En Sıcak Konular

Manipülasyona hazır olun

26 Mart 2010 14:59 tsi
Manipülasyona hazır olun "Kimsenin kuşkusu olmasın, bu tür manipülatif taktikler uygulanacak ve özellikle Ergenekon dava süreci ile de ilişkili kılınarak hükümet yıpratılmak istenecektir."

...

Referandum kelimesinin ima ettiği içeriğe uygun olarak, toplum sandık başına gittiğinde ülkenin önündeki iki yolla ilgili olarak bir tercihte bulunacak. Ya ‘hayır’ diyerek Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana devam eden vesayet sisteminin devam etmesini onaylayacak, ya da söz konusu vesayet sisteminin değiştirilmesine yönelik olarak hükümete ve geleceğin sivil siyasetçilerine bir kapı açmış olacak.

Anlaşılan o ki AKP’nin seçime bir yıl kala, sonu referandumla bitebilecek bir hamle yapmasının ardında, böyle bir ikilem karşısında toplumun demokrasiden ve değişimden yana tavır koyacağı varsayımı yatıyor. Şu ana kadar eldeki kamu yoklamaları da bu beklentiyi doğrular nitelikte. Nitekim bugün hükümetin yargıyı etkilemeye çalışıp çalışmadığı türünden sorulara neredeyse yarı yarıya ‘evet’ ve ‘hayır’ diyen kamuoyu, yargının taraflı olduğu ve bir reform geçirmesi gerektiği noktasında yüzde 70 civarında olumlu kanaat serdediyor. Bu açıdan bakıldığında da hazırlanan anayasa değişikliği paketinin sırf yargı ile yetinmemesi ama yargıyı öne çıkaran bir dengeye sahip olması akıllıca gözüküyor.

Ancak daha önümüzde uzunca bir süre var ve referandumun sonucu bu sürenin nasıl bir gündem içinde yoğrulacağıyla yakından bağlantılı. Diğer bir deyişle bu orta boy paket siyasetçiye ve devlet aktörlerine bir seçenek de sunmuş oluyor. Paketin herhangi bir maddesinin alınıp medya tarafından köpürtülmesi, bu arada Başbakan’ın umulan gaflarından birini yapması ve tartışmanın bir anda örneğin ‘laikliğe’ kaydırılması da gayet mümkün... Kimsenin kuşkusu olmasın, bu tür manipülatif taktikler uygulanacak ve özellikle Ergenekon dava süreci ile de ilişkili kılınarak hükümet yıpratılmak istenecektir. Buna karşılık hükümet de konuyu geniş tutmaya, meseleyi bir demokrasi referandumu haline dönüştürmeye çalışacaktır.

Tüm bu dengeler içinde en hayati aktörlerden birinin BDP olacağını ise hükümetin de unutmamasında yarar var. Çünkü Kürt meselesi ikili bir işlev yüklenebilecek potansiyele sahip. Yani hem demokratik bir adıma destek vermeye eğilimli, hem de ‘eğer gerekirse’ birtakım toplumsal olaylar da üreterek bu süreci baltalama gücüne sahip. Umarız her iki tarafın da yeterli siyasi aklı vardır ve ülkeyi vesayet sisteminden kurtaracak çizgide ‘nihayet’ gerçek bir konuşma dili yakalayabilirler.

Etyen Mahçupyan / Taraf'daki köşesinden ilgili kısım



Bu haber 880 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    34,294 µs