Filistin devleti bir hayal...

9 Temmuz 2010 10:41 tsi
Kongre seçimleri nedeniyle İsrail lobisinden çekinen Obama İsrail'e baskı yapmaktan vazgeçerken Filistin devleti yine hayal oldu.

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu zafer kazandı. Beyaz Saray beyaz bayrak çekebilirdi. Dana Milbank’ın önceki gün Washington Post’ta yayımlanan makalesinin tercümesi budur. Makalenin başlığıysa şöyledi: ‘Netanyahu Obama’dan hiçbir cesaret kırıcı söz duymadı.’ Peki Netanyahu ne duydu? Obama’nın iki ülke arasındaki seçkin dostluktan, kırılmaz bağdan ve ABD’nin İsrail’e yönelik vazgeçilmez sorumluluğundan konuştuğunu duydu. Bu ifadeler, ABD yönetiminin marttan beri yaptığı açıklamalarla çelişiyor. O dönemde Başkan Yardımcısı Joe Biden İsrail’e gelmiş ve faşist hükümet kendisini, Arap Kudüs’te 1600 yerleşim birimi inşa edileceğini açıklayarak karşılamıştı.
Obama, Filistin-İsrail ihtilafının ‘ABD’nin aktif güvenlik çıkarı’ olduğunu söylemişti. Biden İsrail başbakanına politikasının Irak ve Afganistan’daki Amerikan güçlerini tehdit ettiğini belirtmiş, General David Petraeus çözümün önündeki engelin İsrail işgalinin sürmesi olduğunu açıklamış ve Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da yerleşim inşaatının bir aşağılama olduğunu ifade etmişti.

Bu politika terörü besliyor

Mayısta da Nükleer Silahların Yayılmasını Engelleme Anlaşması’nın gözden geçirildiği toplantıyı izledik. Toplantıda, sözleşmeye katılması istenen İsrail’e ilk defa işaret eden 40 sayfalık bir karar alındı. Netanyahu hükümeti ve İsrail lobisi bunu ABD’nin ‘ihaneti’ olarak gördü. Oysa ortada, İran’ın olmayan nükleer silahları nedeniyle cezalandırılmasını, İsrail’inse nükleer füzeleriyle birlikte hedeflerine ulaşması için serbest bırakılmasını öngören yazılı olmayan bir anlaşma vardı.
Şimdi şartlar altüst oldu; Netanyahu’nun İsrail’in aşırılıkçı İslam’ın yayılmasının durdurulmasında ABD’ye yardım ettiğini açıkladığı AIPAC toplantısına döndük. Netanyahu’nun bu ifadeleri aklı aşağılıyor; en çok da Amerikalı ölüler aşağılanıyor. Zira kadınları ve çocukları öldüren, evleri yıkan ve sahiplerinden çalan bu devlete yönelik eksiksiz Amerikan bağlılığı karşı terörü başlattı ve sürmesini için de gerekçe sağlıyor.
Yerleşim inşası moratoryumu eylülde sona erecek ve İsrail yasağı yenilememekte ısrarlı. AIPAC üyeleri inşaatların sürmesi için koordinasyon kurmak amacıyla İsrail’i ziyaret etti ve ABD de Filistinlilerin evlerinin çalınmasının durdurulmasını talep etmedi. Oysa yerleşim inşaatı resmi açıklamaya rağmen bir gün bile durmadı. Evi elinden alınan, sürülen veya Kudüs’te ikâmet iznini kaybeden her Filistinli gibi Obama da bunu biliyor. Şahsen Washington toplantısından olumlu veya cesur bir sonuç beklemiyordum. Netanyahu Washington’a, Obama’ya kasımdaki ara dönem seçimleri açısından bulunduğu konumun ne kadar zor olduğunu, İsrail lobisinin ve Amerikalı Yahudilerin seçim sonuçlarındaki rolünü hatırlatmak için gitti.

Netanyahu hükümetiyle barış yapmak mümkün değil. Obama iyi niyetli ancak iyi niyetle bu niyetleri hayata geçirmek farklı şeyler. Amerika’nın siyasi kararlarını ABD’deki İsrail yandaşları aldıkça ve Araplar da komutayı düşmanlarına teslim ettikçe Filistin devleti kurulamaz.

Radikal

Bu haber 654 defa okundu.