En Sıcak Konular

Yazıcı'dan 'racon kesenler'e veryansın

10 Mart 2010 19:36 tsi
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye'nin terörü mutlaka sonlandırmak zorunda olduğunu belirtirken hükümeti devirmeye kalkışanların tolare edilemeyeceklerini belirtirken 'racon kesenler'e fena çıkıştı.

Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye'nin terörü sonlandırmak zorunda olduğunu belirterek, ''Bölgesel şartlar da dünya konjonktürü de buna müsait'' dedi.

Gürcistan'a bağlı Acara Özerk Cumhuriyetinin başkentinde dün, Çağlar Eğitim Kurumları Batum R. Şahin Dostluk Lisesi'nin yeni binasının açılış törenine katılan Bakan Yazıcı, Sarp Sınır Kapısı'ndaki incelemelerinin ardından akşam Çayeli'nin düşman işgalinden kurtuluşunun 92. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen kutlama programına katıldı.

Geceyi ilçede geçiren Bakan Yazıcı, bu sabah Buzlupınar köyündeki evine gitti. Daha sonra Rize Üniversitesi Çayeli Eğitim Fakültesini gezen Yazıcı, ardından partisinin Rize il başkanlığını ziyaret etti.

Bakan Yazıcı, burada yaptığı konuşmada, ülkenin siyasetine etik değerler kattıklarını belirterek, ''Siyaset anlayışımızda kesinlikle çatışma yok diyalog var. Diyeceksiniz ki, 'size saldırıyorlar, bazen siz de cevap veriyorsunuz' Elbette vereceğiz. Birisi her hafta size saldırırsa, söyledikleri incir kabuğunu doldurmayan hukuki anlamda hakaret içeren şeylerse elbette ki cevap vereceğiz. Bizim siyasetimizde ideolojik bağlantı yok. Siyaseti ideolojik kalıplara mahkum etmiyoruz. Kompleksli değiliz, özgüven içindeyiz. Çünkü siyasetin esas misyonu sorun üretmek değil, sorun çözmektir'' dedi.

Hükümeti devraldıkları zaman ile gelinen durumu kıyaslayan Yazıcı, sağlık, dış politika, ulaşım, konut sektörlerindeki yatırımlarla ilgili bilgiler verdi.

Bakan Yazıcı, seçimden önce söyledikleri gibi milletin gündemi ile hükümetin gündemini birleştirdiklerini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Türkiye'yi böyle yönetiyoruz. Türk siyasetinde hizmet üretenler var, laf üretenler var. Bakın muhalefet partilerine. Sizin derdinize deva olacak bir önerileri, projeleri var mı? Yok böyle bir şey. Varsa yoksa hakaret. Sen mi daha çok Başbakana, Hükümete hakaret ediyorsun, ben mi? Adeta bunun yarışı içindeler. Yazık, günah. Milletin bütçesinden maaş alıyorsun. Hükümetin yaptıkları size göre yanlışsa doğru olanı söyleyin. Hükümetin getirdiği proje size göre bu milletin hayrına değilse, bu milletin hayrına olanı söyleyin. Ama muhalefet kısır bir döngü içinde dönüp duruyor.''

-TERÖR SORUNU-

Ülkenin önemli sorunlarından birinin de terör olduğunu vurgulayan Yazıcı, şunları söyledi:

''Türkiye yıllardır terörle mücadele ediyor. 25-30 yılı aşkın süredir bu mücadele devam ediyor. Terörle mücadele bağlamında güvenlik kuvvetlerimize mücadele için ne talep etmişlerse, ne gerekliyse temin ettik. Eminim ki bizden önceki hükümetler de bu konuda cimri davranmamışlardır. Ama terör hala devam ediyor. Sonlandırılamadı. Terör örgütünün dağ kadrolarına kimisi isteyerek, kimisi kandırılarak katılım devam ediyor. Türkiye bunu sonlandırmak zorunda. Bölgesel şartlar da, dünya konjonktürü de buna müsait. Bunu tartışalım, bunu çözelim dedik. Henüz somut bir şey söylememişken muhalefetin itirazları ile karşılaştık. 'Bu vatana ihanettir, yabancıların projesidir' dediler. İnsan elini vicdanına koysun. Türkiye'de 'bu sonlandırılmasın' diyen bir kişi olabilir mi? Biz bunu söylerken, kesinlikle terör örgütü hiç bir zaman hükümetin muhatabı olamaz. Teröristlerle bölge halkını birbirinden ayırmak lazım. Birbirine karıştırmamak gerekiyor. Bu özeni gösteriyoruz. Ülkenin birliği, bütünlüğü bizim kırmızı çizgilerimizdir. Bunu öteden beri tek millet, tek bayrak tek vatan diye söyleyegeldik. Sosyal sorumluluk kapsamında da bölgesel, etnik, dinsel milliyetçilik yok. Bunu da söyleyegeldik. Söylenebilir ki AK Parti bunu niçin bugün söylüyor? Programımızın ismi demokratikleşme ve zenginleşme programı. Biz programı yazıp İçişleri Bakanlığına verdiğimizden beri bu işe kafa yoruyoruz.''

-YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI-

İnsanlar arasında ayrım yapmadan hizmet yaptıklarını, ancak icraatları gerçekleştirirken birçok sorunla da karşılaştıklarını anlatan Bakan Yazıcı, şunları kaydetti:

''Bugün bunların bir kısmı deşifre ediliyor. Yargı süreci devam ediyor. Detaya girmeyeceğim. Ama demokratikleşme aralığında AK Parti iktidarında hiçbir karanlık oda, faili meçhul yok. Tam aksine bizim zamanımızda faili meçhullerin failleri olabilecekler aydınlığa çıkıyor. Bu da hukuk devletinin gereğidir. Hiç kimse hukukun üstünde değil, altında da olmayacak. Ama herkes hukukun içinde yer alacak. İnsanların işlemleri suç teşkil ediyorsa yetkili makamlar elbette ki bunun gereğini yapacak. Hiç kimsenin hükümeti devirmeye kalkışmasının tolere edilecek bir tarafı olabilir mi? Ama Türkiye bu süreçleri yaşadı. Birtakım insanlar kendilerini başkalarından daha fazla vatansever görmeye başladılar. Racon kesmeye başladılar. İşte bunlar hesap verecek. Hesabı da bağımsız yargı soracak.

Türkiye demokratik parlamenter rejimle idare ediliyor. Bunun en önemli özelliği erkler ayrılığıdır. Ama bunlar arasında uyumlu bir işbirliği de olması gerekir. Bunlardan birisi diğerini frenliyor, diğerinin görev alanına giriyorsa orada yönetim sorunu, parlamenter rejim açısından önemli sorun var demektir. Türkiye bunun örneklerini yaşadı, yaşıyor. 411 milletvekilinin yaptığı cumhurbaşkanlığı seçimi bu anlamda yaşanmış önemli sorunlardandır. İdarenin yerine geçerek, idari yargının yerindelik denetimi yaparak karar oluşturması bu konudaki temel sorunlardan bir başkası. Sorun şu, siz kötü bir aletle iyi bir eser ortaya koyamazsınız. Anayasa da aynen böyledir. Kötü bir eser. Değiştirelim bunu. Olmaz diyorlar. Daha maddeleri ortaya koymadan, neyi ortaya koyacağımızı, neyi önereceğimizi açıklamadan CHP 'Anayasa Mahkemesi'ne gideriz' diyor. Hayalleri ile mücadele ediyorlar, siyaset yapıyorlar.''

Türkiye'de bugüne kadar 5 anayasa yapıldığını vurgulayan Yazıcı, şunları ifade etti:

''Bunların ilk üçü olağanüstü dönemlerde, son ikisi ihtilal dönemlerinde yapıldı. Türkiye'nin normal bir dönemde anayasa yapma kabiliyeti yok mu? İnşallah milletin iradesini öne çıkartıcı, demokratik standartları, birey haklarını koruyacak, çok fazla değil 10-15 maddeden oluşacak bir öneriyi ay sonuna kadar parlamentoya sunacağız. Arzumuz parlamentonun içindeki ve dışındaki partilerle, sivil toplum kuruluşları ile bunları tartışmak ve birlikte bunu yapmak. Ama bu olmazsa ödün de verecek değiliz. Bizim sorumluluğumuz var. Bunun için bütün imkanlarımızı kullanacağız. Dolayısıyla en büyük hakem halka da götürebiliriz.''

aa



Bu haber 709 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,946 µs