En Sıcak Konular

Ve nihayet Akdeniz'e indiler

13 Mayıs 2010 09:48 tsi
Ve nihayet Akdeniz'e indiler Kapıların açılmasından kim daha çok fayda sağlayacak?

...
Bilindiği gibi Başbakan Tayyip Erdoğan ve Brezilya Cumhurbaşkanı Lula da Silva, 16 Mayıs’ta birlikte Tahran’a giderek Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad ile İran’daki zenginleştirilmiş uranyumun (muhtemelen) Türkiye üzerinden denetimli malzeme ile değişiminin gerçekleştirilmesini sağlamaya çalışacaklar. Bu sağlanırsa, ABD ve Avrupa ölçüde de Rusya’nın- bastırdığı şekilde İran’a yeni BM yaptırımlarından kaçınılabilecek.

Başbakan Erdoğan dün Medvedev ile düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin bölgede nükleer silah istemediği ancak şeffaf nükleer enerji kullanımından yana olduğunu vurguladı ve Rusya ile imzalanan nükleer elektrik santralı projesini örnek gösterdi.

Nükleer santral kimin?
Enerji Bakanı Taner Yıldız ile Rusya Başbakan Yardımcısı İgor Seçin arasında dün imzalanan anlaşmaya göre, Rusya’nın Rosatom şirketi Mersin, Akkuyu’da 4800 megavat güçteki Türkiye’deki ilk nükleer santralını inşa edecek.

Özellikle ‘Türkiye’nin’ değil ‘Türkiye’de’ diye yazdım. Çünkü Akkuyu santralının sahibinin Türkiye mi, Rusya mı olduğu konusunda dün karışık işaretler geldi. Örneğin, Rosatom şirketi başkanı Sergey Kiriyenko, Fransız AFP haber ajansına şunu söyledi: “Rusya santralın sahibi olacak, kontrol hissesinden daha azına sahip olmayacak”. Kiriyenko sonraki cümlede daha da net konuşmuş: “Rusya daha önce toprakları dışında hiç nükleer santral sahibi olmamıştı.”

Diğer projeler daha az önemli değil. Örneğin, Rusya’nın Güney Akım doğalgaz boru hattını Karadeniz’dan (ikinci bir Mavi Akım gibi) Türkiye’ye indirip Türkiye-Yunanistan üzerinden Avrupa’ya nakletmesi projesinin geliştirildiği anlaşılıyor. Başbakan Erdoğan’ın Medvedev’i yolcu ettikten sonra gideceği Atina’da Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu ile konuşacağı konular arasında bu proje de var.

Rus petrolünün Samsun-Ceyhan boru hattı yoluyla Karadeniz’dan Akdeniz’e indirilmesi projesi de dün Ankara’da görüşüldü ve ilerleme sağlandı.

Rusya ile vizelerin 30 güne kaldırılması da dev bir adım. Yalnızca Türkiye’ye gelecek Rus turist sayısını artıracağı bakımından değil. Rusya gibi hâlâ nispeten kapalı bir toplumun Türk işadamı, gazeteci ve turistlerine böylece kapılarını açması ilişkilerdeki güven boyutunu gösteriyor.

İlişkinin ekonomi politiği
Erdoğan, Putin-Medvedev Rusya’sına, Türkiye’de Rusya kontrolünde nükleer santral kurdurtacak kadar güveniyor, daha fazla söze gerek yok aslında.

Erdoğan bu anlaşmalarla zaten geçen yıl 30 milyar dolara yaklaşmış Türk-Rus ticaretinin kısa sürede 100 milyar doları bulacağına inanıyor.

Ticari ve ekonomik ilişkilerdeki bu gelişme, uluslararası politikaya nasıl yansıyacak? Türkiye ve Türkiye’nin çıkarları lehine yansıyacak mı?

Örneğin, Yukarı Karabağ üzerine Azerbaycan’ın mağduriyetini giderici ve Türkiye’nin Ermenistan
ile normalleşme protokollerini imzalayabilmesine izin verecek bir çıkış sağlanmasında Rusya yardımcı olacak mı?

Medvedev, Ankara’ya gelmeden önce Şam’daydı. Bu ziyaret öncesinde de Cumhurbaşkanı Gül, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı İstanbul’da ağırlamıştı. Bu temaslar Filistin-İsrail meselesi yanında İran ve Lübnan eksenli gelişmelere katkı verecek mi?

Irak konusunda ABD ile yakın çalışan Türkiye, ekonomik ilişkilerde çıtayı bu kadar yükselttiği
Rusya ile Irak’ta bir işbirliğine girebilecek mi?

Bu işbirliğinin, Türkiye’deki PKK sorununun çözümüne bir katkısı bulunacak mı?

Rusya’nın Büyük Petro çağından beri o meşhur ‘Büyük Oyun’a da konu olan sıcak denizlere, Akdeniz’e inme arzusu -ticari yoldan- nihayet gerçek oluyor galiba. Medvedev’in dün Ankara’da imzaladığı anlaşmalar en iyi böyle özetlenebilir.

Murat Yetkin / Radikal'deki köşesinden ilgili kısım



Bu haber 928 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,711 µs