En Sıcak Konular

Rusya ile Batı ittifakına 5 engel

26 Ağustos 2010 20:37 tsi
Rusya ile Batı ittifakına 5 engel Rusya Dışişler Bakanlığı’nın diplomasi akademisinin, uluslararası ilişkiler bölümünde yardımcı başkanlık görevini yürüten Yevgeni Başanov, “The Moscow Times” gazetesinde yayınlanan makalede, Rusya ile Batı Dünyası arasındaki ilişkilere e

 İlişkilerin geliştirilmesi yönünde Rusya’ya öneriler de getiren Başanov’un yazdıkları, Amerika-Avrupa-Rusya üçgenindeki ilişkilere ışık tutar nitelikte.

Rus topluluğu, yüzyıllar boyunca, batıcılık ve slavofili gelenek arasındaki tartışmaya sahne olmuştur. Rus imparatorluğu’nun, Avrupa’nın askeri, politik ve ideolojik gücüne karşı geliştirdiği korunma refleksi, Avrupa ile yürüttüğü ilişkilerde, rahat olmasının önüne geçmiştir.

1917 yılında, Bolşevikler, ülkeyi temellerinden sarstılar. Marx’tan esinlenen Bolşevikler –ki bu da batıdan ithal edilmiş bir ideoloji- sosyalizm ve komünizmin bayrağı altında toplanan kardeş ulusların oluşturduğu global bir yapının hayalini gördüler. Ama sükut-u hayale uğradılar. Kapitalist batı, bir bütün olarak komünizmin düşmanıydı. Bolşevikler, sonuç olarak uluslararası sosyalist devrim fikrinden uzaklaştılar. Fakat, Afrika, Asya, Latin Amerika gibi ülkelerde batının kronik düşmanlarını kendi saflarına çekmeyi başardılar. 1945 senesinin ardından, bu jeopolitik ve ideolojik rekabet, Sovyetler Birliği ve Batı’nın soğuk savaş çağına girmelerine neden oldu.

Sovyetlerin son lideri Mikhail Gorbaçov, Rusya Federasyonu’nun ilk başkanı Boris Yeltsin ve diğer batı taraftarları, soğuk savaşı sona erdirerek, Rusya’yı “çağdaş uluslar ailesine” dahil etmeye çalıştılar. Bugün, soğuk savaşın sona ermesinin üzerindne 20 yıl geçti. Peki, halen Rusya ile Batı dünyasının yakın birer partner olmasının önünde duran engel ne?

Birincisi, soğuk savaşın hatıraları halen zihinlerde. Soğuk savaş döneminde, bütün batı dünyası, Ruslar için düşman manasına geliyordu. Bugün bile, birçok Rus, batılı güçlerin Rusya’ya karşı, agresif ve düşmanca niyetler içinde olduğunu düşünüyor. NATO’nun doğu yönünde genişlemesi ve Amerika Birleşik Devletleri’nin global hegamonya kurma mücadelesi, Ruslar’ın, şüphelerinde haklı olduklarına inanmalarına yetiyor.

İkincisi, Rusya ile Amerika arasında, jeopolitik bazda gelişen anlaşmazlıklar. Rusya, soğuk savaşı kaybetmiş olmasına rağmen, devlet geleneği olarak kabul ettiği süper güç rolünden vazgeçemiyor ve global ilişkilerde itaatkar ülkeyi oynamayı reddediyor. Buna karşılık, Amerika Birleşik Devletleri Rusya’nın, sadece eski sovyet coğrafyasında bölgesel lider olmasına bile şiddetle karşı çıkıyor.
Üçüncü neden, politik duruşlardaki uyuşmazlık. Batı, Rusya’da otoriter bir rejim geliştiğini iddia ederken, Rusya da batı dünyasının böyle bir bahane uydurarak, ülkeyi huzursuzluğa sevkettiğini düşünüyor. Rusların bir kısmı, batının bu politikalarının, istikrar açısından Rusya’ya pahalıya mal olduğuna inanırken, batının ülkeyi bölmek için bu yola başvurduğunu dile getirenler bile var.

Rusya ile batı arasındaki ilişkileri içinden çıkılmaz hale getiren bir diğer başlık ise Ekonomi. Enerji konusunda satıcı taraf olan Rusya, doğal olarak gaz ve petrol fiyatlarını yüksek tutmak istiyor. Alıcı konumunda bulunan batı da, yine normal olarak düşük fiyatlarla alışverişi gerçekleştirmek istiyor. Avrupa, enerjinin geleceği konusunda birbiri ardına çalışmalar yapıp, Rusya’ya alternatifler üretmeye çalışırken Rusya, bütün Avrupa pazarını domine etmeyi arzuluyor. Ticari ilişkilerde de, Rus ürünlerinin, Avrupa standartlarıyla olan uyumsuzluğu sıkıntı yaratıyor.

Son olarak, Avrupa ve Amerikalı yatırımcıların, Rusya’daki yolsuzluklardan ve organize suç örgütlerinden korkuyor. Rusya’nın ayrıca, Asya ile Avrupa arasında, yasadışı göç ve uyuşturucu trafiği için koridor oluşturuyor olması da Avrupa’da rahatsızlık yaratıyor.

Bütün bu gözle görünür engellere rağmen, Rusya ile Batı arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi için şans var. Bu doğal buluşmanın arkasındaki itici güç,  Rusya’ya kendini modernize etme ve ekonomisini çeşitlendirme yönünde baskı yapıyor. Sovyet dönemi sonrası Rusya, market ekonomisi ve demokratik bir toplum inşa etmeye çalışıyor. Sonuç olarak, belki de tarihte ilk defa, Rusya’nın takip ettiği ekonomik, sosyal ve politik modeller, batı modelinin karşısında düşmanca durmuyor. Bilakis Batı, düzgün işleyen bir sivil hayat ve zengin market ekonomisine sahip Rusya’nın, kendi çıkarına olacağına inanıyor.

Modernleşme ve globalizasyon süreci, Rusya’nın kati surette sovyet tipi izolasyonist politikalardan uzak durmasını gerektiriyor. Dünyanın ekonomik merkezleri –Amerika, Avrupa Birliği, Çin, Hindistan, Güneydoğu Asya- gün geçtikçe birbirine bağımlı hale geliyor. Rusya bu güç merkezleriyle ilişki kurmayı reddetmesi halinde, parçalanacak kadar zayıf hale gelebilir.

Bir diğer önemli faktör, Rusya’nın “yenilmiş süpergüç” kompleksi. Rusya’nın bu konuda kendisiyle barışarak, global alanda daha mütevazi bir rolü kabul etmesi, kendi çıkarları açısından da Rusya’ya fayda sağlayacaktır. Rusya, bunu gerçekleştirdiği takdirde, batı dünyası da Rusya’yı jeopolitik bir rakip olarak görmeye son verecektir.

Son zamanlarda, Rusya ile Batı arasındaki ilişkilerin pozitif yönde olduğu ortada. Fakat gözden kaçırılmaması gereken nokta, Rusya’nın bir Fransa, İngiltere yahut Almanya gibi tamamen batı medeniyetine entegre olmuş hale hiçbir zaman gelemeyeceği. Kendine özgü gelenekleri, topraklarının devasa büyüklüğü ve jeopolitik hırslarıyla Rusya, doğuyla da, batıyla da, tamamıyla bütünleşmeyen, ikisinin arasında dengeleyici rol oynama kapasitesine sahip bir güç merkezi olarak, hayatına devam edecek.

rusya.ru



Bu haber 762 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,588 µs