En Sıcak Konular

HSYK üyeleri parti kursalar ne olur?

28 Mart 2010 11:36 tsi
HSYK üyeleri parti kursalar ne olur? Başbakan'ın önerdiği gibi, HSYK üyeleri istifa etseler ve parti kursalar ne olur? Kısaltılmışı Yar-Par olan Yargı Partisi siyasî yelpazede yer alsa. Sizce, bu yeni parti hangi partinin altını oyardı? Mümtaz'er Türköne yazdı...

Mümtaz'er Türköne / Zaman

Yar-Par 
 
Başbakan'ın önerdiği gibi, HSYK üyeleri istifa etseler ve parti kursalar ne olur? Şöyle hâyal edelim: Danıştay başkanının HSYK başkan vekili ile eşbaşkan olduğu, kısaltılmışı Yar-Par olan Yargı Partisi siyasî yelpazede yer alsa. Sizce, bu yeni parti hangi partinin altını oyardı? Doğru cevap CHP değil mi?

Yüksek yargı oligarşisinin, anayasa taslağına karşı yalın kılıç açtıkları savaş en fazla CHP'ye zarar veriyor. Çünkü oligarklar CHP'yi anlamsız ve gereksiz hale getiren, tam olarak açığa düşüren bir siyasî muhalefet yürütüyor. CHP lideri Baykal'ın en nihayet aklına "halk anayasa değişikliğine karşı" argümanının gelmesi, belki de durumun farkına vardığının göstergesi.

Hükümetin anayasa hamlesi, bir siyasî rekabetin gündemini oluşturuyor. Ancak bu siyasî rekabet AK Parti ile MHP-CHP muhalefeti arasında değil, AK Parti ile yargı arasında sürüyor. Yargıdan gelen muhalefet, yargı bağımsızlığını veya hukuku değil, yargının tepesine yerleşen azınlığın çıkarlarını savunmaya dayanıyor.Statükoya dört elle sarılmaları ve "değiştirtmeyiz" direnci dışında bir şey söylememeleri, mücadelenin statüko ile değişim arasında geçtiğinin kanıtı. Yargı berbat durumda. Türkiye'nin yargı sistemi çağın ve dünyanın çok gerisinde. Yargıtay'ın web sitesinde bulacağınız 2010-14 strateji belgesinde bu durum itiraf ediliyor. AİHM'nin Türkiye'den gelen davalar hakkında verdiği kararlar, bu berbat durumun somut göstergelerinden sadece biri. İşte bu yargı, değişim taleplerine sadece "devlet çöker" itirazı ile yani ideolojik gerekçelerle direniyor. Adaleti değil yargı oligarklarının çıkarlarını savunmak için hukuk yerine siyasete başvurmanız gerekir.

Muhakemeyi doğru yürütelim: İnsan ve vatandaş olarak bizim, yani kendimizin başta yaşama hakkımız olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerimizi güvenceye almak istiyoruz. Vatandaşın can güvenliğine, devletin bekasına ve ülkenin alî çıkarlarına yönelik yakın tehdit, devam eden darbe teşebbüsü davalarının gösterdiği üzere ordunun içinden geliyor. Bunun için askerin adalet önünde dokunulmazlığını kaldırması ve yargı önünde süngüsünü indirmesi gerekiyor. Ne için? Hayat hakkımızı ve demokratik özgürlüklerimizi bu çetelere karşı korumak için. Öbür taraftan yargı içinde, halkın iradesini temsil eden parlamentoya ve hükümete karşı askerî vesayeti, ideolojik gerekçeler ve azınlık çıkarları yüzünden destekleyen bir oligarşi oluşmuş durumda. Darbecilerle aynı dili konuşan bu azınlık hukuku değil, devlet yönetiminde askerlerle paylaştıkları ayrıcalıkların peşindeler. Ellerindeki yargı yetkisini askerî vesayet düzenini sürdürmek, darbeye teşebbüs edenlere dokunulmazlık kazandırmak ve bizim demokratik haklarımızı kullanmamızı, kendi kendimizi yönetmemizi engellemek için seferber ediyorlar. İşte anayasa paketi de, yargı oligarşisinin bu antidemokratik direncini kırmak, asli işini yani adaleti tevzi etmesini sağlamak için hazırlandı. Paket, yargı üzerindeki oligarşik tasallutu kırmak, yargıçların yargıç teminatlarını adil ve objektif işleyen kurullara emanet etmekpeşinde.

CHP'nin ve MHP'nin taktik karşı çıkışları bu kadar esaslı bir hukuk devleti sorunu karşısında çok yapay duruyor. Anayasa paketine karşı çıkmayı temellendirmeleri ve savunmaları neredeyse imkânsız. Özel sektörün, sivil toplumun ve hemen her toplum kesiminden insanların desteklediği, kendi hayat ve özgürlük güvencelerini buldukları bu değişikliklere MHP ve CHP kimin adına karşı çıkacak?

CHP'nin ve MHP'nin taktik vaziyet alışları doğal olarak Yargı Partisi'ni, direncin aslî aktörü konumuna yükseltiyor. AK Parti'nin ve demokrasinin karşısında yargı siyasîleşiyor ve hukukun dışına çıkıyor. En önemli sonuç ise CHP ve MHP alan ve zemin kaybediyor.

AK Parti her durumda kazançlı çıkacağı bir hamle üstünlüğü kazandı. MHP ve CHP ise inisiyatif kaybediyor. Rejim tartışmaları üzerinden yürüyen rekabet, siyasî partileri ve özellikle muhalefeti anlamsızlaştırıyor. Muhalefetin tek şansı, müzakere sürecine dahil olarak değişikliklere müdahalede bulunmak ve inisiyatif kazanmak. Yargı partisinin seçim kazanmak gibi bir derdi yok; ama ellerinde AK Parti'ye oy kazandıracak, CHP ve MHP'ye de kaybettirecek kontrolü kabil olmayan serseri mayınlar bir yere çarpıp patlamaya hazır bekliyor.
 



Bu haber 722 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,328 µs