En Sıcak Konular

Majestelerinin Türkiye planı ne?

28 Temmuz 2010 09:48 tsi
Majestelerinin Türkiye planı ne? Bu ne sevgi, bu ne iltifat Başbakan!

İngiltere'nin Muhafazakar Partili Başbakanı Davet Cameron, Türkiye'de öyle sözler söyledi ki, bugüne kadar hiçbir ülkenin, kimsenin Türkiye'yi böylesine övdüğüne tanık olmadık. Majestelerinin Başbakanı sanki bir Türkiye Büyükelçisi ya da Türkiye adına lobi yapan bir şirketin temsilcisi gibi, bu ülkeye, politikalarına karşı çıkanlara verdi veriştirdi.

Açık söyleyelim; özellikle Avrupa'da hiçbir ülkeden "dostluğun" böylesini görmedik biz. Şu sözlere bir bakın:

"Türkiye'nin Avrupa Birliği üyesi olmasına engel çıkartılması bizi kızdırıyor."

Cameron ve İngiltere'yi kızdıran çevreleri ise, "Türkiye'nin büyüyen ekonomik gücünden korkan muhafazakarlar; Batı-Doğu kutbundakiler ve İslam'a karşı önyargılı olanlar.."

...

Cameron'un, 2025'te Türk ekonomisinin İspanya, İtalya ve Kanada'dan büyük olacağına vurgu yapması dikkat çekici.

Tamam, anladık. İngiltere, bu dönemde; dünyanın ve Ortadoğu'nun yeniden yapılandığı dönemde, Türkiye'nin etki alanının genişlediği dönemde, ekonomik ve siyasi gücünün arttığı dönemde bize yakın durmak istiyor, dost olmak istiyor...

Söylenen sözlerin, yapılan tespitlerin hepsi doğru. Gerçekten doğru. Ama yine de merak ediyoruz, neden?

İngiltere Başbakanı'nın bu kadar ateşli Türkiye savunucusu yapan şey ne? Bu ne dostluk gösterisi, bu ne aşk, bu ne yakınlık!

Avrupa Birliği dışında yeni oluşumlara hazırlık için mi?

Batan İngiliz ekonomisini diriltmek için mi?

Türkiye ile ortak bölgesel dizayn arayışları için mi?

İran'ı köşeye sıkıştırmak için mi?

Afganistan'da ortak bir şeyler yapmak için mi?

Türkiye-İngiltere arasında nasıl bir gelecek, nasıl bir vizyon ortaklığı inşa ediliyor? Londra, Türkiye için adeta Avrupa Birliği'ni nasıl karşısına alıyor?

Selefi Tony Blair, bu bölgeyi kana bularken aynı doğrular ortada değil miydi? O zaman neden yoktu bu iltifatlar? Tezkere krizi sırasında İngiliz askerleri Türkiye topraklarına sokulmazken yaklaştırılmazken, yakın tarihimizdeki kötü anılar çok canlıyken bugün ne değişti?

Ortadoğu'nun parçalanmışlığı, on yıllar süren kanlı savaşları, istikrarsızlığı, Türkiye'nin neredeyse yüz yıl Anadolu'ya hapsedilmesi bir İngiliz projesiyken, aynı ülkenin şimdi Türkiye'ye adeta emperyal vizyon vermeye çalışması nasıl algılanmalı? Osmanlı siyasal otoritesini haritadan silenlerin Türkiye'ye gelecek biçmesine duyduğumuz şüphe haksız mı?

Tekrar edelim. Cameron çok önemli şeyler söyledi. Tespitlerinin, en azından buraya aldıklarımızın hepsi doğru. Eksen kayması tartışmaları, Türkiye Batı'dan kopuyor yaygaraları zirvedeyken bu sözler çok değerli. Avrupa'nın ağır bir ekonomik bunalım yaşadığı dönemde Türkiye ile ekonomik ilişkilerin kazançlı bir yatırım olduğu da doğru. Kara Avrupa'sının Türkiye'ye iki yüzlü davrandığı ve İngiltere'nin her zaman Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediği de doğru. Böyle bir dönemde, güçlenen, etkisi genişleyen Türkiye ile ortaklık yapmak için bir çok ülkenin istekli olduğunu da biliyoruz.

Ancak bütün bunlardan, hepsinden daha doğru bir gerçeğimiz var. Kudüs'te yaşadığımız, Kanal'da, Çanakkale'de yaşadığımız, Irak'ta/Yemen'de yaşadığımız, bize bin yıllık tarihin en ağır bedelini ödeten bir gerçeğimiz var. Bir tarihimiz... Bu millete kan kusturan o tarihin mimarı İngiltere idi. Pakistan'dan Kuzey Afrika'ya uzanan kuşaktaki bütün bunalımlarda onların kan izleri var.

Kısaca İngiltere bizim zihinlerimizde sabıkalı bir ülke. Toplumsal hafızamızın yüzyıllar boyunca unutamayacağı gerçekler bunlar.

Öyleyse bu sözler bir taraftan gururumuzu okşarken diğer taraftan endişelendirir bizi. Bu sevginin, dostluk şovunun arkasından neler geleceğini hesap ederiz, etmeliyiz.

Gaza gelmeyeceğiz, gelemeyiz. Majesteleri Türkiye için ne planlar yapıyor acaba? Düşünmemiz gereken şey bu!

İbrahim Karagül / Yeni Şafak'daki köşesinden ilgili kısım



Bu haber 1,502 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,583 µs