En Sıcak Konular

'Demirel onların takım oyuncusuydu'

28 Şubat 2010 16:55 tsi
'Demirel onların takım oyuncusuydu' Eski başbakanlardan Necmettin Erbakan, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, 'askerleri kast ederek' onların takım oyuncusu olduğunu söyledi.

Ortağı olan Doğru Yol Partisi'nden ihtilali yapanların 40 kişiyi ayarttıklarını dile getiren Erbakan, bu kişilere Yassıada'daki yerlerini gösterdikleri için korktuklarını ve denilen yaptıklarını belirtti.

Tekrar iş başına geldiklerinde buna müsaade edilmezse askeri eğiteceklerini anlatan Erbakan, şu an eşi başörtülü birinin Cumhurbaşkanı olmasında 'Milli Görüş'ün çalışmalarının etkili olduğunu savundu.

Esnaf ve Sanatkarlar Derneği (ES-DER) tarafından düzenlenen "28 Şubat ve Ticari hayata Etkileri" konulu konferansta konuşan Necmettin Erbakan, tarihe postmodern darbe olarak geçen 28 Şubat sürecini anlattı.

İlci Otel'deki konferansa Erbakan, 'Mücahit Erbakan' sloganları arasında geldi.

Batılının kafasının işlemediğini dile getiren Erbakan, Hz. Adem'den beri hak ve batılın mücadele ettiğini belirterek, bu mücadelede 28 Şubat'ın önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı.

28 Şubat'ın yıldönümünü kutladıklarını anlatan Erbakan, para ve işbirlikçiler sayesinde İsrail oğullarının dünyaya hakim olduğunu söyledi.

Doların Siyonizm'in parası olduğunu ifade eden Erbakan, 350 seneden beri Türkiye'nin ortadan kaldırılmaya çalışıldığını vurguladı.

300'ler meclisinin, Refah Partisi yeni dünya düzenine karşı olduğu gerekçesiyle Amerika Cumhurbaşkanı Savunma Başdanışmanı Markovski'nin 28 Şubat'ta partilerini engellediğini ileri süren Erbakan, Markovski'nin 300'ler meclisinde okuduğu planın sonradan kendi ellerine geçtiğini ve Genelkurmay'ın hükümet olarak kendilerine yaptıkları tavsiyeyle aynı olduğunu belirtti.

28 Haziran 1996 yılında göreve başladıklarını ifade eden Erbakan, 8 bin fakirin tespit edildiğini ve ikinci iş olarak da İslam Birliği'ni kurmaya çalıştıklarını kaydetti.

Erbakan, Refah Partisi'nin, ekonomi ve dış politikadaki başarılarından rahatsız olunduğu için 28 Şubat'ın yapıldığını iddia etti. Erbakan, Milli Görüş'ün dünyadaki adaletsizliği ortadan kaldırmak için ortaya çıktığını ve çok önemli hizmetler yaptığını belirterek, "Eğer bugün hanımının başı örtülü olan bir bey Cumhurbaşkanı oluyorsa, o sizin çalışmalarınızın sonucudur, onların çalışmasının sonucu değil." dedi.

En başarılı hükümetin 54. hükümet olduğunu savunan Erbakan, 28 Şubat ile ekonominin alt üst olduğunu, insan hakları ihlali yaşandığını, Türkiye'nin en büyük ekonomik krizini yaşadığını, dış güçlerin hazırladıkları planı bütün detaylarıyla uygulamaya koyduklarını ifade etti.

BİR DAHA MÜSADE ETMEZLERSE ASKERİ EĞİTECEĞİZ

Mimar Sinan'ın sözünü hatırlatan Erbakan, kendilerinin çıraklık dönemini yaşadıklarını, Refah Partisi döneminde Süleymaniye'yi yaptıklarını, şimdi Selimiye'yi yapmak için geleceklerini vurguladı.

"Şimdi tekrar iş başına geldiğiniz zaman tekrar size müsaade etmezlerse ne yapacaksınız?" diyen Erbakan, "Bunun için askerimizi eğiteceğiz. Bunların hiçbir fayda getirmediğini, askerlerimiz de bu vatanın evladı, gözleriyle görüyorlar. Kendilerine milli görüşü anlatacağız, tanıtacağız. Ben vaktiyle kendilerine pek çok konferanslar verdim. Böylece devlet-millet kaynaşmasıyla ecdadımızın yaptığı gibi yeniden büyük Türkiye'yi kuracağız, yeni bir dünya kuracağız." diye konuştu.

1996-1997 yılında Muhammed Ali gibi bir dünya şampiyonunun geçtiğini kaydeden Erbakan, 12 Eylül'ün ardından hükümetleri karşısında 28 Şubat'ın yapıldığını belirtti.

