En Sıcak Konular

CHP'nin gölge lideri

21 Mayıs 2010 09:13 tsi
CHP'nin gölge lideri Deniz Baykal’ın istifası ile doğan lider boşluğu CHP'nin perde arkasındaki gölge liderinin yaptığı hayati müdahalelerin önemini ön plana çıkardı.

Deniz Baykal'ın CHP Genel Başkanlığı'ndan istifası ve İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun istifa sürecinde kilit rol oynayan CHP Genel Sekreteri Önder Sav için parti içinde yapılan "gölge lider" benzetmesi artık kamuoyunda da seslendirilmeye başlandı. Partinin "gençleştirilmesi" taleplerinin en önemli nedeni olan Sav, Baykal'dan bir yaş büyük. 1937 doğumlu Sav, 73 yaşında. Balıkesir Işıklar Köyü'nde doğan Sav, Çerkez kökenli.

ÜNİVERSİTE ARKADAŞI

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu Sav'ın "53 yıllık dostum" dediği Baykal ile dostluğu da Ankara Hukuk Fakültesi'nde başladı. Sav, fakültede siyasetle tanıştı. Hukuk Fakültesi'nden sonra uzun yıllar serbest avukat olarak da çalışan Sav, ayrıca Ankara Barosu ve 1989-1995 tarihleri arasında Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı görevlerinde bulundu.

ECEVİT'E MUHALEFET

Sav'ın siyasi çekişmeleri, 1970'lerde, İsmet İnönü'nün CHP Genel Başkanlığı döneminde başladı. Sav, Genel Sekreter Bülent Ecevit ile İnönü arasında yaşanan genel başkanlık yarışında Baykal ile birlikte Ecevit'in yanında yer aldı. Sav, 1973'te CHP'den Ankara Milletvekili seçilirken, Baykal da Antalya Milletvekili olarak TBMM'ye girdi. Baykal ile Sav, 1973 seçimleri sonrası 1. Ecevit hükümetinde (CHP-MSP Koalisyonu) kabinede yer aldı. Sav, Çalışma Bakanı, Baykal ise, Maliye Bakanı olarak görev yaptı. 12 Eylül'ün hemen öncesinde, Baykal-Sav ekibi bu kez Ecevit yönetimini eleştirdi.

BAYKAL İLE HAREKET ETTİ

12 Eylül askeri darbesinin ardından CHP kapatıldı. Sav, siyasi yasağının sona ermesinin ardından SHP'de siyasete dönen Baykal ile birlikte hareket etti. 19 Haziran 1992'de, 12 Eylül döneminde çıkartılan "kapatılan siyasi partilerin aynı adla tekrar açılmasını engelleyen yasa" kaldırıldı. Baykal, Sav ve diğer CHP'li kökenliler, CHP'yi tekrar açma kararı aldı. 9 Eylül 1992'de CHP tekrar açıldı. Sav, kurultayda, Erol Tuncer'e karşı Baykal'ı destekledi.

BİRİNCİ SIRAYA KOYDU

SHP-CHP birleşme kurultayından sonra 9 Eylül 1995'te yapılan 27. Olağan Kurultay’da genel başkan olan Baykal, seçimlerde Sav'ı 1. sıradan aday gösterdi. Sav, Baykal'ın grup başkanvekili oldu.

2. ADAMLIK BAŞLADI

CHP'deki kesintisiz Baykal-Sav dönemi ile ilgili kırılma noktası 18 Nisan 1999 seçimleri oldu. CHP tarihinde ilk kez baraj altında oy alarak Meclis dışında kaldı. Baykal istifa etti ancak Baykal, 30 Eylül 2000'deki 11. Olağanüstü Kurultay'da yeniden genel başkan seçildi. Sav da bu tarihten itibaren Genel Sekreterlik görevine başladı.

İPLERİ SAV VERDİ

Sav'ın "mutlak delege hakimiyetini" sağlayan tüzük değişikliği ise, Baykal'ın oluru ile gerçekleşti. Aday olmayı zorlaştırıcı ve yönetimin genel merkezin listesi ile belirlenmesini öngören tüzük değişiklikleri 23-24 Ekim 2003'teki 30. Olağan Kurultay'da gerçekleştirildi. Bu değişikliklerle "tek adam ve tek liste" dönemini başladı, ipler Baykal'ın da oluru ile Sav'ın eline geçti. CHP'de milletvekilleri listeleri, Baykal-Sav-Erdem üçlüsü tarafından hazırlandı. Aday adayı olabilmek bile Sav ve Erdem'in onayı ile gerçekleşti.

