En Sıcak Konular

'İl başkanı seçme hususu bir süre için askıya alınmıştır '

7 Haziran 2010 14:52 tsi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında, eski Parti Meclisi (PM) üyesi Gürsel Tekin'in İstanbul İl Başkanlığı'na dönüşü ile ilgili bir görüşme olmadığını söyledi.

Okay, siyaseti, bireylerin siyasi beklentileri üzerinden değil, partinin ideolojisi ve çalışma programı üzerinden götürmeyi doğru olarak gördüklerini ifade etti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay, CHP MYK toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, "Bu konuda Sayın Genel Başkan'ın yazısı ile örgütlerin tüzük uyarınca il başkanı seçme hususu bir süre için askıya alınmıştır." dedi.

Okay, MYK toplantılarında Tekirdağ, Edirne ve Çanakkale ziyaretlerinin değerlendirildiğini belirterek, "CHP, burada yoğun bir ilgiyle karşılandı. Halkımız, iktidar seçeneği olarak CHP'yi, Başbakan alternatifi olarak da sayın genel başkanımızı gördü. Bu iktidar alternatifinin, tek başına iktidar iddiasıyla CHP'nin yola devam edeceği görülüyor. Bu, çok umut verici, demokrasimiz için de umut verici. Bunun yanı sıra son gün, özellikle Çanakkale'de yağmur altında mitingler yaptık. Binlerce, onbinlerce insanı yağmur altında hiç kimse zorla bir yerde tutamaz. Çok büyük coşkuyu gördükb." şeklinde konuştu.

TRT'nin Çanakkale'deki mitingden 20 kişilik görüntü vermesini, TRT gibi bir devlet televizyonuna yakıştıramadıklarını belirten Okay, "TRT zannederim bundan sonra dikkatli davranacaktır. Bunu da bir satırbaşı olarak ifade etmekte yarar görüyorum. Diğer televizyon kanallarının objektif, gerçekçi ve dürüst habercilik adına yapmış oldukları yayından dolayı da kendilerine teşekkür ediyorum." dedi.

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Okay, 'Ergenekon soruşturmasında savunma avukatlarının tutuklanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz ?' sorusuna, "Ergenekon soruşturmasında savunma avukatlarının tutuklanması ilk değil. Maalesef Ergenekon soruşturmasında daha önce de savunma avukatları tutuklandı. Bu, savunmaya yönelik bir saldırı olarak telakki edilebilir. Ancak halen benim de arkadaşım, meslektaşım olan Mehmet Cengiz'in hakkında yürütülen soruşturmanın içeriği hakkında bir bilgim yok. Ama geçmişte gözaltına alınan, hatta tutuklananlardan pek farklı olacağını da zannetmiyorum. Bu, aynı şekilde bir gözdağı, savunmaya bir baskı olarak düşünebiliriz." cevabını verdi.

İstanbul ve Bitlis il başkanlarının PM üyesi olduklarını ifade eden Okay, şöyle devam etti: "MYK toplantısında Gürsel Tekin ile ilgili bir görüşme olmadı. Siyaseti, bireylerin siyasi beklentileri üzerinden değil, partinin ideolojisi ve çalışma programı üzerinden götürmeyi doğru olarak görüyoruz. Bu konuda sayın genel başkanın yazısı ile örgütlerin tüzük uyarınca il başkanı seçme hususu bir süre için askıya alınmıştır. Bundan sonraki süreçte örgütlere bu yetki verilirse, o çerçevede örgütler kendi içerisinden bir il başkanı seçebileceği gibi, bu konuda sayın genel başkan ile danışarak da il başkanlığına ilişkin bir tasarruf gelişebilir. Ancak, bu MYK toplantısında hiçbir şekilde boşalan il başkanlıklarıyla ilgili bir husus görüşülmemiştir."

"SAYIN BAŞBAKAN'IN 'TEL AVİV'İN AVUKATLIĞI SÖZCÜĞÜNÜ ANLAMAKTA ZORLUK ÇEKİYORUZ"

Okay, MYK'da İsrail'e ile ilgili gelişmelerin de görüşüldüğünü belirterek, şunları söyledi: "Bu hususta uluslararası kuruluşların İsrail-Filistin arasındaki bu gerilimin doğrudan çözümü yolunda katkıda bulunması en doğrusudur. Ancak Sayın Başbakan'ın 'Tel Aviv'in avukatlığı' sözcüğünü anlamakta zorluk çekiyoruz. Çünkü Sayın Başbakan, son siyasal gelişmeler çerçevesinde ya anlama sıkıntısı, ya algılama sıkıntısı çekiyor. "Tel Aviv'in avukatlığı' lafının ne anlama geliyor, niçin söyledi, laf olsun, beri gelsin diye söylenmiş bir söz olmaktan öte değil. Ama bu konuyla ilgili her düşüncesini ifade edene, "Tel Aviv'in avukatlığı yapılıyor' diyorsa o zaman bugün Sayın Genel Başkanımız da ifade etti, hemen sağ yanına baksın, sağ yanında Bülent Arınç'ın açıklamaları galiba Tel Aviv avukatlığına daha çok yakışıyor."

Okay, CHP'nin Anayasa değişikliğinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı başvuruya ilişkin, Anayasa Mahkemesi raportörünün raporuyla ilgili, şunları ifade etti: "Bugüne değin Anayasa Mahkemesi raportörlerinin verdiği raporlar doğrultusunda çıkan pek karar da görmedik. Böylesine tartışmalı konularda her nasılsa Anayasa Mahkemesi o raportör görüşleriyle birebir örtüşen karar vermedi. Bu, ilk kez olan bir şey değil. O, raportörün kişisel görüşüdür, bu konudaki bireysel değerlendirmesidir. Daha sonra yargı sürecinde mahkeme hukuksal bir karar verecektir."



Bu haber 649 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,746 µs