler bu faaliyetlerin en güzel örnekleridir. Bu çalışmalar Alevi- Sünni, Kürt- Türk ayrımcılığına yönelik planlar için sosyologlar tarafından masaya yatırılmaktadır."

Önce kendileri için, sonra seçmen için

Seçimden bir iki yıl önce yapılmaya başlayan yabancı destekli seçim anketlerinin de kamuoyunu yoklayarak, ülkenin siyasi yapılanmasına istedikleri gibi yön verebilme amacıyla yapıldığı konusunda görüş bildiren  Esinoğlu, seçimler yaklaştıkça veri elde etmek yerine, halkı yönlendirmeye yönelik manipülatif anketlerin öne çıkarıldığını anlatıyor. Bu manipülatif anketlerle kendi isteklerine uygun siyasi oluşumların ön plana çıkarıldığının altını çizen Bülent Esinoğlu, yapılan anket ve araştırmalarla ilgili aldığı son istihbaratı aktarıyor:

"Milliyetçikten korktular, Uzan'a oynuyolar"

"Yapılan son araştırmalarla yabancı odaklar Türkiye'de yükselen milliyetçiliğin örgütlü mü, yoksa bir rüzgar mı olduğunu anlamaya çalışıyorlar. Yaptıkları araştırmalar, milliyetçiliğin örgütlü bir temeli olduğunu bulgularlarsa ona göre tavrı alacaklar, rüzgarsa rahat edecekler." Cem Uzan'ın anketlerde yüksek bir grafik çizmesini yükselen milliyetçiliğe karşı yapılmış bir çalışma olduğunu vurgulayan Esinoğlu, "MHP'nin yükselişine karşı Cem Uzan'a oynanıyor. Yabancı sermaye kimden daha çok istifade edebilecekse anketlerde ona prim veriyor" gürüşünü dile getiriyor.

www.iyibilgi.com

Bu haber 329 defa okundu.