İtinayla eksen kaydırılır!

14 Haziran 2010 12:33 tsi
Eskiden bu kadar dikkatsiz değillerdi...Yoksa biz mi 'realist' olduk? iyibilgi özel

Türkiye'de eksen tartışmaları tekrar piyasada. Ama bu sefer sahneye konan oyun çok acemice!

Neden mi?

Çok fazla şey yazmaya gerek yok. Sadece üç gün önce, Taraf gazetesinde Yasemin Çongar'ın yazdığı yazıya bakmak yeterli. Çongar, Amerikalı gazeteci Jim Lobe'un Türkiye ve İsrail arasında yaşanan kriz hakkında bir yazısından alıntı yapmış ve şöyle bir uyarıda bulunmuştu: AKP hükümetinden oldum olası hoşlanmayan Amerikan neokonları, son gelişmeler ertesinde karşı propaganda başlatabilirler!

Ve o propaganda çalışmalarına örnek olarak da kısaca JINSA diye bilinen, Ulusal Güvenlik İşleri Yahudi Enstitüsü adlı kuruluşun son raporundaki şu cümleyi örnek göstermişti:

“Başbakan Erdoğan’ın, İsrail’in 31 mayıstaki gemi baskınını defaatle kınaması ve Brezilya ile birlikte, Tahran’ın nükleer programı konusunda Batı’yla yeni müzakereler başlatmasına yönelik bir anlaşmanın sponsorluğunu üstlenmesine öfkelenen bazı yeni-muhafazakârlar (neokonlar), Erdoğan liderliğindeki AKP hükümetini cezalandırmak için ABD’nin Ankara’yı NATO’dan atmaya çalışmasını talep edecek kadar ileri gittiler” (Bkz: Türkiye'yi NATO'dan ihraç edeceklermiş )

Bugün Vatan gazetesinde Mine Şenocaklı'nın yılların siyasetçisi Kamran İnan ile yaptığı röportaj, gözden kaçmayacak derecede, yukarıdaki "kara propaganda" eseri ile paralellikler taşıyor.

İnan söyleşinin en can alıcı noktasında şöyle diyor:

"Türkiye’nin NATO’ya girmesi çok zor oldu. 1952’deki tutanaklar hâlâ açıklanmadı. Kuzey ülkeleri Türkiye’nin NATO üyeliğine şiddetle karşıydı. Sebep de Türkiye’nin sınır komşuları İran, Irak ve Suriye’nin bir tehlike bölgesi olmasıydı. Bu ülkeler “Türkiye yüzünden bizi savaşa götürmeyin” diyorlardı. Bugün AB de aynı korku içersinde... Çünkü bu 3 ülkeyle komşu Türkiye’yi AB’ye almak demek AB’nin bunlarla komşu olması demektir. O bakımdan Türkiye’nin realist olması lazım. "(Bkz: Neocon senaryosu piyasada )

Bunun üzerine Şenocaklı'nın "NATO’dan çıkarılma tehlikesi olabilir diyorsunuz..." sorusu üzerine, İnan şöyle cevap veriyor:

"Olabilir... Yani siz tümüyle Batı’yı reddederseniz, Batı’nın karşısında yer alırsanız bu sonuç kaçınılmaz olur."

Formülü böyle kurunca, yani "Batı'ya karşı olursanız, Batı'da yer alamazsınız" şeklinde, kimse itiraz edemez.

Oysa İnan'ın argümanını dayandırdığı noktalar, fevkalade garip!

1) Kim hükümet politikalarının Batı'ya karşı olduğunu söyledi ki? İsrail hükümeti ile Batı ne zamandan beri bir oldu?

2) Neden AB'nin İran, Irak ve Suriye ile komşu olma ihtimali, Türkiye'nin NATO üyeliğini tehlikeye atsın?

3) ABD'nin başını çektiği Trans-Atlantik koalisyonu, neden AB'nin "kaygılarını" (eğer varsa tabii) kendi kaygısıymış gibi algılıyor? Elma ile armutu birbirine bu kadar karışır mı?

Yasemin Çongar'ın uyarısının haftası dolmadan, Türkiye'den ilk örnekler çıkmaya başladı bile...

www.iyibilgi.com özel

Bu haber 1,345 defa okundu.