siz de batarsınız! | " /> siz de batarsınız! | "/>

En Sıcak Konular

Ben batarsam, siz de batarsınız!

5 Şubat 2010 12:14 tsi
Ben batarsam, siz de batarsınız! Yunanistan şimdi, ‘aba altından sopa’ göstererek Avrupa Birliği ile yeni nesil bir ‘it dalaşına’ girişiyor; “Benim sorunum, hepimizin sorunu. Ben batarsam, parasal birlik de, ortak para da batar”!

‘İt dalaşı’, karşıt savaş uçaklarının ‘dalaşmasını’ tanımlayan askeri bir terim. Ama bu terimin yanına Yunanistan gelince daha fazla anlam kazanıyor. Çünkü çoğunlukla bunun muhatabının ülkemize ait savaş uçakları olduğunu biliyoruz. Peki, bunun, bugüne uzanan ekonomik krizle bir bağlantısı var mıydı? Evet, Yunanistan’ın bugün karşılaştığı krizle bağlantılı eski bir sabıkası var çünkü:
Askeri harcamaları saklama uğruna edinilen veri gizleme alışkanlığı.

Yunanistan bugün çok ağır bir ekonomik krizin eşiğinde. Henüz ‘yeterince’ ağır değil. Ama karşı karşıya olduğu durumu çok iyi ve doğru biçimde yönetemezse ağır bir krize yuvarlanacak.
Peki, ne oldu da böyle bir eşiğe geldi Yunanistan? ‘İt dalaşı’ ile ne ilgisi var?
Yunanistan ekonomiyle ilgili kamu verilerinin doğrusunu saklama konusunda sabıkalıydı, bunu tekrarladığı ortaya çıktı. Geçmişte bütçe açığı ve borç stoku verilerini düşük göstermiş ve ‘yakalanmıştı’. Avrupa Birliği’nin istatistik organı olan Eurostat’ın tüm uyarı ve çabalarına karşın doğrusunu yapmamış, sonunda da 2004 yılında Avrupa Komisyonu’nun müdahalesi gelmişti.

Yunanistan, 2000 yılında avroya katılan 12. ülke olarak Eurozone’a kabul edilirken, buna ilişkin süreçte bütçe açığı sayılarını da Maastricht kriterlerine ‘uydurmuştu’. GSYH’nın yüzde 3’ünü aşmaması beklenen kritere göre, Yunanistan yüzde 3’ün altında bir seviye tutturuyordu. Tabii bunu da bütçe harcamalarının bir bölümünü saklayarak yapmıştı! Yunanistan 1999’dan itibaren artan biçimde ağırlıkla askeri harcamalarını büyük bir özenle saklamış, bütçe açığını düşük göstermişti. Böylece Eurozone’a giren 12. ülke olmanın yolunu açmıştı.

Yunanistan 2000-2004 yılları arasında, GSYH’nın yüzde 1.5-2 aralığındaki bir askeri harcama kalemini her yıl hem kamuoyundan, hem de Avrupa Birliği’nden saklamıştı. Dört yılda saklanan askeri harcama toplamı 7.5 milyar avro idi.

2004’den sonra Yunanistan’ın veri saklama ve yanlış raporlama alışkanlığının ortadan kalkmadığı tekrar anlaşıldı. Avrupa Komisyonu’nun geçen ay açıkladığı, Yunanistan’ın bütçe ve borç istatistiklerine ilişkin raporda; 2004’deki veri saklama ve yanlış raporlama vukuatı anımsatılıyor, 2005-2009 arasında beş ayrı raporlamada Eurostat’ın verilerinin çekince ile yayımlandığı, çekince notu olmayan verilerin ise yayımı öncesinde ya da işlenmesi sürecinde Eurostat’ın yoğun müdahalelerinin olduğu anımsatılıyor. Yani, 2000-2004 arasındaki sorunların,2005-2009 arasında da devam ettiği vurgulanıyor.

İlginç olanı, 2004 Yılında seçimler sonrasında iktidara gelen Karamanlis, bu sorunun PASOK iktidarından miras kaldığını söylüyordu. 2009’daki seçimlerden başarıyla çıkan PASOK ve lideri Papandreou, iktidarı Yeni Demokrasi partisinden teslim alırken de benzer bir mirası teslim almış oldu. Böylece bu sorunun bir istatistik hatası, ihmal ya da yöntem farklılığı olmadığı, tersine ‘kurumsallığı’ tescillenmiş oldu. Kaldı ki, 2009 için GSYH’nın yüzde 5’i kadar bir farklılığın ne olduğunu da merak etmiyor değiliz.

Yunanistan’ın bir taraftan askeri harcamalarını saklama, diğer taraftan da AB’nin parasal birliği içinde kalma ve mali göstergelerini yalanlarla daha iyi gösterme çabası sürdürülemez noktada ‘elinde patladı’.

Yunanistan, doğrularını saklama konusunda ‘AB tescili’ almış durumda. Şimdi her ne kadar ‘mali disiplinle işleri yoluna koyma’ sözü veriyor olsa da, hâttâ bunu uygulamaya koyuyor olsa da, artık hep şu soru akıllarda olacak; “bu sonuçlar doğru mu?”

Yunanistan şimdi, ‘aba altından sopa’ göstererek Avrupa Birliği ile yeni nesil bir ‘it dalaşına’ girişiyor; “Benim sorunum, hepimizin sorunu. Ben batarsam, parasal birlik de, ortak para da batar”! Askeri ‘it dalaşından’, mali piyasalardaki ‘it dalaşına’ uzanan Yunanistan’ın işi önümüzdeki dönemde çok zor. Hele böyle kriz dönemlerinde ‘eski hesaplar’ açılıp, bahaneler raftan indirilirken.

Uğur Gürses / Radikal



Bu haber 1,141 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,620 µs