Bakan Ergün: Atatürk de entrika yaşadı

20 Ağustos 2010 15:03 tsi
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, bütün cumhurbaşkanlığı seçimlerinde entrikaların olduğunu savunarak, 2007'de cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle bunların son bulduğunu söyledi.

Ergün, "Bu entrikalar en sonuncusunda da oldu. Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı seçiminde de oldu. İşte biz bunu 2007'de halkın önüne getirmekle ne yaptık? Bu entrikaların hepsine son verdik." dedi.

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, birtakım ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Burdur'a geldi. İlk olarak Burdur Valiliği'ni ziyaret eden Ergün, protokol üyeleri tarafından karşılandı. Ergül, burada gazetecilere açıklamalarda bulundu. 2007'deki referandumda cumhurbaşkanını halk mı yoksa parlamentonun mu seçip seçmeyeceğini vatandaşın huzuruna sunduklarını ifade eden Ergün, "'Halk yüzde 70 bir oranla 'halk seçsin' dedi. Buna katılmayan illerimiz oldu. İki üç tane ilimiz hayır eski sistem devam etsin dedi. Ama biz dedik ki eski sistem mahsurlu, çok entrikalara açık bir sistem. Ne sıkıntılar yaşandı cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında. Parlamentoya milletvekillerini sokmadılar, komplolar hazırlandı, bir siyasi parti grubu kendi partisinde hapsedildi. 367 kararı Anayasa Mahkemesi'ne götürüldü, Anayasa Mahkemesi'ne çok hukuk dışı karar aldırıldı. Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinden Cumhurbaşkanlığı seçimlerini etkilemeye yönelik bildirimler yayınlandı. Bakın bütün cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bu tür entrikaların olduğu görünüyordu." diye konuştu.

Bu entrikaların en sonuncusunda da Atatürk'ün cumhurbaşkanlığı seçiminde de olduğunu ifade eden Ergün, şöyle devam etti: "Meclis'te ne entrikalar yapıldı. Bazı milletvekilleri oylamaya sokulmadılar. Atatürk cumhurbaşkanı seçilemesin diye bazı milletvekilleri özel kanun teklifleri hazırladı. Dediler ki cumhurbaşkanı adayı Misak-ı Milli sınırları içerisinde doğmuş olsun. Yani ne demek; Atatürk aday olmasın demek. Çünkü o Selanik'te doğdu. Bunların hepsi 1923'lerin entrikaları. Öteki de 2007'lerin entrikaları. Ne farkı var birbirinden. 367 kararıyla cumhurbaşkanı Misak-ı Milli sınırları içinde doğsun düşüncesini entrika olarak birbirinden ne farkı var. İşte biz bunu halkın önüne getirmekle ne yaptık? Bu entrikaların hepsine son verdik. Bundan sonra halk karar verecek. Kimin ne derdi varsa gelsin halka anlatsın. Kimse orayı burayı kurcalamasın, kimse oyun tezgah peşinde koşmasın."

"ANAYASADA SON SÖZÜ MİLLET SÖYLEYECEK"

Anayasa değişikliği konusunun bir ülkedeki istikrar ve güven ortamını sürdürmeye ve pekiştirmeye dönük bir konu olduğunu kaydeden Bakan Ergün, "Ne kadar pekiştirilirse Türkiye'nin önü o kadar açık olacaktır. O zaman Türkiye'deki yatırımların önü çok daha açılacaktır. Dışarıdaki politik tartışmalar doğru değerlendirmeler değil. İşin özüne bakmak lazım. Bu değişiklikler neler getiriyor. İçeriğine bakmadan körü körüne 'evet' demek de doğru değil. 'Hayır' demek de doğru değil. 'Bu memlekete ne kazandırılıyor?' ona bakmak lazım. Eminim milletimiz büyük bir hassasiyet göstererek işin doğrusun görmüş olacak. Bunlar, birbirimizi kıracağımız, dökeceğimiz süreçler değil. Bunlar, ülkede zaman zaman elbette tartışılacak konulardır. Burada önemli olan bu ülkede son sözü kim söylüyor, ona bakmak lazım. Bizim hoşumuza gitmeyen şeyi söylemesin önemli değil. Ama doğru sistem, son sözün milletin söylediği sistemdir. Türkiye, son sözü milletin söylediği bir ülkedir." şeklinde konuştu. Bakan Ergün, daha sonra halka seslenmek üzere Burdur'un Gölhisar ilçesine geçti.

CİHAN

 

Bu haber 571 defa okundu.