Türk-İş: Operasyonlar dursun yerine şiddete dur denmeli

26 Haziran 2010 12:52 tsi
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, ''operasyonlar dursun'' söyleminden önce terör örgütünün uyguladığı şiddete ''dur'' deme zorunluluğu olduğunu belirtti.

Kumlu, Tes-İş Sendikası Adana Şubesinin Büyük Sürmeli Oteli'ndeki olağan kongresinde yaptığı konuşmada, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile terörle ilgili bir toplantı yaptıklarını anımsatarak, toplantıda son günlerde ülkede yaşananlara ilişkin düşüncelerini ifade ettiklerini kaydetti.

Türkiye'nin Güneydoğu'da karşılaştığı sorunların birçok boyutu olduğunu anlatan Kumlu, bunların ekonomik ve toplumsal geri kalmışlık, bölgesel eşitsizlikler, eşit ve özgür yurttaş olmanın maddi ve manevi temellerinin yetersizliği gibi konular olduğunu söyledi.

Terörle mücadele ederken bu sorunlarla da mücadele etmenin ulusal bir strateji haline dönüştürülmesi gerektiğini ifade eden Kumlu, şöyle konuştu:

''Bölge insanının iş, aş, eğitim, sağlık sorunlarını çözmek için her türlü adım atılmalı. Ama bölge insanının yaşadığı ekonomik ve sosyal sorunlar terör örgütünün kullandığı şiddet biçimlerini asla haklı kılamaz. Aksine terör örgütünün insan canına kasteden planlı şiddeti, sorunların demokrasi platformunda çözümlenmesini zorlaştırıcı bir yan içermektedir. Terör örgütünün planlı şiddeti 'operasyonlar dursun' yaklaşımlarını da boşa çıkarmaktadır. Çünkü operasyonlar dursun söyleminden önce terör örgütünün uyguladığı şiddete dur deme zorunluluğu vardır.''

Kumlu, terörle mücadelede tüm siyasi partilerin ortak tavır alması gerektiğini belirterek, bu tavrın sağlanmasında da en büyük görevin TBMM'de olduğunu söyledi.

-TÜRK-İŞ'E YÖNELİK TEPKİLER-

Kumlu, genel başkanlığa seçildiği 2007 yılından bugüne kadar çok sayıda etkin eylemler yaptıklarına işaret ederek, eylemlerdeki başarının temelinde teşkilatın inandığı ve benimsediği taleplerin gerçekleştirilmesinin yattığını kaydetti.

Türk-İş'in geçen günlerde hayata geçirdiği 26 Mayıs eyleminin biçimini de Bakanlar Kurulu'nun nabzını tutarak belirlediğini anlatan Kumlu, şöyle devam etti:

''Türk-İş, karar alıp başarısız olmaktansa, eylemi teşkilatın eğilimlerine uygun biçimde hayata geçirmeyi tercih etmiştir. Eleştirenler de bu durumu iyi bilmektedir, ama maksat başka. Eylemi en iyi, en etkin şekilde hayata geçirmek yerine 'niye genel greve yapmıyorsun' diye Türk-İş bölge binalarını işgal edenler için kurulabilecek en hafif cümle, bilinçli veya bilinçsiz emek hareketine zarar verdikleridir. Artık birlikte hareket ettiğimiz emek örgütleri de dahil herkes neyin ne olduğunu görmeye başlamıştır. Bütün bu yaşadıklarımızın bir muhasebesi yapılacak olursa, kaybeden hiçbir zaman Türk-İş olmayacaktır. Tekel işçileri bölge binalarını basıyor. O zaman emeğime acıyorum. 1 Mayıs'ın tatil edilmesi, Taksim'in açılması bizim emeğimiz. Tekel işçilerine Türk-İş önünde niye kimse dokunamadı. Çünkü Türk-İş bir marka.''

Kumlu ayrıca, hükümetin işsizliğe çözüm bulmak için ''Ulusal İstihdam Stratejisi'' oluşturma hazırlığı içinde olduğunu belirterek, stratejiye ilişkin kendilerine de bir sunum yapıldığını kaydetti.

Türk-İş'in stratejide yer alan kıdem tazminatına, esnek çalışma modellerine, özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisi verilmesine ve bölgesel asgari ücrete onay vermesinin mümkün olmadığını söyleyen Kumlu, hükümetin stratejiyi bu başlıklar üzerinde şekillendirmemesini ve farklı kaynaklara yönelmesini istedi.

Kongre daha sonra Tes-İş Adana Şube Başkanı Mustafa Öğüt, Türk-İş 4. Bölge Temsilcisi Edip Gülnar ve diğer katılımcıların konuşmalarıyla devam etti.

Bu haber 656 defa okundu.