Sezer kamusal alanı İsraile taşır mı?
0 0 0000 00:00 tsi
İsrailde kadınların başlarını örtmesi ile ilgili tartışmalar yaşanıyor. Sezerin ziyaret ettiği ülke, Şeriat kurallarını uygulayan birkaç devletten biri. Sezerin kamusal alanı sadece Türkiyede mi geçerli? iyibilgi yorum
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, temaslarda bulunmak üzere İsraile gitti. İsrail Cumhurbaşkanı ile şu sıralarda görüşmesi beklenen Sezer, Başbakan İsrail Başbakanı Olmert ve Filistin Devlet Başkanı Abbas ile de görüşecek.
Sezer İsraile giderken aslında tartışılmayan, fakat tartışılması gereken bir konu var: Kamusal alan meselesi. Zira Cumhurbaşkanımızı Çankaya köşkünde düzenlenen resepsiyonlarda çıkan davetiye krizleri ile anımsıyoruz. Kendisi dini sembollerin kamusal alandan uzak tutulmasında çok hassas. Hatta iş o raddeye vardı ki, Cumhurbaşkanı Sezerin geçtiğimiz aylarda Mekkede düzenlenen İslam Konferansı Örgütünün zirvesine katılmaması da bu çerçeveden yorumlandı.
Cumhurbaşkanımız şu anda İsrailde. Bilindiği üzere İsrail, dünyada Şeriat uygulayan birkaç ülkeden biri. İsrailde Musevi olmayanlara vatandaşlık verilip verilmeyeceği, İsrailli sayılıp sayılmayacağı önemli bir tartışma. İsrailde uygulanan Şeriat o raddeye varmış durumda ki, evlenecek genç kadınlar devlet tarafından bekâret kontrolünden geçiriliyor. Bitmedi! İsrail'de hüküm süren Yahudi şeriatı kadınların hayatını başka alanlarda da zorlaştırıyor. Hâlâ şeriat mahkemesinde boşanılırken, erkek 'boş ol' ya da 'defol' dediğinde kolayca boşanma kararı veren hahamlar, kadınlaraysa bin dereden su getirtiyor. Bu konuların Cumhurbaşkanımız Sayın Sezerin ilgi alanına girdiğini düşünmüyorum. Fakat tam da Türkiyedeki tartışmalara denk düşecek mahiyette bir konu düştü İsrailin gündemine. İsrailli dindar kadınlar, Yahudi şeriatının evli kadınların başını örtmesi kuralına uymanın yolunu perukta bulmuştu. Ama hahamlar Hindistan'dan gelen saçları 'mundar' bulup koşer peruk diye tutturunca, ülkede kriz çıktı.
Radikal gazetesinde yer alan bir habere göre Yahudi şeriatının tüm evli kadınların başlarını örtmesini emretmesi karşısında dindar kadınların çoğu başörtüsü yerine peruk takma yoluna gidiyordu. Ama radikal hahamların,
'Peruklar Hindu tapınaklarındaki ayinlerde kullanılan saçlardan yapılmış. Bu Yahudi şeriatına aykırı' diye kazan kaldırıp 'koşer peruk' diye tutturması dindar kadınları zorda bıraktı.
Yabancı erkeklerin yanında ve ev dışında baş örtmeleri emredilen kadınlar 'şeytel' denilen perukları takmak ya da takmamak ikilemine düşerken, 'azimli' hahamlar fabrikalar arasında mekik dokuyup perukların Hindistan'dan gelen saç içerip içermediğini belgeleme uğraşında. Kadınların çaresiz biçimde 'koşer peruk' arayışına girmesi de, 'beyaz ırkın saçları'ndan yapılan perukların fiyatına tavan yaptırdı.
Anlaşılan İsrailde kadınlar bir dini simge olarak peruk takıyor. Acaba sayın Sezer, katılacağı herhangi bir programda peruk takan kadınlar ile karşılaşırsa, toplantıyı ya da programı yarıda keser mi? yoksa Sayın Sezerin kamusal alanı Müslüman ve Türk kadınları için mi geçerli? Laiklik sadece bize mi?
iyibilgi haber merkezi
Bu haber 463 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle