CHP, Mahkeme'ye gitmek için delil peşinde

21 Nisan 2010 10:03 tsi
Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğini önceden ilan eden CHP'nin mesaisi başladı.

Teklifin görüşmelerine Genel Kurul'da başlanırken CHP de delil toplamak üzere kolları sıvadı. Bir yanda sabahlara kadar 'demokrasi maratonu' sürerken CHP de her ayrıntının üzerine yoğunlaşarak 'usul hatası' peşine düştü. Böyle bir tartışma, birinci oturumun gece yarısından sonraki bölümlerinde yaşandı. Anayasa maddelerinin gizli oylamaları sırasında bazı milletvekillerinin kapalı mekâna girmeden oy kullanmasına muhalefetten itirazlar geldi. Muhalefet oylamaların gizli yapılmadığını iddia ederken, Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin de sık sık vekilleri, "Sayın milletvekilleri, lütfen aldığınız oy pusulalarını ve zarfları kapalı mekânda kullanınız." şeklinde uyardı. CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, "Oylama gizli olmamıştır. CD kayıtlarını aldıracağım, Anayasa Mahkemesi'ne dilekçeye ekleyeceğiz." dedi. Bu itirazlara MHP de destek verdi. Grup Başkan Vekili Oktay Vural, isim okunmadan zarf verildiğini ve işaretleme yapıldığını savunarak oylamanın iptal edilmesini istedi. Meclis Başkanı da isim okunmadan milletvekillerine zarf ve oy pusulası verilmemesini istedi. CHP milletvekillerinin bu gayreti, Genel Başkan Deniz Baykal'dan övgü aldı. Partisinin dünkü TBMM grup toplantısında konuşan Baykal, sözlerine, "Arkadaşlarımı dünkü mücadelelerinden dolayı kutluyorum. Çok büyük bir görev yapıyorlar.'' diyerek başladı.

LAF YOKLUĞUNDA ASMALAR BUDAYALIM

Deniz Baykal, Başbakan'ın bütün siyasi hayatının bir tutarsızlık abidesi olduğunu iddia etti. Buradan sözü 'başkanlık sistemi' tartışmalarına getiren Baykal, bir gazete kupürünü gösterdi. Haberde, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 1993 yılında Refah Partisi MKYK üyesi iken söylediği "Başkanlık sistemi Amerikan emperyalizminin bize tavsiyesidir." sözü hatırlatılıyordu. Baykal, Erdoğan'a 17 yıl önceki sözleri üzerinden cevap verirken "Laf ola beri gele. Laf yokluğunda asmalar budayalım. O zamanlar Amerikan emperyalizmi de diyormuş. Bu başkanlık tartışması hiçbir ciddi temeli, anlamı olmayan gündemi saptırma değiştirme, milletin önüne konuşacak laf atma anlayışının ötesinde geçerliliği olmayan bir boş sözdür." ifadelerini kullandı.

Bu arada Başbakan Erdoğan'la Baykal arasındaki 'Einstein polemiği' de devam ediyor. Önce CHP lideri anayasa değişikliğiyle ilgili olarak, "Einstein gelse bu işin içinden çıkamaz." demişti. Erdoğan'ın buna cevabı, "Einstein Baykal'ı tanısa izafiyet teorisini rafa kaldırırdı." şeklinde olmuştu. Baykal, dün bu göndermeye şöyle karşılık verdi: "Ne demekse... Einstein'ın izafiyet teorisini anlamak Başbakan'ın bu esprisini anlamaktan daha kolaydır.''

zaman

Bu haber 528 defa okundu.