En Sıcak Konular

Homunculuslar geliyor, hazır olun!

21 Mayıs 2010 13:44 tsi
Homunculuslar geliyor, hazır olun! Bir simya projesi daha tamamlandı.

20 Mayıs 2010 tarihinde küresel gündem, bilimsel bir çalışma ile sarsıldı. Bugün itibariyle Türk basınının da gündemine oturan o çalışma hakkındaki haberi kısaca okuyalım:

"İnsanın genetik haritasını çıkaran ilk bilimadamı olan Amerikalı Craig Venter, daha önce laboratuvar ortamında bakterilerin DNA'sını kopyalayarak ilk yapay DNA'yı üretmiş ve durum bilim dünyasında bomba etkisi yaratmıştı.

Maryland Enstitüsü’nde çalışan ekip, bir adım daha ileri gitti ve canlı bir bakteri hücresine yapay DNA'yı nakletti. Yapay DNA ile yaşayan hücrenin genetik kodu laboratuvarda nasıl belirlendiyse, hücrenin o şekilde davrandığı görüldü.

Bu hücrelerin, bölünerek çoğalmasıyla da, her biri yapay DNA'ya sahip milyarlarca bakteri ürediği görüldü. Yani ortaya tamamen yapay DNA tarafından kontrol edilen ‘yapay bir canlı’ çıktı.

Craig Venter, yapay DNA’nın üretilmesinin ardından, “Bir hücreyi bilgisayar olarak görürseniz, işletim sistemi (yazılımı) hazır. Geriye sadece bu yazılımı yüklemek kalıyor”diye konuşmuştu; şimdi yazılım da yüklendi."

Uzun yıllardır üzerinde araştırmalar yapılan ve Craig Venter'in "nihayet" başardığı bu çalışma, sanmayın ki modern bilime ait bir hayal. Hayır, bu çok daha antik zamanlara ait bir proje. Simyagerlerin üzerinde çalıştığı bilinen bir proje. Suni olarak üretilmiş canlının adı bile hazır: Homunculus. Latince "küçük insan" demek.



İnsanın kendini yaratıcı rolüne koyabilme sevdası modern dünyadan çok önce vardı. Fakat küresel gündemde oluşan heyecan bakılırsa şimdi o hayal modern bilim sayesinde gerçekleşmek üzere...Nedir peki o heyecanın sebebi?

 

Kısaca, laboratuvar ortamında canlı üretmenin yolu açıldı. Bu çok önemli bir adım çünkü şimdiye kadar sadece varolan üzerinde oynama yapılabiliyordu. Organizmaların genetiği değiştirilebiliyordu. Klasikleşmiş bilimkurgu romanının "toplama canavarından" yola çıkarak, GDO'lu gıdalara "Frankeştayn gıdalar" denmesinin sebebi de buydu. Oysa şimdi bunun bir adım daha ötesine geçildi. Artık bilimadamları kendi kafalarına göre (elitlerin izin verdiği sınırlar dahilinde) canlılar üretebilecekler. Masa başında dizayn edilen yaratıklar, meyveler, bitkiler ve daha önce doğada örneğine rastlanmayan türleri görebileceğiz demektir. Peki bu Türk medyasında sunulduğu gibi kutlanılacak bir haber midir? Bu gelişmenin doğurabileceği sonuçların farkında mıyız? Kendi kendine mükemmel şekilde işleyen doğanın, dışarıdan müdahale sonucu nasıl işlemez hale getirildiği gözümüzün önündeyken, şimdi bir karşımıza sadece insanın hayalgücü ile sınırlı bir "yaratma yolu" açılmış bulunuyor. Ve bu yolun her zaman "iyilik" üzerine oturtulmadığını da önceki deneyimlerimizden biliyoruz. Nihayetinde, atomu bölmeyi başarıp, dünya üzerindeki tüm yaşamı yok edebilecek nitelik ve nicelikte silahların doğuşuna şahitlik etmiş bir neslin çocuklarıyız biz...

İşin ahlaki ve etik boyutu uzun yıllardır tartışılıyor, bu gidişle o tartışma daha da büyüyecek. Bizi bekleyen tartışmaları anlayabilmek için girizgah olsun diye Oxford Üniversitesi'nden Pratik Etik Profesörü Julian Savulescu'nun konu hakkındaki yorumuna göz atalım:

"Venter, insanlık tarihindeki engin kapılardan birini açıyor, geleceği potansiyel olarak görebilmemizi sağlıyor. O sadece yaşamı suni bir şekilde kopyalamıyor ya da genetik olarak modifiye etmiyor. O tanrı rolüne soyunuyor: doğal olarak varolması mümkün olmayan canlıları suni olarak yaratmak..."

Dedik ya, bu gelişmeye dair basınımızda genellikle pozitif örnekler veriliyor. Ya peki diğer ihtimaller? Aklımıza getirmek istemediğiz kötü kullanım potansiyelleri? Örneğin kimsenin karışamadığı canlılar üzerinde denenecek biyosilah araştırmalarını nasıl etkiler? Şirketlere ait bilinçli varlıkların üzerinde yapılacak deneylere kim karışacak? Şu an için henüz bu dillendirilmese de, bu teknoloji ile sadece bakteri üretilmeyeceği açık. Yarın, öbürgün kim bize garanti verebilir ki, ihtiyaç sahiplerine organları satılıp kar edilecek yapay "insanlar" üretilmeyecek?

Her geçen gün "tanrı rolüne" soyunan bir bilim adamının daha ismini duyuyoruz. Bu ne kadar sağlıklı bir gidiş?

www.iyibilgi.com özel



Bu haber 3,106 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,094 µs