BBC'den gazetecilik skandalı!

19 Ağustos 2010 16:51 tsi
İngiliz BBC televizyonunda geçtiğimiz günlerde yayınlanan Panaroma programında İsrail'in Mavi Marmara'ya düzenlediği kanlı baskınla ilgili skandal bir belgesel yayınlandı. Bu skandal belgeselle ilgili Gilad Atzmon,BBC'nin iki yüzlü yayıncılığını eleşti

BBC, dün Mavi Marmara’daki İsrail katliamının üzerini örtme girişiminde başarısız oldu. ‘Deth on the Med’  utanç verici bir gazetecilik örneğiydi. Gemideki bir barış aktivistinden çalınan videoyu yayınladı. İslami hassasiyetlerle harekete geçen politik aktivizmi İslamcılık olarak adlandırarak Neo-con terminolojiyi tekrar etti. Bazı yeni kanıtlar ortaya koymaya söz vermişti ama buna rağmen İsrail tarafından sahte olduğu itiraf edilen ve kanıtlanan bir videoyu tekrar yayınlamakla yetindi.

BBC aynı zamanda izleyicilerine, aylardır internette var olan bir klipi sunmayı bile başaramadı. Bu, İsrailli ‘komandoların’ üst merdivenlerde katlettiği 19 yaşındaki Furkan Doğan’ın görüntüleriydi.  Furkan’ın terörist olmadığını burada zikretmeye bile gerek yok. O sadece Kayseri Lisesinde bir son sınıf öğrencisiydi. Ve orada üniversiteye giriş sınavı sonuçlarını bekliyordu. Doktor olmayı ümit ediyordu.

 

BBC’nin bazı özel nedenlerle yayınlamadığı İsrail Ordusunun Furkan Doğan’ı katletme görüntülerini YouTube’tan izleyebilirsiniz.

BBC bunun yerine bize İsrail komandolarının yolculara sadece dışarıdan seslendiği, duymaya alıştığımız sesleri dinletti. Ve bu da sadece şiddetli bir ‘provakasyondan' sonra idi! Ama hepimiz biliyoruz ki 9 barış aktivisti İsrail askerleri tarafından baş ve göğüs bölgelerinden vurularak öldürüldü.

Yine BBC bir İsrail komandosunun ‘ağır yaralı’ olduğunu söylediği beyanını yayınladı. Eğer bu programı izleme zahmetine katlanırsanız, eli hafifçe çizilmiş bir İsrail askerinin görüntülerini göreceksiniz. Ve biz bu komandonun durumu hakkında sağlık raporunu da görmedik. ( şiddetli kan kaybı iddiasını desteklemek için bu Komando yaralandığı söylenen elini bile göstermiyor). Bir belgesel yapımcısı olarak bayan Corbin, üzerinde bulunan temel yükümlülükler gereği bu ciddi yaralanma iddiasını kanıtlayabilecek yaraları görmeyi sormayı aklına getirmedi mi acaba?

BBC Bunun yerine ‘potansiyel şehitlerin’ videosunu buldu. Bir Türk yolcunun “eğer gerekirse İsrailli askerlere karşı koyacağım çünkü Filistinliler için barış, uluslar arası düzlemde görmezden geliniyor” dediğini duyurdu.  Ve devamla “hatta özgürlük ve adaletin onuru için canımı bile seve seve veririm” dedi. Anlaşılır ve onurlu bir söz. Özelliklede bu Mavi Marmara gemisine yapılan saldırının uluslar arası sularda yapıldığı göz önünde bulundurulduğunda.

BBC’nin belgesilinin çok önemli bir yönü de vardı. Bize İsrail’in ne derece umutsuz olduğunu görme fırsatı sunuyor. Geçmişte İsrailli liderler asla kendi 13. Komando bölüklerinin etrafına kimseyi yaklaştırmayı akıllarından bile geçirmezlerdi. Şimdi, kendi yorgun ve korkmuş acemi askerleri Hoolywood tarzı sahte ve büyüleyici çekimler için malzeme oluyor. Düşük derecedeki BBC timi için bile.  İsrailliler zemin kaybediyor.

 

Komandolar Panaroma tarafından filme çekilirken, enteresan bir şekilde gizliliklerini muhafaza etmek için yüzleri karartıldı. Bu beş para etmez Haspara’nın bütün izleyicileri beyaz bir görüntü üzerine düşen siyah silütleri görebildi ancak.

 

Bunun sebebini bilmemiz lazım.

Savaş suçluları olarak saklayacak çok şeyleri var da ondan.

İsrailli Hasbara’nın bu sahte programlarını YouTube’tan izleyebilirsiniz.

 

Bu makale Turgut Alp Boyraz tarafından Timeturk.com için tercüme edilmiştir.

timetürk

Bu haber 571 defa okundu.