ERDEM GİTTİ TEK KALDI

Baykal-Sav-Erdem üçlüsünün yolları, 22 Temmuz seçimlerinden sonra ayrıldı. MYK'da Sav duvarını aşamayan ve Baykal'ı özellikle partinin Güneydoğu politikasını değiştirmek konusunda ikna edemeyen Erdem, Kasım 2007'de parti yönetimindeki görevlerinden istifa etti. Erdem'in istifası ile Sav, partideki hakimiyetini güçlendirdi. Erdem gibi Baykal'ın en yakınında bulunan isimlerden Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen'in partiden uzaklaştırılmasında da Sav etkili oldu. Sevigen'in adı İstanbul'daki bir arsa alımında rant elde ettiği iddialarına karışınca Sevigen, baskıya dayanamadı ve parti yönetimindeki görevinden istifa etti. Bu ayrılmalarla genel merkezdeki gücünü artıran Sav, Meclis Grubu'nda da etkinliğini artırdı. Sav, grup başkanvekilleri ve idare amirliği seçiminde de başrol oynadı.

MECLİS'TE DE GÖLGE

Sav'a yakın isimlerden Hakkı Süha Okay, Grup Başkanvekili seçilirken, idare amirliği seçimlerinde, Baykal'ın yakın dostlarından Manisa Milletvekili Erdoğan Yetenç, Sav'ın müdahalesi ile devre dışı kaldı. Bu seçimleri de Sav ekibinden Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük kazandı. Yetenç, partisinden istifa etti.

MYK'YI DEĞİŞTİRECEKTİ

Deniz Baykal ile Önder Sav'ı karşı karşıya getiren dönemeçlerden birisi, 21 Aralık 2008'de gerçekleşen ve tüzük ve program değişikliğinin gerçekleştiği 14. Olağanüstü Kurultay oldu. MYK'ya, başkanlık sistemine benzer model getiren ve parti yönetiminin genel başkan yardımcılarından oluşmasını öngören tüzük değişikliği, bu kurultayda kabul edildi. Ancak Sav'ın muhalefeti nedeniyle uygulamaya geçilemedi. Genel Sekreterlik makamının lağvedilerek sadece imza yetkisi olan temsil makamına getirilmesini öngören tüzük değişikliklerinin hafta sonu yapılacak kurultaydan sonra Baykal tarafından hayata geçirilmesi bekleniyordu ancak bu gerçekleşmedi.

KILIÇDAROĞLU'NU DESTEKLEDİ

Sav, Baykal'ın olduğu iddia edilen görüntülerin kamuoyuna yansıması ve Baykal'ın istifasının ardından "Dönme yıpranırsın" mesajı verdi. Baykal'a karşı Kılıçdaroğlu'nun adaylığını destekleyerek siyasi hayatındaki en önemli manevralarından birisini yaptı.

Sarıgül’ün partiden ihracında başroldeydi

Sav, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün ihraç sürecinde etkin oldu. Sarıgül ile ilgili yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ortaya atıldı. Bizzat Sav'ın emri ile bu iddialarla ilgili rapor hazırlandı. Sarıgül, üç kez ihraç istemi ile Yüksek Disiplin Kurulu'na (YDK) sevk edildi. İhraç kararlarını yargıya götüren Sarıgül, CHP'den istifa etti.

Cep telefonunu açık bırakmıştı

Kamuoyu, Sav'ı, Mayıs 2088'deki, "cep telefonu ve böcek" tartışmaları ile tanıdı. Sav'ın Bolu Valisi Mehmet Ali Serindağ ile genel merkezdeki makamında görüşmesi ertesi gün bir gazetede yer alınca Sav, hükümet tarafından CHP Genel Merkezi'nin dinletildiğini iddia etti. Telekulak iddiaları nedeniyle genel merkezde 'böcek' diye tabir edilen dinleme cihazları arandı. Teknik incelemeler, Sav'ın cep telefonunun 'no' yerine 'yes' tuşuna basması sonucu görüşmenin gazeteye yansıdığını ortaya çıkardı.

Hz. Muhammed ‘krizi’

Önder Sav'ın çok konuşulan ikinci olayı, Elmadağ ziyaretinde hacca gitmek isteyen bir partiliye "Araplar’a para kaptırma, bakarsın Muhammed seni bırakmaz" demesi oldu. Kameraların kaydettiğini fark etmeden konuşan Sav'ın, görevden alınması çağrılarına rağmen Deniz Baykal, Sav'ı korudu. Bu konuşması nedeniyle Sav hakkında fezleke hazırlandı.

bugün



Bu haber 629 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,131 µs