En Sıcak Konular

MOSSAD başkanı neden gitti?

28 Haziran 2010 12:52 tsi
MOSSAD başkanı neden gitti? 2002’den bu yana Meir Dagan, MOSSAD’ın tepe koltuğunda oturuyordu. Görev süresi sürekli uzatılıyordu. Ancak yönetim kendisine ‘buraya kadar’ dedi. MOSSAD’daki kan değişiminin Türkiye’de yaşananlarla ilgisi var mı?

2000’li yıllar Soğuk Savaş sonrası dönemde dünyanın yeniden şekillendiği yıllar olduğu için iddiası olan devletler bu süreci uzun soluklu isimlerle atlattılar.

ABD’de Başkan Goergo Bush, şüpheli bir seçimle sekiz yıl iktidarını korudu.

Rusya’da Putin sekiz yıl devlet başkanlığı yaptı, ardından yasa gereği Başkan olarak devam edemeyince yerini kendisine yakın olan Medvedev’e bıraktı ve Başbakanlık koltuğuna oturdu.

Türkiye’de Erdoğan 2002’de iktidara geldi ve gelecek yıl yapılan seçimlere, bir sürpriz olmazsa, başbakan olarak girecek.

Almanya 2005 yılından bu yana Angela Merkel’e yoluna devam ediyor. 2009’da kan tazeleyen Merkel Başbakanlığını sürdürüyor.

Liste bu şekilde uzayıp gidebilir.

Buradan çıkacak analiz de şu olabilir: Devletler, dünyanın yeniden şekillendiği bir dönemde istikrar kaybetmek istemiyor. Diğer bir deyişle dereyi geçerken at değiştirilmez mantığıyla hareket edliyor.

Bu istihbarat örgütleri için de geçerli.

MİT’ten örnek verelim.

Emre Taner, çok kritik bir dönemde MİT’te görev aldı. Müsteşar olduğunda takvimin yaprakları 2005 yılını gösteriyordu. Görev süresi dolsa da iktidar partisi Taner’i yerinde tuttu. Görev süresi tam dört kez uzatıldı. Çünkü bölgede ciddi gelişmeler yaşanırken, Türkiye Kürt sorununa ilişkin önemli adımla atarken Taner’in tecrübelerinden faydalanılmak isteniyordu.

Ancak bu mayıs ayına kadar sürdü. Taner artık görev süresinin uzatılmamasını istedi.

Yerine Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı olan ve dışistihbarat konusunda Türkiye’de uzmanlığı bulunan nadir isimlerden Dr. Hakan Fidan getirildi.

Bu atamadan sonra yaşananları biliyorsunuz.

İsrail’le uzun bir süredir yaşanan gerilim mavi marmara saldırısıyla örtülü bir savaşa dönüştü.

Artan terör saldırılarının arkasında İsrail olduğu iddiası oldukça yaygın bir şekilde konuşulmaya başlandı.

Başbakan Erdoğan açıkça PKK’dan “taşeron” diye bahsetmeye başladı.

İsrail istihbarat sitelerinde Hakan Fidan’ın adı açıkça yazılmaya, Fidan hedef gösterilmeye başlandı.

Ortadoğu’da Türkiye ile İsrail arasında ciddi bir alan hakimiyeti mücadelesi başladı.

Bu mücadelenin en önemli araçlarından birisi şüphesiz istihbarattı.

Tam bu sırada israil’den ilginç bir haber geldi.

Meir Dagan... MOSSAD’ın efsane başkanı görevini bıraktı ya da bıraktırıldı.

Dagan da 2002’den bu yana MOSSAD’ın dümenindeydi.

Yani siyasi olarak dünyanın en istikrarsız ve kırılgan hükümetlerinin yer aldığı İsrail’de istihbarat örgütü 2002’den bu yana sadece bir kişinin kontrolü altındydı.

İsrail devleti dosya savaşları, yolsuzluk iddiaları ve benzeri operasyonlarla iktidarlar değişse bile istihbarat örgütünde “dereden geçerken at değiştirilmez         “ düsturunu işleme koymuştu.

Ancak Dagan’ın görevine geçtiğimiz hafta son verildi. Daha doğrusu 2002 yılından bu yana sürekli uzatılan görev süresi bu kez uzatılmadı.

İsrail basını gelişmeyle ilgili olarak Dagan’ın Mavi marmara saldırısı sonrasında yaptığı “ABD’ye artık yük oluyoruz” şeklindeki açıklamasının etkili olduğunu söylüyor.

Bu önemli bir neden olabilir.

Ama sadece bununla sınırlı değil.

Dışardan bakınca görünmüyor, ancak bölgede inanılmaz bir değişim var.

Türkiye’de istihbarat örgütünde yapılan değişiklik bir stratejinin, bir tavrın ürünü.

İsrail, bu hamleyi anladığını Debkafile gibi istihbarat sitelerinde yayınladığı “hedef gösteren” analizlerle ortaya koydu.

Şimdi de İsrail devleti kendi istihbarat örgütünde bir değişikliğe gidiyor.

Zamanlama Türkiye’de yaşanan değişimle örtüşüyor.

www.iyibilgi.com özel



Bu haber 1,378 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,797 µs