Sonunda sabrı taştı!

15 Nisan 2010 11:40 tsi
Söylentilere göre ABD Başkanı Obama radikal bir adım atabilir! iyibilgi özel

Nükleer Güvenlik Zirvesi sebebiyle salı günü Beyaz Saray'da yapılan basın toplantısında Başkan Obama Türk basınının dikkatinden kaçan önemli bir açıklama yaptı. Obama, uzun süredir devam eden İsrail-Filistin meselesinin "ABD'nin ulusal güvenlik çıkarlarını hayati şekilde etkiler" hale geldiğini söyledi. Ve ardından yeni bir Ortadoğu politikasına başlayacağının işaretlerini verdi. New York Times gazetesinin haberine göre, Obama bu karara, yönetimin üst düzey yetkilileri ile girdiği uzun süreli tartışmalardan sonra varmış. (Meali, üst düzey yetkililer arasında Obama'nın verdiği karardan memnun olmayanlar var.) Yapılan toplantıların merkezinde ise şu soru varmış: "İsrail ile diğer ABD çıkarlarını nasıl dengeleyebiliriz?"

Bu sorunun arkasında ise ABD yönetimi tarafından ilk kez açıkça ifade edilen bir varsayım yatıyor: Ortadoğu'daki İsrail-Filistin anlaşmazlığı dolaylı yollardan ABD için "önemli miktarlarda can ve maddi kayba" yol açıyor. İsrail ve Filistin meselesi ile radikal İslamın yükselişi arasında bağ kuran bu mantık, Amerikan devlet aklı tarafından neredeyse ilk kez bu kadar açıkça ifade edilmiş durumda.  Irak ve Afganistan'da can ve mal kaybına tahammülü kalmadığı belli olan Amerikan kamuoyu mu Başkan Obama'nın kararını değiştirmesine sebep oldu, yoksa bizim bilmediğimiz başka bir insiyatif mi, bilinmez. NY Times'da bugün yayınlanan bir analize göre, bu değişimde, ABD Merkez Komutanı General David H. Petraeus'un kongreye yaptığı "Ortadoğu sorunun çözümsüzlüğü, ABD'ye karşı düşmanlığı arttırıyor" açıklamasının hayli etkisi olabilir. 

Şu an için görünen o ki, Obama ipleri eline almaya karar vermiş durumda.

Ortadoğu'da yeni bir başlangıçtan söz ediliyor

Kendi hallerine bırakıldığında, İsrail ve Filistin tarafının bir çözüm üretemediği hükmüne varan Başkan Obama, nihai bir Filistin devleti için kendi parametrelerini önermeye karar vermiş. Bu plana göre ABD yönetimi, ilk iş olarak her iki tarafın dolaylı yoldan görüşmelere başlamasını sağlayacak. Fakat geçmiş yıllarda başlatılan görüşmelerin bir çoğunun sonuçsuz kalmasını gözönünde bulunduran Obama, bu kez adım adım gitmektense, daha radikal bir şekilde, "Amerikan görüşünü" her iki tarafa da empoze etmeye kalkışabilir. Başkan Obama'yı böylesine radikal bir adım atmaya itebilecek olan şey ise, İsrail'in Kudüs'teki yerleşim planlarını devam ettirme kararı. ABD Başkan Yardımcısı Joseph Biden'in Kudüs ziyaretinde, İsrail yönetiminin "yerleşim çalışmaları devam edecektir" açıklaması, anlaşılan o ki, Obama için bardağı taşıran son damla olmuş.

İsrail ve ABD'deki İsrail lobisi içinse uyarı zilleri çalmaya başlamış olacak ki, Başkan Obama'ya hitaben Washington Post'ta yayınlanmak üzere Dünya Yahudi Kongresi Başkanı Ronald S. Lauder'in kaleme aldığı bir ilan hazırlanmış. İsrail Başbakanı Netanyahu'dan tam destek gören ilanın Obamaya yönelttiği soru, İsrail tarafının ne kadar rahatsız olduğunu göstermeye yeter:

"Neden bu yönetimin Ortadoğu söylevi, İsrail'i barış görüşmelerinde takatsiz kalmakla suçluyor?"

www.iyibilgi.com özel

Bu haber 1,288 defa okundu.