En Sıcak Konular

Kongre partisi olmayacağız

31 Temmuz 2010 15:09 tsi
Kongre partisi olmayacağız Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, makul sürede olağanüstü kongreyi yapacaklarını söyledi.

Kozaklı İlçesi'nde SP il başkanları ve il müfettişleri toplantısında konuşan Genel Başkan Numan Kurtulmuş, partisinin iktidarın yegane alternatifi haline geldiğini savundu. Kurtulmuş, “Kongre üzerinden 3 hafta geçti. Bu süre içinde SP siyaset çevreleri ve kamuoyunun 1 numaralı gündem maddesi oldu. SP, Türkiye'de artık iktidarın yegane alternatifi olarak görülüyor ve onun için bu kadar ilgileniliyor” diye konuştu. İktidarın ‘metal yorgunluğu' içerisinde olduğunu ileri süren Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“Türkiye'de iktidar ve muhalefet partilerinin kavgadan başka yapmadığı ortamda SP'nin siyasi tavrı ile üslubu ile ortaya koyduğu tavırla millet tarafından ilgiyle dikkatle izleniyor. SP, önümüzdeki dönemin muktedir siyasetin adresi olarak iktidarın alternatifi olarak duruyor. Kongreden sonra bazı arkadaşlarımızın olağanüstü kongre talebi oldu. Hukukun gereklerini yerine getireceğiz. Benim için kongrenin ne zaman, nerede yapılacağı sadece teknik bir konudur. Vaktimizi, gücümüzü buna ayıracak değiliz. Kongreyi yapar geçeriz ama önümüzde referandum süreci var. Halkın büyük kısmı SP'den gelecek sözleri bekliyor. İçinize dönmeyin dışınıza dönün bakın. Dışınızdaki insanlar sizi ilgi ile izlemeye hazır. Kısa süre içinde dışarıda aktivitenin merkezi olursa bu ilgi Saadet Partisi etrafında bir siyasi kararlılığa dönecektir.”

Terör ve referandum gibi ülke gündemindeki konulara değinen Kurtulmuş, Ak Parti'nin demokratik açılım sürecini iyi yönetemediğini ve bugün ülke insanının ciddi toplumsal gerilim içine sürüklendiğini anlattı. “Bu sürecin sonucunda toplum beklenti ve endişe sarmalı içerisinde kamplaşmaya başladı” diyen Kurtulmuş, halkın patlamaya hazır bomba haline getirildiğini ileri sürdü. Terör gibi ülkenin en temel sorununda iktidar ve muhalefetin kavga eder üslubunun insanları gerginleştirdiğini anlatan Kurtulmuş, “Yukarıdaki insanlar, bir birlerine kötü söz söylerse aşağıdaki insanlar bir birleriyle kavga- gürültü eder. Toplumun bugün bu hale gelmiş olmasının temel nedenlerinden birisi budur” dedi.

DTP’nin Hatay'ın Dörtyol İlçesi'ne girememesinin toplumsal gerginliğin hangi noktaya geldiğini çok iyi gösterdiğini söyleyen SP Genel Başkanı Kurtulmuş, toplumsal bütünlük için tehlikeli duruma gelen gerginliği gidermek için hükümet ve TBMM'deki siyasi partilere çağrıda bulundu. Kurtulmuş, “Gelin parlamentoda bulunan 4 siyasi partinin genel başkanları Saadet Partisi ve diğer bütün partilerle birlikte Hatay'a, hep beraber İnegöl'e gidelim ve toplumdaki bu tansiyonu düşürerek çözüm yollarının ne olduğunu millete anlatalım” diye konuştu.

Bu sürecin durdurulmasında herkese görev düştüğünü ifade eden Kurtulmuş, bunun önüne geçilmediği takdirde ülkede 30 yıldan bu yana görülen ‘terör siyasetçilerinin' ekmeğine yağ sürüleceğini, olumsuzluklara rağmen toplumun taşıdığı değerlerin bir iç savaşa izin vermediğini, bu değerleri daha aktif hale getirmek gerektiğini söyledi.

Anayasa referanduma da değinen SP lideri, 12 Eylül'ün iktidar için güven oylaması, muhalefet için de iktidarı devirme günü olmaması gerektiğini, bazı demokratik açılımları sağladığı için sandıkta ‘Evet' oyu kullanacaklarını anlattı.

Kurtulmuş, Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Yasasının 35'inci maddesi ile ilgili CHP'nin teklifini olumlu karşıladıkları halde bazı kelime oyunları ile askeri vesayeti ortadan kaldıracak nitelikte olmadığını belirtti. SP lideri Numan Kurtulmuş, 35'inci maddenin mutlaka kaldırılması gerektiğini 1 yıl önce söylediklerini kaydederek şöyle devam etti:

“CHP'nin bugün bu noktaya gelmiş olmasını takdirle karşılıyoruz ama ‘Üsküdar'da akşam oldu.' CHP’nin teklifi Türkiye de Cumhuriyeti koruma ve kollama görevi TSK'dan bütünüyle almıyor. Koruma ve kollama görevini Türkiye’deki demokratik sistemin çerçevesi içinde yani parlamento devam ederken koruma ve kollama görevini TSK’ya veriyor. Yani CHP demek istiyor ki; ‘27 Mayıs'ı, 12 Eylül'ü yapmayacaksınız. Açık darbe yapmayacaksınız ama postmodern, balans ayarlarını yapabilirsiniz. 28 Şubat'ı, 27 Nisan'ı yapabilirsiniz' diyor. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde silahlı kuvvetlerinin vazifesi rejimi içerde korumak değildir. Yüksek teknolojilere sahip silahlı kuvvetlerine ihtiyaç vardır. Ama silahlı kuvvetlerinin asla hiçbir gerekçe ile Türkiye'nin iç politikasına karışmaması zorunludur. Bunu sağlayabilmek için öncelikli olarak anayasadaki mantığın değiştirilmesi ve buna bağlı olarak diğer yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor.”



Bu haber 597 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,070 µs