En Sıcak Konular

Ortadoğu karışıyor (mu)?

31 Temmuz 2010 13:31 tsi
Ortadoğu karışıyor (mu)? ABD, bölgede Türkiye ve onunla birlikte bölgesel barışı amaçlayan ülkelerin önünü kesmeye çalışıyor.

ABD Başkanı Obama, söylemlerinin tersine ve Tel Aviv'in saldırgan politikalarına rağmen İsrail Başbakanı Netanyahu'ya tam destek verdi. Aynı Obama, Batı'daki müttefikleriyle birlikte ve Tahran'ın tüm tavizlerine karşın İran'ı sıkıştırmayı sürdürüyor.

İran Cumhurbaşkanı Ahmedi Necad yakın bir gelecekte bölgede iki savaş beklediğini söyledi.

Bunlardan biri Lübnan'da diğeri kendi ülkesinde olabilir.
Durumun vahametini gören Arap ülkelerinin dışişleri bakanları, kendi aralarındaki tüm sorunlara rağmen perşembe günü Kahire'de bir araya gelerek, her şeye rağmen ve Netanyahu'nun pek sıcak bakmadığı Filistinlilerle İsrail arasındaki barış sürecine destek verdiklerini açıkladılar. Suudi Arabistan Kralı Abdullah ise Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek ile görüştükten sonra yine perşembe günü Şam'a gitti. Kral Abdullah Suriye Cumhurbaşkanı Esad'ı da yanına alarak dün Beyrut'ta Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman ile bir araya geldi. Amaç bu ülkedeki gerginliği gidermekti. Katar Emiri ise belki bugün Lübnan Başbakanı Saad Harari ile Hizbullah lideri Nasrallah'ı bir araya getirecek.

Peki Lübnan'da neler oluyor?
2005'te eski Başbakan Rafik Hariri'nin öldürülmesiyle bir taşla birden çok kuş vurmayı planlayan ABD, İsrail ve müttefiklerinin fırlattıkları taşlar havada dolaşıp kendi kafalarına düşünce bu kez farklı yöntemlere başvurmaya başladı. 4 yıl süreyle 'Hariri'yi Suriye öldürdü'' propagandası yapan bu ülkeler ve yandaşları BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye aleyhinde kararlar çıkartarak Şam'ı sıkıştırmak istedi. 2009'un sonunda oğul Hariri aniden Suriye'ye gidince bu ülkeler ne yapacağını şaşırdı ve bu kez 'baba Hariri'yi Suriye değil Hizbullah öldürdü'' propagandası yapmaya başladı. 2005-2006'da uluslararası komisyon savcılarını harekete geçirerek Suriye'yi suçlatan Batılı ülkeler, 2006'da İsrail'i Lübnan'a saldırttı ve bu da işe yaramayınca Hizbullah'ı silahsızlandırmak için bu ülkeye uluslararası güç gönderdi.

Ama tüm bu planlar ne Suriye ne de Hizbullah'a geri adım attırmadı ve Batılı ülke ve güçler kendi yalanlarıyla hep yenildi.

Ama Batılı ülkeler kendi aralarındaki nüanslara rağmen hep yeni planlar peşindeydi. İsrail ise tüm bu planlara ek olarak kendi projelerini uyguluyordu. ABD ve Batılı ülkeleri İran'a karşı kışkırtmak bu projenin yalnızca bir parçasıdır. Ancak Lübnan'da Hizbullah'ın gücünü gören Batılı ülkeler, İran'a karşı herhangi bir eylemi göze alamayacağına göre bu ülkeler Hizbullah'a yönelik yeni bir planın uygulanmasına hazırlanıyor. Yeni plana göre ABD ve müttefiki ülke ve güçler, uluslararası Hariri mahkemesini baskı altında tutarak Hizbullah'a yönelik bir karar çıkartmasını sağlayacaktır. Batılı ülkeler ve dolayısıyla İsrail böyle bir kararla Lübnan'daki Hizbullah'ın sıkıştırılabileceğini hatta gerekirse Lübnan'daki taraflar arasında iç savaş çıkartılabileceğini, bununla da Suriye ve İran'ın zor duruma düşürülebileceğini hesaplıyor. Her gün İsrail ajanlarının yakalandığı Lübnan'da sıkıştırılan ve Batı tarafından sürekli ambargo tehditleri ile karşı karşıya bırakılan bir İran, ne Irak'ta ne Afganistan'da ABD ve Batılılar için bir problem yaratamayacaktır.

O zaman da sıra Hamas'a gelecektir...
Belki de bu nedenle ABD 4 ay geçmesine rağmen Irak'ta hükümetin kurulmamasını önemsemiyor ve Afganistan'da Taliban ile barışmanın yollarını arıyor.

Aynı ABD, bölgede Türkiye ve onunla birlikte bölgesel barışı amaçlayan ülkelerin önünü kesmeye çalışıyor. Yardım gemilerine yönelik saldırı konusunda İsrail'in sıkıştırılmasını istemeyen ve bunu BM Güvenlik Konseyi'nde engelleyen ABD bölgesel istikrarı sağlayacak tüm girişimlerin önüne geçmeyi hiç ihmal etmiyor.

ABD Dışişleri Bakanı Philip Crowley, Suudi Kral'ın Şam ziyaretini gölgelemek hatta başarısız kılmak amacıyla bakın ne dedi perşembe günü:
'Başkan Esad, Suudi Kral'ın İran ile ilgili endişelerini gidermelidir.''
Müthiş bir patronluk ve aynı zamanda küstahlık mantığı.
Anlaşılan ABD; İsrail'in Lübnan'da çıkartmaya çalıştığı iç savaşı önlemeye uğraşan iki Arap ülkesinin çabasını engellemek ve İsrail'in işini kolaylaştırmak istiyor.

Belki de Obama, tüm bunları son görüşmesinde Netanyahu ile kurgulamıştı.
Belki de Netanyahu tüm bunların hazırlıklarını yapabilmek için Gazze'ye yardım gemilerine saldırmıştı!

Belki de Türkiye'de yaşananlara bu gelişmeler çerçevesinden bakabiliriz.
Türkiye hiç kimsenin görmemezlikten gelebileceği ya da hesaba katmayacağı bir ülke değildir ve her zaman böyle olmuştur.

Hüsnü Mahalli / Akşam



Bu haber 1,735 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,878 µs