28 Şubat'ın dış güçlerin bir tertibi olduğunu savunan Erbakan, toplantıda yaşananları ise şöyle anlattı: "Milli Güvenlik Kurulu toplantısı 9 saat sürdü. İlk başta ev sahibi adına onlar konuştular. Toplantıda kimse sesini çıkarmadı. Ne hükümet, ne ben. 5 saat konuştular, yoruldular şimdi sıra bize geldi. Benim ne yapacağımı merakla bekliyorlardı. Kapının önünde uzun boylu bir yaver oturuyor. Ben gayet serinkanlılıkla yavere 'gelir misin sayın cumhurbaşkanımızın güzel bir adedi vardır, anayasayı masasının üzerinde bulundurur, onu bana verir misin' dedim. Buyurun efendim dedi ve anayasayı bana verdi. Anayasanın ikinci maddesini açtım, dedim ki 'beyler 5 saat konuştunuz, ne konuştunuz; konunuz ne anayasayı koruma. Anayasayı korumak için bizim anayasayı çiğneme hakkımız var mı? Anayasa çiğnenerek korunur mu? Bir takım teklifler getiriyorsunuz; imam hatipleri kapatalım, çarşaflıları, sakallıları yasaklayalım. Bunların hepsi insan haklarına aykırı. İşte anayasa, bunun birinci paragrafını okuyorsunuz niye ikinci paragrafını okumuyorsunuz? İkinci paragrafta bunların hepsinin anayasaya aykırı olduğu yazıyor. Anayasayı çiğneyeceğiz, sonrada koruyoruz diyeceğiz. Böyle şey olmaz; ne olacak. Bunlar anayasaya aykırı mı değil mi, onu belirleyeceğiz. Demirel takım oyuncusu, onların takımının oyuncusu. Hemen atıldı dedi ki 'sayın başbakan gecenin bu saatinden sonra bunlar anayasaya uygun mu değil mi, bunun münakaşasını nasıl yaparız?' Doğru söylüyorsunuz, genel sekretere verelim, uzmanları toplasın incelesin, bunlar anayasa aykırı mı değil mi rapor getirsin. Anayasayı yıkarak anayasa korunmaz. Demirel tekrar atıldı, 'böyle bir uygulama genel sekreterlikte yok bunu sizde biliyorsunuz. Bunlar olsa olsa hükümette var.' Doğru söylediniz, o halde bunu hükümete havale edelim. Hükümet, bunlar anayasaya uygun mu değil mi kontrol etsin. İşte benim altına imza attığım belge budur. Böylece bunu hükümete havale ettik, hükümet de bakanlara havale etti ve bakanlar içerisinde uyudu gitti. Ne zaman 28 Şubat'ta."

İHTİLALİ YAPANLAR YASSIADA'YI GÖSTERİP ORTAĞIMIZDAN 40 KİŞİYİ AYARTTILAR

Hükümetten 1 Temmuz'da ayrıldıklarını ve arada 4 ay zaman bulunduğunu dile getiren Erbakan, ihtilali hazırlayanların ortakları DYP'den 40 kişiyi ayarttıklarını söyledi.

Onlara Yassıada'daki odalarının gösterildiğini ve bu kişilerin de korktuğunu ifade eden Erbakan, Oğuzhan Asiltürk'ü şahit olarak gösterdi.

Demirel'i ziyaret ettiklerini anlatan Erbakan, "Demirel'e gidip dedik ki falan gün Meclis'e gidelim, çoğunluk olsun, kanun çıkartmamız lazım. 'Yahu hoca bunun için buraya kadar zahmet etmenize lüzum var mı? Sen benim bukadarlık sıra arkadaşımsın. Bir telefon edersin kafidir. Bak sana bir şey söyleyeyim mi; şu Ankara'da hangi meydanı istersen göster, hangi dükkanı gösterirsen göster şu camı taşlayacaksın de taşlamazsan namerdim.'" şeklinde konuştu.

Tansu Çiller'e Demirel'in başbakanlığı vermeyeceğini söylediğini aktaran Erbakan, Çiller'in 'Hayır verecek' dediğini ifade etti. Erken seçime gitmeye karar verdiklerini ve 291 tane imza topladıklarını anlatan Erbakan, ondan sonra istifa mektubunu verdiğini ancak imzalara rağmen Demirel'in görevi Mesut Yılmaz'a verdiğini belirtti.

Konferansın ardından ES-DER Genel Başkanı Mahmut Çelikus, "Siz dümendeyken esnaf altın dönemini yaşamıştı" diyerek Erbakan'a gemici dümeni hediye etti.

cha



Bu haber 1,039 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,062 µs