"Pısırık yetişmesinler diye Türklere şiddet uygulamasına göz yumuluyor"

20 Mayıs 2010 16:46 tsi
Almanya'nın başkenti Berlin'deki Nürtingen ilkokuluna çocuklarını kaydeden veliler, evlatlarına yapılan ayrımcılığa karşı mücadele ediyor. Resmi kurum ve siyasi partilerden destek bulamayan veliler bir dernek altında örgütlenmeyi kararlaştırdı.

Türk veliler, çocuklarının uğradığı ayrımcılığı gazetecilere anlattı. Velilerden Derviş Aygül "Eğitim senatörlüğü, belediye yönetimi başta olmak üzere çoğu yerlere başvurduk, ama maalesef bizi ciddiye almıyor." diye yakınıyor. Amaçlarının okula zarar vermek olmadığını belirten Aygül, "Nereye başvursak 'tamam hallederiz' gibi ifadelerle geçiştirmeye çalışıyorlar. Yeşiller Partisi'nden eyalet milletvekili Özcan Mutlu'ya da başvurduk, ama o da fazla bir şey yapamayacağını söyledi ve örgütlenmemizi tavsiye etti." diyerek şöyle devam ediyor: "Biz ikinci nesiliz, ama bu çocuklar burada doğmuş büyümüş, buranın çocukları. Bir tarafta uyumdan bahsediliyor, diğer taraftan ise henüz yeni yetişmekte olan 'çiçek' gibi çocuklara zarar veriliyor. Çocuklarımıza ikinci sınıf insan muamelesi yapılmasını istemiyoruz."

Selde Akcan diğer şikâyetçi velilerden biri. Bir sınıf öğretmenin göçmen kökenli, özellikle Türklere ayrımcılık yaptığını belirten Akcan, "Bu öğretmen oğlumu ceketinin yakasından kaldırmış ve oğlumun boynunda iz kalmış. Doktora götürüp oğlumun bu öğretmenden çok korktuğunu kanıtlayan rapor aldık. Bay B. okuldan uzaklaştırıldı, ama kısa süre sonra okulu 'ele geçiren' bir grup Alman veliler tarafından geri getirildi." diyor. Öğretmen hakkında suç duyurusunda bulunduğundan dolayı kendinin ve oğlunun okulda dışlandığının altını çizen Akcan sözlerine şunları ekliyor: "Beni diğer velilerin yanında küçük düşürmeye çalıştılar. Müdürün mesai saatinde okul dışında söz konusu veli grubu ile bir kahvede oturduğunu ve orda Türkleri eleştirdiklerine şahit olduk. Ayrıca dersi izleme imkânımız oldu, bizim çocuklarla ilgilenilmediğini, sadece birkaç Alman çocuklara ilgi gösterildiğini gördük."

Üç çocuğunu bu okula gönderen Resul Eğri ise bu tür olayların yeni olmadığına dikkat çekiyor: "Türklere yapılan ayrımcılık yeni bir şey değil. Toplam 8 yıldır bu tür olaylarla mücadele ediyorum. Okulda 'otonom' siyasi görüşlü bir grup veli çıkıyor karşımıza, belediye yönetiminde ise Yeşiller çıkıyor, 'kendi aramızda hallederiz' diye geçiştiriyorlar olayı.

Bundan 4 yıl önce İslam din dersi istedik. Karşı çıktılar, müdüre baskı uyguladılar. Türk kökenli Alman vatandaşı bir öğretmen geldi, onu da çalıştırtmadılar okulda."

Okulu 'ele geçiren' veli grubu hakkında ise Eğri, şu ifadeleri kullanıyor: "15 civarında 'otonom' aile grubu, bunların arkasında 25 civarında aile, bunların çocukları özel yetiştiriliyor. Hep iyi notlar alırlar. Müdür ve pedagoglar bu grubun çocuklarını "elit" olarak yetiştiriyorlar. Montessori sistemi diye, Alman çocukların göçmen kökenli çocukların yanında pısırık kalmasınlar diye onların çocukların şiddete bile başvurmalarına göz yumuyorlar. Yani yabancılara karşı kompleksiz yetişmelerini sağlıyorlar. "Sizin çocuklarınız Montessori eğitim sistemine uymuyor" diye onları başka okullara verelim dediler." Eğri, bundan yaklaşık 4 yıl önce gerçekleşen olayı anlatıyor: "Müslüman çocuklara, özellikle başörtülü çocuklara çok kötü davrandığı için bir öğretmeni okuldan attırdık."

"Devlet okulunu resmen ele geçirmiş durumdalar." diyen Eğri, okul yönetiminin ve öğretmenlerinin değiştirilmesini ve yönetimin devlet tarafından teftiş edilmesini talep ediyor. Çocukların ayrımcılık ve baskıya maruz kalmalarını önlemek ve bunla mücadele etmek için ise bu veliler bir dernek kurma aşamasında olduklarını belirtiyor.

(CİHAN)

Bu haber 868 defa okundu.