7 yıl önce: Tezkere üstü darbe

2 Mart 2010 09:09 tsi
AKP'ye karşı hazırlandığı iddia edilen tüm darbe planları, eğer doğru ise, 2003-2004 dönemine raslamaktadır. Bunların tesadüf mü yoksa Wolfowitz'in demeci sonucu geliştiğini tarih gösterecektir.

7 yıl önce dün TBMM  1 Mart Tezkeresi'ne 'Hayır' dedi ve Türkiye içte ve dışta birçok beladan kurtuldu.

Yine dün TRT Suriye'nin başkenti Şam'da ofis açtı. Açılışa katılan Başbakan yardımcısı Bülent Arınç tezkere ile ilgili çok önemli tespitlerde bulundu.

' 1 Mart Tezkeresi'nin yıldönümünde bu ofisi Şam'da açmanın çok anlamlı' olduğuna dikkat çeken Arınç mealen 'Tezkere onaylanmış olsaydı Türkiye'nin içte ve dışta tüm ulusal çıkarları büyük zarar görecekti' dedi . Yine mealen 'Tezkere'nin reddedilmesinin yalnızca Arap ve Müslüman ülkelerde  değil başta ABD ve AB ülkeleri olmak üzere tüm dünyada Türkiye'ye ve TBMM'ye  prestij ve saygınlık kazandırdığını belirten Arınç 'O zaman bazıları bu tezkerenin kabulü yönünde tavır sergiler ve onu savunurken ben tersini düşünüyor ve tezkerenin geçmemesi için uğraşıyordum' dedi.
'Yasama organı olan TBMM'nin yürütmenin tavsiye ve isteğine karşın tezkereye hayır dediğini' hatırlatan Arınç  kendisinin de katkısı ile tezkerenin reddedilmesi sonucu Türkiye'nin bugün vardığı noktadan dolayı çok mutlu ve gururlu olduğunu söyledi.

Bülent Arınç üç gün süren Suriye gezisi sırasında başta Başkan Esad olmak üzere hemen hemen tüm Suriyeli yetkililer tarafından ilgi gördü ve herkes ona tezkerenin reddedilmesindeki katkısından dolayı teşekkür ederek o tarihten sonra Türkiye'nin parlayan yıldızına dikkat çekti. Sayın Arınç aynı sözleri 8-10 Nisan 2004'te  TBMM Başkanı olarak ilk kez ziyaret ettiği Suriye'de  görüştüğü herkesten duymuştu.

Emin ki; Sayın Arınç ve  tüm Türk yetkililer  1 Mart 2003'ten bu yana gittiği her yerde benzer sözler duymuş ve aynı saygınlıkla karşılanmıştır.

İşte bu nedenle o günlerde bir çok politikacı, köşe yazarı ve 'liberal-demokrat' aydınlar tezkereyi savunurken ben gazete yazılarımda ve katıldığım tüm televizyon ve radyo programlarda tezkerenin çıkmaması gerektiğini söylüyor ve Türkiye'nin bugün vardığı durumu o günlerde gösteriyordum.
Ben de Sayın Arınç gibi  tezkerenin reddedilmesinden ve Türkiye'nin bugünkü durumundan  dolayı gururlu ve mutluyum.

Çünkü tezkere kabul edilmiş olsaydı bugün Türkiye her anlamda perişan olacaktı. Belki de Erdoğan ve hükümeti hatta AK Parti bile olmayacaktı.
Şöyle bir hatırlayalım...

Tezkere reddedilince dönemin ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz Mayıs 2003'te Birand ve Çandar'a verdiği demeçte TSK'ye kızgınlığını açık ve net bir şekilde ifade ettikten sonra ordunun neden tezkere sürecinde ağırlığını koymadığını soruyordu.

Son iki yılda yaşanan ve orduda bazı generallerin AK Parti hükümetine karşı darbe yapma ile ilgili tüm planları, eğer doğru ise, 2003-2004 dönemine raslamaktadır. Bunların tesadüf mü yoksa Wolfowitz'in demeci sonucu geliştiğini tarih gösterecektir.

Çünkü ABD; 4 Temmuz 2003'te Süleymaniye'de 11 Türk askerinin kafasına çuval geçirerek Türk ordusu ve genel olarak Türkiye'ye karşı  tepkisiz kalmayacağı ve günü geldiğinde intikam alacağının sinyalini vermişti.  Bu sinyalleri geç aldığı görülen bazı generaller  diğer koşulların sonucu olarak darbe yapamadılar ve bugün herkes bu darbe planlarını ve bu planların detay ve sonuçlarını tartışıyor.
ABD ise generalleri hedef alan tutuklamaların 'demokrasiye hizmet ettiğini' söyleyerek  AK Parti hükümetine destek çıkıyor.

Aslında Washington'ın yapacağı başka bir şey de yok.

Çünkü  1 Mart Tezkeresi sonrasında Ankara'nın tüm bölgesel politikaları doğru çıkmış ve Amerika, başta Irak olmak üzere her yerde çuvallamıştı. ABD'nin stratejik müttefiği İsrail ise Ankara'nın tüm barış çabalarına karşın savaşı tercih etmiş bu ise Başkan Obama'yı zor durumda bırakmış ve  bırakacaktır.

Cumartesi yapılacak Irak seçimleri de tüm bu gerçekleri ve dolaysıyla tezkerenin reddedilmesi ile Türk askerinin oralarda bulunmamasının ne denli doğru ve önemli bir karar olduğunu bir kez daha  kanıtlayacaktır.

İşte bu nedenle Bülent Arınç'ın dediği gibi '1 Mart tarih boyu hatırlanacaktır'.

Hüsnü Mahalli / Akşam

Bu haber 619 defa okundu.